Çukurova son 15 yılın en kurak mevsimini yaşıyor, buğdaylar topraktan çıkamadı
Çukurova’da son 15 yılın en kurak mevsimi yaşanıyor. Kasım ayında buğdayını eken çiftçiler kuraklık nedeniyle büyük mağduriyet yaşarken, bu sene saman sıkıntısının hat safhaya ulaşacağı belirtiliyor.
Çukurova’da son 15 yılın en kurak mevsimi yaşanıyor. Kasım
ayında buğdayını eken çiftçiler kuraklık nedeniyle büyük mağduriyet
yaşarken, bu sene saman sıkıntısının hat safhaya ulaşacağı
belirtiliyor.
Türkiye genelinde bu sene büyük bir kuraklık yaşanıyor. 1-Ekim-31
Aralık tarihleri arasında metrekareye ortalama 229 kilogram yağmur
düşerken, bu sene 159 kilogram olarak gerçekleşti. Çukurova
Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü
Başkanı Prof. Dr. Bülent Özekici, inanılmaz bir kuraklık
yaşandığını söyleyerek, bu sene Çukurova’da ilk defa buğdayı
yeşertmek, çimlendirmek için sulama yapıldığını belirtti. Her yıl
bu zamana kadar 3-4 kez yağmur yağdığını hatırlatan Prof. Dr.
Özekici, “Ben hiç böyle bir sene yaşamadım. Bu mevsime kadar en az
3-4 kez yağış alarak buğday büyürdü. Bundan 15 gün önce bütün ova
buğdayı suladı. İlk defa sulama kanallarına su bırakıldı ve sulama
yapıldı.” diyerek durumun vahametini ortaya koydu.
Tarımsal etkinliğin başladığı 1 Ekim-31 Aralık arasında ortalama
olarak metrekareye 229 kilo yağmur düşmesi gerekirken şimdiye kadar
159 kilo düştüğünü vurgulayan Prof. Dr. Özekici, Çukurova’da
durumun daha acı olduğunu ifade etti. Aralık ayında Çukurova'nın
metrekareye 142 kilo yağış alması gerekirken bu sene 50 kilo yağış
düştüğünün altını çizen Prof. Dr. Özekici, “Neredeyse üçte biri. Bu
da çok ciddi bir sıkıntı oluşturuyor. Yağış olmayınca, gerek kar,
gerek yağış yüzey akışa geçerek barajları, gölleri ve göletleri
doldurur. Yağış olmayınca bu barajlar da dolmayacak. Barajlarda su
olmayınca, gelecek yıl da tarımsal kuraklıktan söz edebiliriz.
14-15 yıldır ben böyle bir kuraklık hatırlamıyorum. Şuan en çok
tahıllar ekildi. Buğday, arpa, yulaf, çavdar gibi ürünler ekildi,
onları etkiliyor. Geçen sene çok saman ithal edildi, nedeni
kuraklık değildi. Hayvan sayısının artmasından dolayıydı. Bu sene
kuraklık olursa daha fazla saman ithal edilecek.” diye konuştu.
Yüreğir Ziraat Odası Üyesi Mehmet Akın Doğan ise yıllardır
çiftçilik yaptığını ama uzun zamandan beri ilk defa bu kadar
kuraklık gördüğünü dile getirdi. Buğdayını eken çiftçinin uzun
zamandır yağmur beklediğini ifade eden Doğan, “Çiftçi buğdayını
ekti, kimi çiftçiler yağmur yağar diye bekledi, kimisi risk alarak
suladı. Sulanan yerler biraz daha iyi ama sulanmayan yerler
kupkuru. Bundan sonra da yağmur yağarsa verim düşer. Bu yıl verim
kaybı çok olur. Biz daha önce yüzde 20-30 bekliyorduk, böyle kurak
gidince kayıplar daha fazla gözükebiliyor. Bu yıl buğday zayıf
olduğundan saman kıtlığı da olabilir. Saman fiyatları yüksek
olabilir.” İfadelerini kullandı. Kuraklıktan özellikle yüksek dağ
kesimlerindeki çiftçilerin olumsuz etkilendiğinin altını çizen
Doğan, “Benim narenciye bahçem var, ben hayatımda ilk defa bahçeme
su verdim. Eskiden kuraklık olurdu ama kısa sürerdi ama bu sefer
çok uzun sürdü. Mart ve nisan aylarında mısır ve pamuk ekilecek.
Yağmur yağmazsa bütün araziler sulanmadan ekim yapılamaz. Bu da
büyük bir külfet.” şeklinde konuştu.
Çifçilerden Şevket Uludağ ise Çukurova’da sebze ve buğday eken
çiftçilerin çok zor bir durumda olduğunu ifade etti. Geçtiğimiz
senenin yağmur bakımından çok iyi olduğunu vurgulayan Uludağ,
“Yağmur yağmazsa belki de hiç kimse ekini biçmeyecek, nasıl biçecek
ki, mesela şimdi gübre atmamız lazım ama atamıyoruz. Geçen sene
yılbaşından hemen sonra gübrelerimizi atmaya başlamıştık. Yağmur
yağmazsa, su bulabilirse bu adam sürecek ya mısır ekecek ya pamuk
ekecek, başka yapacak bir şey yok.” dedi.
CİHAN
Yorumlar