Diz kireçlenmesi fazla kilo ve eklem içi travmadan kaynaklanıyor
Turgut Özal Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mahmut Kömürcü, genellikle orta ve ileri yaşlarda görülen diz kireçlenmesinin, çocukken yaşanmış bir diz problemi sonucu bile ortaya çıkabileceğini söyledi.
Turgut Özal Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr.
Mahmut Kömürcü, genellikle orta ve ileri yaşlarda görülen diz
kireçlenmesinin, çocukken yaşanmış bir diz problemi sonucu bile
ortaya çıkabileceğini söyledi. Diz kireçlenmesinin, kıkırdak
kaybının derecesine ve oluştuğu yere göre sınıflandırıldığını
belirten Kömürcü, "İleri evre kireçlenmelerde artık menüsküs
yırtıkları da tabloya eşlik etmeye başlıyor. Diz kireçlenmesi fazla
kilo, eklem içi travma, romatizmalı hastalıklar ve metabolik
hastalıklardan kaynaklanıyor.” dedi.
Turgut Özal Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Ortopedi ve
Travmatoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mahmut Kömürcü, diz
kireçlenmesi, hastalığın ortaya çıkış şekli ve tedavisine ilişkin
bilgiler verdi. Kömürcü, en sık karşılaşılan diz problemi olan diz
eklem kireçlenmesinin, eklem kıkırdağının zaman içerisinde
bozulmasıyla ortaya çıkan bir hastalık olduğunu söyledi. Kıkırdağın
yumuşamasıyla başlayan tablonun, kıkırdağın kalınlığının
kaybolmasıyla devam ettiğini ve en sonunda tamamen kıkırdak
kaybının ortaya çıktığını belirten Kömürcü, “Diz kireçlenmesi,
kıkırdak kaybının derecesine ve oluştuğu yere göre
sınıflandırılıyor. İleri evre kireçlenmelerde artık menüsküs
yırtıkları da tabloya eşlik etmeye başlıyor. Diz kireçlenmesi fazla
kilo, eklem içi travma, romatizmalı hastalıklar ve metabolik
hastalıklardan kaynaklanıyor.” diye konuştu.
SPOR HAYATI, MESLEĞİ SORGULANMALI
Diz kireçlenmesi vakasında, öncelikle hastanın daha önceden
geçirilmiş bir diz travması olup olmadığının araştırılması ve
kişinin sportif faaliyetleri ile mesleğinin sorgulanması
gerektiğini kaydeden Prof. Kömürcü, “Bazen çocukluk çağında
yaşanmış diz ve eklem problemleri de diz kireçlenmesinin nedeni
olarak ortaya çıkabilir.” diye ifade etti. Diz kireçlenmesinde en
sık görülen belirtinin ağrı olduğunun altını çizen Prof. Kömürcü,
şöyle devam etti:
“Mekanik özelliği vardır. Yani, kişi üzerine basıp yürüdüğü zaman
şiddetlenir ve zaman içinde istirahat halindeyken de ağrı görülmeye
başlayabilir. İkinci en sık görülen belirti ise dizde zaman zaman
oluşan şişmelerdir. Bu şişlik dizin önünde, diz kapağının üstünde
oluşabileceği gibi bazen de dizin arkasında bir tümör oluşumu
şeklinde de görülebilir. Diz kireçlenmesinde, özelikle üçüncü
evrede görülen bir diğer belirti de hareket açıklığının
kısıtlanmasıdır. En sık görülen durum dizin tam açılamamasıdır. Bir
başka belirti ise çok ufak bir travmayla ortaya çıkan yıpranmaya
bağlı menüsküs yırtıklarıdır. Bu yırtıkları genç yaşta ciddi
travmalar sonucu oluşan menüsküs yırtıklarından ayırmak ve hastayı
konuyla ilgili bilgilendirmek çok önemlidir.”
MUAYENE, HASTA ODAYA GİRİRKEN BAŞLIYOR
Diz kireçlenmesi tedavisinin, hastanın daha muayene odasına
girerken başladığını ifade eden Prof. Kömürcü, “Kişinin yürüyüş
şekli, bacaklarındaki eğrilik, bastığı zaman dizini tam açamaması
ve dizdeki güvensizlik hissine bağlı olarak bel adalelerini aşırı
gererek yürümesidir. Daha sonra hasta yatırılarak dizin hareket
açıklığı ve ağrılı noktalar saptanır. Son olarak da bağ ve menüsküs
muayeneleri yapılır. Hastanın durumuna göre, diz kireçlenmesine
bağlı olmamakla birlikte rutin bir muayenenin bileşeni olarak damar
dolaşımı ve nörolojik muayeneye de ihtiyaç duyulur.” şeklinde
konuştu.
CİHAN
Yorumlar