Emre Uslu: Özel eğitilen 20 polis, sokaklarda illegal işlerde kullanılacak
Taraf Gazetesi Yazarı Emre Uslu, cemaati terör örgütü yapmak için hazırlık yapıldığını iddia etti.
Taraf Gazetesi Yazarı Emre Uslu, cemaati terör örgütü yapmak
için hazırlık yapıldığını iddia etti. Aldığı bir bilgiyi köşesinden
paylaşan Uslu, “Bir polisin anlattığına göre; 'geçen aylarda
İstanbul’da görevli yaklaşık 20 polis memuruna istihbarat eğitimi
verilip bunların 'güven timi' gibi sokağa salındıklarını, illegal
işlerde kullanılacağını iddia etti. Bu iddiaları çok uçuk bulduğum
için ciddiye almamıştım. Akşam’ın manşetinden sonra kuşkularım
arttı. Sanırım Başbakan’ın söylediği iddia edilen ‘iki polis bir
savcı ile Cemaat’i terör örgütü yaparım’ sözünün altını doldurmak
için yoğun hazırlıklar var.” dedi.
Emre Uslu, Taraf’taki köşesinden cemaati terör örgütü yapmak için
yapılan hazırlıkları ve Başbakan Erdoğan’a yapılması planlanan
sahte suikast iddialarıyla birlikte MİT’in durumuna değindi. Akşam
Gazetesi’nin dünkü manşetini köşesine taşıyan Uslu, “Akşam, MİT
kaynaklı olduğu anlaşılan bir manşetle çıktı dün. “Başbakan
Erdoğan’a suikast girişimi olacak ve olay MİT’e yıkılacak’ deniyor.
30 Ocak’ta yazdığım ‘Çakma Suikast hazırlığı’ başlıklı yazımı
manşete dayanak yapmışlar. Görevi ülkenin güvenliğin sağlamak olan
MİT’in ‘Başbakan Erdoğan’a suikast girişimi olacak ve olay MİT’e
yıkılacak’ diye ağladığına ilk defa şahit oluyorum. Akşam’ın
manşetinin MİT kaynaklı olduğu apaçık ortada.” ifadelerini
kullandı.
Uslu, istihbarat birimleri ile irtibatlı olduğunu düşündüğü bir
Twitter hesabından 16 Şubat’ta yazılan tweetlerin önemine dikkat
çekerek şöyle devam etti: “Türkiye’ye giriş yapan DHKP-C’liler,
Ankara’da bir siyasetçiye suikast hazırlığı yaptığı bilgisi geldi.”
Bu bilgi ile birlikte düşünüldüğünde, 30 Ocak’ta yazdığım yazıya
MİT’ten 20 gün sonra cevap gelmesi ‘çakma suikast girişimi’ için
takvimin sıkıştığını gösteriyor. Madem bir suikast girişimi
olacağını söylüyorsun, manşetlerden ağlamak yerine olacağını iddia
ettiğin suikast girişimini önle. Zaten ben de o yazıyı böylesi
muhtemel girişimlerin önüne geçilsin diye yazdım. Suikast
girişimini önlemeye çalışmak yerine manşetlerden ağlıyorsan, ‘çakma
suikast girişimi mi var’ diye sorarlar. Peki, çakma suikast
kuşkusuna neden kapıldım? Ben haberleri okurken hangi haberi kim
yapmış, haberin detayları aslında bize ne anlatıyor, gibi sorular
sorarak okurum. Haberi yapan gazete ve muhabirin ilişkileri ile
birlikte değerlendiririm haberleri. Çakma suikast girişimi
haberlerinden kuşkulanmam da böyle oldu.”
Akit gazetesi yazarları başta olmak üzere, Melih Gökçek'in de
suikast iddialarını gündeme getirmeye başladığına dikkat çeken
Uslu, “MİT’e yakın yayın organı Sabah’ta ipuçlarını buldum.
Sabah’ın MİT muhabiri Aliye Çetinkaya imzalı, 28 Ocak tarihli bir
haber dikkatimi çekti. Çetinkaya, Melih Gökçek’e yönelik suikast
iddiaları hakkında MİT kaynaklı olduğu anlaşılan ilginç detaylar
paylaştı: “Melih Gökçek’in, ‘Bana suikast yapacaklar’ dediği olayın
perde arkasında, Yunanistan’dan biri kadın üç DHKPC militanının
seçim öncesi suikast planları yaptığı bilgisi olduğu iddia edildi.
İstihbarat kaynaklarına göre seçim öncesi kaos ortamı amaçlayan
odakların suikastlarda DHKP/C terör örgütünü taşeron olarak
kullanmayı planlanmadıkları ve devlet büyükleriyle siyasi parti
liderlerine suikast yapacağı iddia edildi. Çetinkaya’nın haberinin
arkasından DHKP-C tuhaf bir açıklama yaparak iddiayı yalanlıyormuş
gibi yaptı ama ‘Halk düşmanları her zaman hedefimizdir’ diyerek
tehditlerini de sürdürdü. Bir yanda kendisine suikast yapılacağını
iddia edip, savcılığa gitmek yerine oğullarına mektup bıraktığını
açıklayan Melih Gökçek, bir yanda Gökçek’e yapılacak suikastın
neredeyse tüm detaylarını bilip önlemek yerine, gazeteye açıklama
yapan istihbarat birimleri (muhtemelen MİT) diğer yandan Melih
Gökçek’in hedef olmadığını açıklayan DHKP-C. Bu durum kendi başına
tuhaf değil mi? Eğer MİT yapılacak suikastın bu kadar detaylarını
biliyorsa, suikast girişimini önlemek yerine neden gazeteye
anlatıyor?” ifadelerini kullandı.
Bütün bu gelişmeleri 'tuhaflık' olarak adlandıran Uslu, bunlara
yenilerinin eklendiğini kaydetti. MİT’in bazı gazetelerden
seslendiğini ifade eden Uslu, şöyle devam etti: “MİT’in Akşam’ın
manşetinden şöyle ses verdi. ‘Başbakan Erdoğan’a suikast girişimi
olacak ve olay MİT’e yıkılacak.’ Madem öyle bir suikast girişimi
olacak, önle o zaman. İşin ne senin? Yoksa çakma suikast girişimi
vardı da o yazımdan sonra oyunun mu bozuldu? Akşam’ın manşeti ile
yeni bir oyun mu kuruyorsunuz?”
Bir polis memurundan aldığı istihbaratı değerlendiren Uslu, Cemaati
terör örgütü yapmak için yapılan hazırlıkları şu şekilde dile
getirdi: “Bu arada geçenlerde genç bir polis memurunun yakını,
polis akrabası ile MİT’in irtibata geçtiğini, o polisin anlattığına
göre, geçen aylarda İstanbul’da görevli yaklaşık 20 polis memuruna
istihbarat eğitimi verilip bunların 'güven timi' gibi sokağa
salındıklarını, bunların illegal işlerde kullanılacağını iddia
etti. Bu iddiaları çok uçuk bulduğum için ciddiye almamıştım.
Akşam’ın manşetinden sonra kuşkularım arttı. Sanırım Başbakan’ın
söylediği iddia edilen “İki polis bir savcı ile Cemaat’i terör
örgütü yaparım” sözünün altını doldurmak için yoğun hazırlıklar
var. İstihbarat birimlerinin görevi, iktidar partisinin işine
gelecek şekilde kumpas kurmak değildir. Bu suçtur.”
CİHAN
Yorumlar