Develioğlu: Delilleri kararttılar infaz yapıyorlar

Kabataş saldırısı kurbanı Z.D.'nin kayınpederi Osman Develioğlu'na göre olayın olduğu gün kameralar kayıttaydı.

Google Haberlere Abone ol
Develioğlu: Delilleri kararttılar infaz yapıyorlar

Kabataş mağduru Z.D.'nin kayınpederi Bahçelievler Belediye Başkanı Osman Develioğlu, olayın ayrıntılarını ve tekrar gündeme getirilme nedenini anlattı:

O GÖRÜNTÜ KESİNLİKLE VAR

Biliyorum ve inanıyorum. Bu işler soğuduktan sonra biri elinde bir CD ile istikbal ve "İşte o görüntüler" diyecek. Çünkü gelinimin saldırıya uğradığı Kabataş'taki hadise yerinde bir MOBESE kamerası var. Benzin istasyonunun kameraları var. Her nedense o gün ikisi de arızalı. Böyle bir şey olası olabilmekte mi?

ALİ İSMAİL KORKMAZ ÖRNEĞİ

Eskişehir'de Ali İsmail Korkmaz yaşamını yitirdi biliyorsunuz. Ailesine sabır diliyorum. O olayda, "Bilirkişi kamera görüntülerini sildi" beyanına inananlar ve buna inanmamız için baskı yapanlar, Kabataş'taki görüntülerin şuurlu şekilde bulunmaz edildiğine niye inanmıyor? "Orada kamera görüntüsü kasten silindi" diye kampanya yürütenler, biz tıpkı şeyi söyleyince, "Yalan" diyorlar.

Bu olayın görüntüleri basına ilk servis edildiğinde bir seçim arifesindeydik. Şimdi gene seçim öncesi ve bu vakayı gene ortaya getirdiler. Malum grupların yayın organlarına bakın, anlarsınız ne demek istediğimi. Çünkü ellerinde diğer argüman kalmadı. Televizyonlarından, gazetelerinden korkunç bir algı operasyonu yürütüyorlar. Bize acımasızca saldırıyorlar. İçimizi tekrar acıtmak, "Zaten bunlar daima yalancı" algısı oluşturmak için... Biz vakaya hiç ideolojik yaklaşmadık. Haklılığımızı ispatlama zorunluluğumuz yok. Tek amacımız, bu vahşi saldırıyı yapanların hak ettikleri cezayı çekmeleri.

GÖRÜNTÜYÜ MONTAJLAMIŞLAR

Bu olayla ilgili tek görüntü kaydı, Kabataş İskelesi'nde İDO'ya ilişkin kameranın 17 dakikalık kaydıdır. Bir tek savcının önünde bulunan bu görüntü, malum gruplara yakın basına servis ediliyor. Ama gelinimin saldırıya uğramış olabildiği anları kesip atmışlar. İşlerine geldiği gibi, hiç bir problem yaşamıyormuş bunun şeklinde göründüğü anları cımbızlamışlar. Şu anda aleyhimize uygulanan kanıt bulunan kamera görüntüsünü ben görüp detaylı biçimde inceledim. Görüntülerin tamamını izlediğinizde, gelinimin kalabalık bir grubun içinde bulunduğu görülüyor. İskele tarafındaki kameranın kaydettiği görüntüler, alanın tamamını görmüyor. Benim gelinim bu 17 dakikalık görüntünün tamamında görünmüyor zaten. Kameranın görmediği noktalardan da geçiyor. Ama Kanal D'de yayınlanan haberde gelinimin, tamamında göründüğü izlenimini verip "Bakın işte hiç bir müdahale, hücum yok" diyorlar.

GELİNİMİN BEYANI ESASTIR

Sadece benim çocuğum değil, o süreçte başörtülü yahut başörtüsüz çok sayıda insan saldırıya hatta cinsel tacize uğradı. İnsanlar toplumun huzuru daha çok kaçmasın diye sustu. Mağdur olduğumuzu öğrenince bize ulaşıp "Biz de saldırıya uğradık" diyenler oldu. Bunlar da mı yalan? Bir hanım durup dururken "Ben saldırıya uğradım" der mi? Bu saldırının, benim gelinime değil de bacınıza, akrabanıza yapıldığını düşünün. Bu vandallık devam etseydi, kadınlara başörtülü başörtüsüz ayırımı yapmadan saldıracaklardı. Bu işi tezgâhlayanların asıl gayesi buydu. Kadınlar Günü'nü kutluyoruz. Genç bir kadının anlattıklarını da lütfen daha alıngan ve vicdanlı biçimde ele alalım. Kadının beyanı esastır. "Ama birtakım hanımların beyanı daha esastır" bunun şeklinde bir anlayışı kabul etmiyorum. Kadının beyanı temel diyorsak benim gelinim beyanı da esastır.

'RÖPORTAJ VERMEDİM DİYE SALDIRDILAR'

Develioğlu: "Bugün bize 'Yalancısınız' diye saldıran gazeteciler günlerce beni röportaj için aradılar. Bunlardan biri de meşhur bir hanım röportajcı. Benden menfi yanıt alınca, aleyhimizde yazmaya başladı. O gün röportaj oluşturan hanım gazetecilere de acımasızca saldırıyorlar."

'O GÜN GÖREVLİ POLİSLERE BAKIN'

"Olayı öğrenir öğrenmez tüm tanıdıklarımı, emniyetteki dostlarımı devreye soktum. 'Kamera görüntülerini alın' dedim. 'Tamam, alıyoruz' dediler. Ama daha sonra ortada görüntü yoktu. O gün orada vazife oluşturan polislerin bugün nerede olduğunu araştırırsanız, nasıl bir komployla karşı karşıya olduğumuzu daha net anlarsınız. Gelinime fotoğraflar gösterildi. Benzettiklerini tanı etti. Ama ne yazık ki netice alamadık."

O PARALEL MÜDÜR SİLİVRİ CEZAEVİ'NDE

Kabataş'ta 1 Haziran 2013'te yaşanan hücum soruşturmasını yürüten ekibin başında, Emniyet Müdürü Ertan Erçıktı vardı. Paralel örgütün Tahşiye kumpası soruşturmasında tutuklanan Erçıktı'nın yürüttüğü soruşturmanın ilk ayında görüntü araştırması yapılmadığı, görüntülerin bu tarihten sonra araştırıldığı iddia ediliyor.

DUMANLI'NIN 'KATMERLİ YALAN' İFTİRASI

Başkan Osman Develioğlu, Paralel örgütün gazetesi Zaman'ın yayın yönetmeni Ekrem Dumanlı'nın Kabataş'la ilgili attığı çirkin twiti bize gösterdi. Dumanlı twitte, "O hanımefendi ve eşi, arabaya şen şakrak binip gidiyor. Daha ötesi katmerli yalandır" diyor.

MOBESE DE PARALEL KAYNAK'IN KONTROLÜNDE

Kabataş saldırısının yaşandığı dönemlerde, İstanbul'daki kamera sistemi MOBESE, Sürat A.Ş.'nin kontrolündeydi. Sürat A.Ş, Paralel Yapı'nın bankası Bank Asya'nın da ana ortağı bulunan Kaynak Holding'e bağlı bir şirket... Bu da akıllara görüntülerin karartıldığı şüphesini getiriyor.

Kaynak: HABER7.COM

Yorumlar