Denizli'deki tüp patlamasının arkasında ihmaller zinciri çıktı

Denizli'de dün bir fırında meydana gelen, bir kişinin ölümü ve 35 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan tüp patlamasının ardında ihmaller zinciri olduğu ortaya çıktı. Bayramyeri'ndeki söz konusu unlu mamuller imalathanesinde, doğalgaz veya elektrik kullanılması gereken yerde sanayi tüpleri kullanıldığı, işyerinin de fırın işletmek için belediyeden ruhsat almadığı öğrenildi. Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, incelemeden sonra binaya yıkım kararı verirken Denizli Büyükşehir Belediyesi ekipleri de sabahın erken saatlerinden itibaren binanın önünü kapatarak mühürleme işlemine başladı. Ortalığın savaş alanına döndüğü binanın önündeki yıkıntılar kaldırılırken arka tarafındaki diğer binalarla arasında kalan boşluktaki harabe görüntüsü devam ediyor. Patlamanın şiddetiyle binanın arka tarafınınki bodrumla birlikte üçüncü kata kadar duvarlarının parçalanıp aşağıya düştüğü görülüyor.

Muhammet Oruç isimli bir vatandaş, “Patlamanın etkisiyle üçüncü katın duvarı ve alt katların duvarları da yıkıldı.” dedi. Olay yerinde incelemelerde bulunan İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Denizli Şube Başkanı Doç. Dr. Şevket Murat Şenel ise kendisinin ve Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ekiplerinin de binanın zemin kotunun altındaki iki bodrum katının ciddi hasar gördüğünün raporlara yazıldığını söyledi. Şenel, “Bazı kirişler tamamen, tabiri caizse kırılmış durumda. Kolonların bazılarında kesme çatlakları var. Bizlerin çok sevmediği, daha tehlikeli çatlak türü. Binanın yıkılması yönünde Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nden gelen ekipler bir karar verdi. Şu anda binanın dışarıyla irtibatının kesilmesi yönünde belediyenin faaliyeti devam ediyor.” şeklinde konuştu.

'BİNANIN YIKILMASI DA MÜHENDİSLİK PROBLEMİ'

Binanın yaklaşık 30 yıllık olduğunu ifade eden Doç. Dr. Şenel, şunları söyledi: “Birincisi, hazır beton yok ve beton kalitesinin muhtemelen 8 ile 12 paskal civarında olduğunu tahmin ediyoruz. Bu şu demek, artık donatının kullanılması yasak. Eskiden yapılan binalarda karşılaştığımız durum bu. Ekonomik ömrünün, zaten sağındaki solundaki binalar da bize aynı izlemi veriyor, sonuna doğru yaklaşan binalar görüntüsünde. Bu yapının yıkılması da çok zor bir süreç olacak diyorum. Binanın sağındaki ve solundaki yapıların bodrumları, bu bina gibi değil. Bu binanın iki bodrumu var. Muhtemelen bodrum seviyesine inildiği takdirde zaten bitişik nizam olan iki binanın temel sisteminin açığa çıkması gibi bir risk var. Her zaman söylediğimiz sorun. Bitişik nizam binalar tehlikeli. Şimdi kentsel dönüşüm işleriyle uğraşırken de aynı tehlike daha katmerli bir şekilde ortaya çıkıyor. Binanın ortadan kaldırılması da başlıbaşına bir mühendislik problemi haline geldi.”

'BU ŞEKİLDE ÇALIŞMASINA GÖZ YUMAN İLGİLİ İDARELERİN SORUMLULUĞU VAR'

Binada sanayi tüpleriyle imalat yapıldığını belirten İMO Şube Başkanı Şenel, “İş güvenliği koşulları gereği bu tür yapıların, sanayi tüpleriyle üretim yapamaması lazım. Zaten bu handikapından dolayı bina ruhsat alamamış. Bu tür binalardaki işletmelerin şehiriçinde üretime devam edebilmeleri için pişirme yapmamaları lazım, ısıtma yapmamaları lazım. Bunun için de ya elektrikle ya da doğalgazla çalışmaları lazım. Şehiriçinde artık oksijen tüpüyle pişirme ve ısıtma yapan bu tür tesislere izin verilmiyor. Açma ruhsatı olmadan faaliyet gösteren bir tesis bu. Belediye buraya ruhsat vermemiş görünüyor ama kaçak imalatı devam eden işletme statüsünde olduğu için kapatılması gereken bir yerdi burası. Kapatmadığınız takdirde ödediğimiz bedel ortada. Bu tesisin kaçak faaliyet gösteriyor olmasının farkında olunması lazımdı, yakalayıp kapatmak gerekiyordu. Burada tek bir sorumlu aramak yanlış; burasını bu şekilde çalıştıran işletmenin de sorumluluğu var, burasının bu şekilde çalışmasına göz yuman ilgili idarelerin de sorumluluğu var. Dolayısıyla belediye, kendi açısından kapatması gereken bir yeri kapatmadığı için veya bunun farkında olmadığı için kaçak çalışan böyle yerleri kontrol ederek tespit etmek lazımdı. Bence belediyenin sorumluluğunda, eğer sorumlulukları dağıtmak gerekirse.” ifadelerini kullandı. Eski donatısı olan binadaki malzeme yorulmasının etkisiyle patlamayı dinamit patlamasına benzeten Şenel, “Bu patlama, içeride dinamit patlaması gibi bodrum katta meydana gelen patlama, katları çevreleyen döşemelerin, duvarların ağır hasar görmesiyle sonuçlanıyor.” dedi.

Bu arada patlamada yaralananların çoğunun, tedavilerinin ardından taburcu edildiği, durumu ağır olan üç kişinin tedavisinin devam ettiği bildirildi. Sekiz aylık hamile olan Diden Turgut'un da şu ana kadar hamileliğini etkileyen herhangi bir durum olmadığı açıklandı. CİHAN