Görevden alınan TEM müdürlerinden açıklama

Görevden alınan eski İstanbul TEM Şube Müdürü Ömer Köse ve yardımcısı Özgür Açıkgöz avukatları aracılığıyla basın açıklaması yaptı. Selam örgütüyle ilgili soruşturmada çarpıtmalar yapıldığını belirten avukat Kemal Şimşek, 240 kişinin dinlendiği soruşturmada ‘7 bin kişi dinlendi’ denilerek kamuoyunun aldatıldığını söyledi. Müvekkillerinin soruşturmayı hassasiyet ve gizliliğe riayet ederek yürüttüğünü belirten Şimşek, görevden alınmalarından kısa bir süre sonra ise deşifre edildiğini hatırlattı. Şimşek, "Gelinen noktada terör örgütüne karşı yürütülen soruşturmayı yürütmek suç, soruşturmayı yürütenler de suçlu gibi kamuoyuna yansıtılmaya çalışılmaktadır." dedi.

17 ve 25 Aralık yolsuzluk soruşturmaları sonucu görevden alınan eski İstanbul TEM Şube Müdürü Ömer Köse ve yardımcısı Özgür Açıkgöz avukatları Kemal Şimşek aracılığıyla basın açıklaması yaptı. Müvekkilleri hakkında hiçbir hukuki ve yasal dayanağı olmadan birçok kez görev yeri değişikliği ve görevden uzaklaştırma kararları alındığını ifade eden Şimşek, bu kararlarla ilgili dava açtıklarını, suç duyurularında bulunduklarını kaydetti.

En önemli şikayetlerinin Selam, Tevhid, Kudüs Ordusu Terör Örgütü kapsamında olduğunu söyleyen Şimşek, “İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı uhdesinde terörle mücadele şube müdürlüğü tarafından yürütülen soruşturmalar, müvekkillerimin görev yaptığı dönemlerde büyük bir gizlilik ve hassasiyetle takip edilmiş, en ufak bir gizlilik yapılmamıştır. Hal böyleyken söz konusu soruşturma dosyaları müvekkillerin görevden alınmasından kısa bir süre sonra bazı basın kuruluşlarına servis edilerek deşifre edilmiştir.” dedi.

Şimşek, gizliliği ihlal edilen bu dosyanın Yargıtay tarafından 2002 ve 2014 yıllarında onanan, bugüne kadar onlarca soruşturmaya konu olan, Uğur Mumcu, Bahriye Üçok, Muammer Aksoy ve Ahmet Taner Kışlalı’nın öldürülmesi olaylarının da aralarında bulunduğu 18 ayrı saldırıyı gerçekleştiren Selam terör örgütü soruşturması olduğunu belirtti.

Dosya kapsamında 7 bin kişinin dinlendiği şeklindeki iddianın tamamen algı operasyonu olduğunu ifade eden Şimşek, “Böyle bir başlıkla haber çıkaran medya sosyal mühendislik tekniklerini kullanarak halkta korku ve panik oluşturmuş, herkesin dinlenmiş olabileceği paranoyasını topluma aşılamaya çalışmıştır.” dedi.

Böylece örgütün hücrelerinin deşifre edildiğini, hangi mensuplarına yönelik soruşturma yürütüldüğünün ifşa edildiğini kaydeden Şimşek, bu sayede delillerin el değiştirmesi, imhası, saklanması ve örgütün daha tedbirli davranmasına katkı sağlandığını ifade etti.

Basında 7 bin kişinin dinlendiği iddiasının Başsavcılık tarafından yalanlandığını belirten Şimşek, Başsavcılığın da tam bilgi vermediğini, dolaylı dolaysız 2 bin 280 kişinin dinlendiği şeklinde açıklama yaptığını hatırlattı. Bu sayının dahi dinleme yapılanların 10 katı olduğunu belirten Şimşek, “Yine belirtilen listelerde bakan milletvekili, MİT müsteşarı gibi özel yargılama usulüne tabi ve dolayısıyla hakkında dinleme işlemi dahi yapılamayacak kişilerin sanki dinlenerek takibi yapılmış gibi gösterilmesi bu kirli oyunun bir parçasıdır.” diye konuştu.

Şimşek, yaklaşık 2 yıldır devam eden bu soruşturma kapsamında toplam 240 şüphelinin dinlendiğini söyleyen Şimşek, 7 bin kişi dinlenmiş gibi servis yapılarak kamuoyunun aldatılmak istendiğini vurguladı.

Şimşek, “Dilekçemizde yer alan savcılık makamından talep ettiğimiz hususlar yerine getirilirse, basın ve yayın organlarında dosya kapsamıyla ilgili bilgileri sızdıranların halen soruşturmayı yürütmekle görevli kişilerin olduğu şüphesinin kuvvetli olduğu görülecektir. Gelinen noktada tüm zorluklara ve risklere rağmen bir terör örgütüne karşı yürütülen soruşturmayı yürütmek suç, soruşturmayı yürütenler de suçlu gibi kamuoyuna yansıtılmaya çalışılmaktadır.” şeklinde konuştu.

CİHAN