Erdoğan: Menderes’e yapılan bize de yapılmak isteniyor

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 1960 darbesinde idam edilen Başbakan Adnan Menderes’e yapılanın kendilerine yapılmak istendiğini ifade etti. Erdoğan, “Onun hayallerini kabul etmek istemeyenler bizim de hayallerimizin önüne geçmek istiyorlar. Türkiye'yi büyüttüğümüz için bizden de rahatsız oluyorlar. O gün medyayla ne yaptılarsa, siyasetle ne yaptılarsa bugün de aynısını yapmaya çalışıyorlar.” dedi.

Başakşehir İkitelli’de yapılacak Şehir Hastanesi’nin temel atma törenine katılan Başbakan Erdoğan, 11 yıllık AK Parti döneminde yapılan hizmetleri anlattı. Köylü, çiftçi, memur, işçilerin tüm hastanelerden hizmet alabildiğini ifade eden Erdoğan, “Benim vatandaşım artık istediği eczaneden ilacını alıyor. Doktorun yazdığı ilaçların bir kısmı var bir kısmı yok devri kapandı. Şimdi gidiyor. Eczacıdan istediği ilacı alıyor. Eğitime ve sağlığa çok ciddi yatırımlar yaptık. Hala yapıyoruz. Yapacağız. Önce insan diyerek yola çıktık. İnsan olmadan devlet olmaz. Devleti arkaya aldık insanı öne çıkardık. Dünyada gelişmiş ülkelerin birçoğunu yapamadığı yapmaya cesaret edemediği sağlık reformları yaptık. Türkiye’nin her yerine hastaneler sağlık ocakları yaptık. Sağlık çalışanı, doktor hemşire sayısını kat kat artırdık.” diye konuştu.

Bakanlara talimat verdiğini kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti: “Başhekimlerimize gerekli talimatı verelim, hastane müdürlerimize gerekli talimatı verelim. Parası yokmuş diye bir şey yok. Kapıya hangi hasta gelirse gelsin hemen gerekli teşhis tedavi yapılacak. Çünkü biz bunun için varız. Vatandaşımıza inancına göre muamele yok. Düşüncesine göre muamele yok. Çünkü biz bunun için varız. Vatandaşımıza inancına göre muamele yok. Düşüncesine göre muamele yok. Kim olursa olsun herkesin ilgi ve şefkat göreceği bir sistem kurduk. Aile hekimliğini de biz kurduk. Herkesin bir doktoru olsun istedik. Evlere doktorların gelmesini sağladık.”

Merhum Başbakan Adnan Menderes’in de şehir hastaneleri projesi olduğuna dikkat çeken Erdoğan, “Bizden önce birinin de böyle bir hayali vardı. Kim o biliyor musunuz. Merhum Adnan Menderes. 50'li yıllarda bu hayalleri o da kurdu. Ama o hayalleri 1960 darbesiyle sükuta uğradı. Senaryo aynı senaryo zihniyet aynı zihniyet. Merhum Menderes'i halkına hizmet ettiği için insan olduğunu hatırlattığı için değer verdiği için o malum çevreler sevmediler. Türkiye'yi büyüttüğü için itibarına itibar kattığı için gücüne güç kattığı hiç hazzetmediler. Merhum Menderes'i milli iradeye sahip çıktığı için rahat bırakmadılar. Yaşatmadılar. İşte Merhum Menderes'e o gün yapılanlar şimdi bize yapılmak isteniyor. Onun hayallerini kabul etmek istemeyenler bizim de hayallerimizin önüne geçmek istiyorlar. Türkiye'yi büyüttüğümüz için bizden de rahatsız oluyorlar. O gün medyayla ne yaptılarsa, siyasetle ne yaptılarsa bugün de aynısını yapmaya çalışıyorlar.” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin fırlatılan 4A uydusundan bahseden başbakan Erdoğan, “Bu arada önemli bir hadise daha oldu. Türkiye 4. Türksat'ına kavuştu. Türksat 4A uydusu Kazakistan'ın Baykonur Uzay Üssü'nden uzaya fırlatıldı. Şimdi yeni bir uydu daha yapılıyor o uydu da Nisan ayında inşallah uzaya fırlatılacak. İnşallah 5. uydudan sonra artık uydu üretimini kendi mühendislerimizle Ankara Kazan'da yapacağız.” diye konuştu.

Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “İnşallah eğitimde attığımız bu adımlarla beraber çok farklı sürecin içinde gençliğimizi çok farklı bir yerde göreceğiz. Gençliğimizin kılık kıyafetiyle işimiz yok. Başörtüsünden dolayı kızlarımızı üniversitelere sokmadılar. Siz uzaya uydu gönderdiniz de benim kızımın başörtüsü uydunuzu mu engelledi. Biz ilahi Oku emrini yerine getirmek için mücadele ettik. Sonunda bütün üniversitelere yavrularımız başörtüsüyle rahatlıkla girebiliyor. Artık devlet kurumlarında da başörtüsüyle kızlarımız çalışabiliyor mu? Bu da oldu. Daha da iyi olacak. Bu ülkenin normalleşmesi lazım. Normalleşmenin önüne geçenler bu ülkeye sevgide kusur edenlerdir. Milletimin birliğine beraberliğine kast edenlerdir. Eğer seviyorsak milletimizi bırakın başı açık başı açık gezsin. Başı örtülü olan da örtülü gezsin. El ele omuz omuza yürüsünler. Ama bunu hazmedemiyorlar. İlla ayıracağız diyorlar. Hayır ayıramayacaksınız. İnşallah bir olacağız iri olacağız diri olacağız. Kardeş olacağız hep birlikte Türkiye olacağız.” (Sürecek)
CİHAN