Hekimler sağlıktaki şiddet olaylarına tepki gösterdi
Muş Tabip Odası Başkanı Op. Dr. Mehmet Özel, 30 yılı aşkın bir süredir sistematik olarak kamu hizmetlerinin tasfiye edilmesi sürecinin yaşandığını belirterek, “2003 yılından itibaren ivme kazanan; hizmetlerin piyasalaştırılması, ticarileştirilmesi, alını.
Muş Tabip Odası Başkanı Op. Dr. Mehmet Özel, 30 yılı aşkın bir
süredir sistematik olarak kamu hizmetlerinin tasfiye edilmesi
sürecinin yaşandığını belirterek, “2003 yılından itibaren ivme
kazanan; hizmetlerin piyasalaştırılması, ticarileştirilmesi,
alınıp-satılan ve üzerinden kâr edilmesi sürecinden en çok sağlık,
sosyal hizmet, sosyal güvenlik ve eğitim hizmetleri etkilenmiştir."
dedi.
Muş Tabip Odası, Diş Hekimleri Odası Muş Şubesi, Muş Aile Hekimleri
Derneği ve Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Muş Şubesi,
ortak basın açıklaması düzenleyerek sağlıktaki şiddet olayları ve
diğer sorunları dile getirdi. Sağlık alanında hizmeti alanların
hizmete erişiminin önüne birçok parasal engel çıkarıldığı dile
getirildi.
Ticari kaygılar ve işletme anlayışı üzerinden yürütülen sağlık
politikaları nedeniyle, yalnız vergiler üzerinden finansmanın sona
erdiği, sağlık hizmeti alabilmek için ayrıca genel sağlık sigortası
primi ödeme zorunluluğu getirildiği belirtilen basın açıklamasında,
bu yetmezmiş gibi hizmete ulaşmak isteyenlerin, neredeyse her
kademede katkı-katılım payı ve ilave ücret ödeme zorunluluğu ile
karşı karşıya bırakıldığı ifade edildi. Bu dönüşümün, sağlık
emekçilerine de iş ve iş yeri güvencesinin yitirilmesi, performansa
göre çalışma sistemi nedeniyle güvencesiz, gelecek güvencesi
sağlamayan ücretlendirme, ağır bir iş yükü ve güvensiz ortamda
hizmet vermek şeklinde yansıdığına işaret edilen açıklamada, "Bu
dönüşüm konusunda yeni düzenlemeler geldikçe de bu olumsuzluklara
yenileri eklenmektedir. Sağlıklı bir toplum olmak için halkımıza
nitelikli, güvenilir bir sağlık hizmeti sunmak için mücadele etmek
görevimizdir, görevimizin başındayız. Aile hekimlerinin
vatandaşlarımıza iyi bir aile hekimliği hizmeti sunabilmeleri ve
onlara daha fazla zaman ayırabilmeleri için angaryaların olmadığı
bir aile hekimliği sistemi uygulanmalıdır. Son çıkan torba yasa ile
aile hekimlerine hastane acil servislerinde nöbet uygulamasının
getirilmesinin, aile hekimliği uygulamasıyla bağdaşmadığını
düşünmekteyiz. Bu yüzden hastane acillerindeki yıllık 90 milyon
başvuru sorunu, aile hekimlerine hastane acillerinde nöbet
yazılarak çözülemeyeceği açıktır. Sağlık çalışanlarına şiddete ve
mobbing uygulamalarına 'Hayır' diyoruz. Şiddetin her türlüsüne
karşıyız. Son zamanlarda hekimlerimize ve sağlık personeline
yönelik sözlü ve fiziksel şiddet giderek artmaktadır. Son olarak
Gaziantep Avukat Cengiz Gökçek Devlet Hastanesi'nde Kalp ve Göğüs
Cerrahisi Uzmanı Dr. Ersin Arslan, hasta yakını tarafından
bıçaklanarak hunharca şehit edilmişti. Bir meslektaşımız öldü, biz
hepimiz öldük. Her bir meslektaşımız saldırıya uğradığında çektiği
acıyı biz de yüreğimizde hissederiz. Sağlıkta dönüşüm sürecinde
vatandaş memnuniyeti odaklı ve bireye doktor seçmede sınırsız
özgürlük tanınan sistemde, sağlık çalışanlarının güvenliğini
tamamen göz ardı edilmiş, vatandaşa 24 saat ayağınıza doktor
gönderiyoruz denilmiş, her yere şikayet kutuları konularak ve alo
şikayet hatları açılarak, vatandaş her fırsatta şikayet etmeye
özendirilmiş, bazı bireylerin bu özgürlüğü sağlık personeline
hakaret ve şiddet uygulama özgürlüğüne kadar vardırmasına yol
açılmıştır. Hastaların hakları olan sağlık hizmetinin dışında
uygunsuz ve yasal olmayan rapor, başkasının üzerine ilaç yazdırmak
gibi talepleri hastalar tarafından hak olarak görülmeye başlanması
ve bu isteklerin reddedilmesi şiddeti körüklemektedir."
denildi.
Sağlık sistemindeki mevcut olan donanımın, sağlık personeli
eksikliklerinde sağlık çalışanlarının medya ve hükümet tarafından
hedef gösterildiği, şiddetin meşru gösterildiği ifade edilen
açıklamada, şu görüşlere yer verildi: "Şırnak Güçlükonak'ta aile
hekimi arkadaşımıza yapılan mobbing uygulamasını kınıyoruz. Aile
sağlığı merkezlerinde çalışan pratisyen hekimlere asli görevleri
olmadığı halde Sağlık Bakanlığı tarafından dayatılan acil nöbeti,
bazı bölgelerde 'entegre sağlık hizmeti' adı altında
meslektaşlarımıza uzun zaman önce zorunlu kılınmıştı. Aile
hekimliği birimindeki mesaisi sonrası entegre sağlık merkezindeki
acil nöbeti sırasında meslektaşımız Dr. M. Zeki Türe’nin, Şırnak
Güçlükonak ilçe kaymakamının rahatsızlanan eşine bakmak üzere
kaymakamın evine gitmesi istenmiş, Dr. Zeki Türe acil nöbetini terk
edemeyeceğini belirterek, hastanın 112 vasıtasıyla entegre sağlık
merkezine getirilmesini bildirmiş; talebi karşılanmayan kaymakamın
şikâyeti üzerine Şırnak Halk Sağlığı Müdürlüğü’ne bağlı denetim
ekiplerince, Güçlükonak Merkez 1 No’lu Aile Sağlığı Merkezi’nde
çalışan Dr. Mehmet Zeki Türe’nin birimine, mobbing uygulanarak
hukuki dayanağı olmayan 140 ceza puanı verilerek, meslektaşımızın
aile hekimliği sözleşmesi kanunlara aykırı olarak feshedildi. Daha
önce de hekimi makam odasına çağırıp tokat atacak cesareti bile
kendinde bulan kaymakama şahit olmuştuk. Bizler; angarya çalışmaya
karşı, performans baskısına karşı, niteliksiz sağlık eğitimine
karşı, sağlık hizmetine ulaşmak için ödenen katkı-katılım payları
ve ilave ücretlere karşı, iş ve iş yeri güvencesi için performans
yerine emekliliğe yansıyacak ücret ile özlük ve demokratik
haklarımız için nitelikli sağlık eğitimi için nitelikli sağlık
hizmeti sunabilmek için güvenli çalışma ortamı için tüm sağlık ve
sosyal hizmet emekçileri ile birlikte mücadeleye devam edeceğiz.”
Yapılan basın açıklamasından sonra bir araya gelen sendika üyeleri
olaysız bir şekilde dağıldı.
CİHAN
Yorumlar