Günyüzü görmeyen çocuklara, güneş oldular

Yakalandıkları amansız hastalıklar sebebiyle okula gidemeyen öğrenciler için başlatılan ‘evde eğitim’ hizmeti, çocukları hayata bağlıyor. Dersten uzak kalan çocukların evine giden öğretmenler, bire bir eğitim hizmeti veriyor. Haftada 9 saati çocukların evinde geçiren öğretmenler, matematikten hayat bilgisine kadar bütün dersleri tek tek anlatıyor. Öğrenmenin yanı sıra kendilerine gösterilen ilgi sebebiyle moralleri yükselen çocuklar, hastalıkla daha kolay mücadele ediyor.

Diyarbakırlı Muhammed Emir Sabrioğlu En ufak sürtünmede derisi su toplayan ve organları iltihap kapan Muhammed Emir, ‘Epidermolysis Bullosa’ isimli hastalık sebebiyle evden çıkamıyor. Derslerinden ve arkadaşlarından uzak kalan Muhammed Emir, evde eğitim sayesinde moral buldu. Sınıf öğretmeni Beyhan Meteroğlu, haftada 9 saati Muhammed Emir’in evinde geçiriyor. 3. sınıfa giden Emir, hem derslerini öğreniyor, hem de kendisine gösterilen ilgi sebebiyle hastalığın acısını unutuyor.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın başlattığı ‘evde eğitim’ hizmetinden Diyarbakır’da 20 öğrenci faydalanıyor. Epidermolysis bullosa hastalığına yakalanan Diyarbakırlı Muhammed Emir Sabrioğlu, evine gelen öğretmeni sayesinde eğitimine devam ediyor. Sınıf öğretmeni Beyhan Meteroğlu, her gün Emir’i evinde ziyaret ediyor. Hem sohbet edip dertleşiyorlar hem de ders işliyorlar. Üçüncü sınıfta okuyan Emir, büyüyünce cilt doktoru olmak istiyor. Kendisi gibi Epidermolysis Bullosa hastalığına yakalananları iyileştirmeyi hedeflediğini anlatıyor. Bunun için derslerine sıkı çalışıyor. Evde eğitim almaktan mutluluk duyduğunu, geri kalmaktan kurtulduğunu vurguluyor. Öğretmeninin ziyaretleri Emir’i adeta hayata bağlıyor.

"MÜFREDATIMIZ MİLLİ EĞİTİM İLE AYNI"

Güne kahvaltı yaparak başladığını, ardından derse geçtiğini söyleyen Emir, en çok matematik ve Türkçe derslerini seviyor. Evi aynı zamanda okul olmuş Emir için. Öğretmen Beyhan Meteroğlu, Emir’e 2010 yılından beri evde eğitim verdiğini anlatıyor. Bu hizmetin yaygınlaşarak bütün hasta çocuklara ulaşması gerektiğinin altını çizen idealist öğretmen, "Eğitimlerimiz gayet iyi gidiyor. Müfredatımız Milli Eğitim ile aynı. İnşallah diğer çocuklarımız da aynı imkânlara kavuşurlar. Bu hizmet, Diyarbakır Milli Eğitim Müdürlüğü’nün yürüttüğü ciddi bir çalışmadır. Biz de öğretmen olarafk destek veriyoruz. Çocuklara yardımcı olduğum için çok memnunum. Emir’e de göstermiş olduğu titizlikten dolayı teşekkür ediyorum." dedi.

Emir’in annesi Semra Sabrioğlu ise hüzün ve mutluluğunu bir arada aşıyor. Biricik oğlunun hastalığı sebebiyle üzülürken, Emir’in gözlerini ışıldatan evde eğitim sayesinde dertlerinden uzaklaşıyor. Okulun eve gelmesiyle Emir’in tedavisinde olumlu gelişmeler yaşandığını belirtiyor. Anne Sabrioğlu, her sabah güne pansuman yaparak başlıyor. Emir’in vücudunu serum suyu ile nazikçe yıkayıp derse hazır hale getiriyor. "Oğlumun gözünde sevinci görünce dünyalar benim oluyor. Emir ilk zamanlarda derslerde zorlanıyordu. Şimdi oğlumun dersleri çok iyi. Hem geleceğe bağlandı hem de morali yükseldi. Allah bu imkanı sağlayanlardan razı olsun." ifadelerini kullandı.

"ASGARİ ÜCRET, MAMA VE BEZ ALMAYA YETMİYOR"

Maddi imkanlar el vermediği için Emir'i tedavi edilemediğini belirten baba Fikri Sabrioğlu,çocukğunun mamalarını ve bezlerini karşılamada zorluk çektiğini söyledi. Sabrioğlu,"Asgari ücrete çalışıyorum. Şeker hastalığına yakalandım. Emir'in derisi döküldüğü için güneşe çıkmıyor. Derileri sürekli soyuluyor. Hiç dışarı çıkıp arkadaşları ile oynayamıyor. Asgari ücretle kiramı bile zor karşılıyorum. Çocuğum katı hiçbir şey yiyemiyor. Mama ve süt ile sürekli beslenmesi gerekiyor. Bakımları da zor. Mamaları ve bezleri pahalı olduğu için alamıyorum." diye konuştu.
CİHAN