ATO Başkanı Menevşe: Yeni kurulan firmaların yüzde 65’i 5 yıl içinde kapanıyor

Adana Ticaret Odası (ATO) Başkanı Atile Menevşe, kurumsallaşmanın Türk reel sektörü için üzerinde durulması gereken bir konu olduğunu söyledi. Ülkede faaliyet gösteren firmaların yaklaşık yüzde 90’nın aile şirketlerinden oluştuğunu...

Google Haberlere Abone ol
ATO Başkanı Menevşe: Yeni kurulan firmaların yüzde 65’i 5 yıl içinde kapanıyor

Adana Ticaret Odası (ATO) Başkanı Atile Menevşe, kurumsallaşmanın Türk reel sektörü için üzerinde durulması gereken bir konu olduğunu söyledi. Ülkede faaliyet gösteren firmaların yaklaşık yüzde 90’nın aile şirketlerinden oluştuğunu belirten Menevşe, istatistiklerin yeni kurulan firmaların yüzde 65’nin ilk 5 yıl içerisinde kapandığını gösterdiğini kaydetti. Türk Standartları Enstitüsü (TSE) Çukurova Bölge Koordinatörlüğü’nün ATO ile ortaklaşa düzenlediği "Standardizasyonun markalaşma ve kurumsallaşmaya etkisi” konulu eğitim seminerinin açılışında konuşan Menevşe, Türkiye’de ortaklık kültürünün bir türlü yerleşmemesinden şirketlerin bir türlü büyümediğini ifade etti. İşletmelerin önemli bir kısmının ikinci, üçüncü kuşağa ulaşmadan kapandığının altını çizen Menevşe, "Aile şirketlerinden yaşanan zorluklar hepimizin malumudur. Önemli olan çağdaş yönetim politikalarını firma bünyesine uyarlayarak, sürekli kurumsallaşma arayışında olmaktır.” dedi. Aile firmalarının dezavantajları kadar avantajlarının da bulunduğuna dikkat çeken Atila Menevşe, ailedeki ortak geçmiş, değer yargıları, karşılıklı güvenin etkin iletişim ve karar almada, uygulamada hızı sağlayabildiğini vurguladı. Ancak bu tür firmalarda yıllar geçtikçe aileler ve şirketler büyüdükçe iş ile aile rollerinin birbirine girdiğini savunan Menevşe,“Duygu ile mantığın karıştırıldığını da maalesef şahit oluyoruz. Kurumsallaşma sorunu sadece aile şirketlerine münhasır bir sorun değildir. Diğer işletmelerin de kurumsallaşma sıkıntısı yaşadığını görebiliyoruz. Nitekim halen ülkemizde tüzel kişilikler ili bu tüzel kişiliklerde pay sahipleri çoğunlukta bir bütün olarak kabul edilmektedir. Oysa sermaye sahipleriyle şirketin tüzel kişiliği tamamen ayrıdır. Sadece kanun emrettiği için değil, iktisaden böyle olması gerektiği için ayrıdır." diye konuştu.

STANDARTLAR, İŞLETMELERİ KİŞİSEL VE DUYGUSAL UYGULAMALARDAN KURTARIR

Kurumsallaşmanın önemli bileşenlerinden birisinin de standardizasyon olduğuna işaret eden Menevşe, standardın işletmeleri kişisel ve duygusal uygulamalardan kurtardığını; objektif ve kişilerden bağımsız hareket kabiliyeti sunduğunu dile getirdi. Menevşe, marka, standart ve kurumsallaşmanın iç içe geçen kavramlar olduğunu sözlerine ekledi.

"STANDART HAZIRLAMADA AYNA KOMİTELERE ÜYE OLUN"

TSE Bölge Koordinatörü Mehmet Uğur Özdeniz ise Çukurova’da kalite yolculuğuna çıktıklarını bildirdi. TSE’nin artık dünyada standartlara yön veren bir kurum haline geldiğini anlatan Özdeniz, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne (AB) üye yapılmadan tüzükte yapılan bir değişiklikle TSE’nin AB Standart Teşkilatı’na tam üye yapıldığını açıkladı. Çok sayıda firma temsilcisinin katıldığı ATO toplantı salonundaki programda Özdeniz, şöyle devam etti: "Artık arık standartlara yön veriyoruz. Telif hakkı ödemiyoruz. Bu çok önemlidir. Özellikle cari açıkta da ciddi bir rol oynuyor. Lütfen standart hazırlama konusunda ayna komitelere üye olun. Sektörün ihtiyacı olan standartlara yön verelim. Bunun bir maliyeti yok. Sadece üyelik şartı var. Birde İngilizce bilmek gerekiyor. TSE Çukurova’ da çok büyük atılımlar yaptı. Artık sistem, ürün, gözetim, test, muayene, kontrol hususlarında bütün ihtiyaçları karşılayacak yetki ve sorumlulukla donatılmış bir kurum haline geldik. Bölgede TSE ile sözleşmesi olan 2 bin 500 firmaya daha iyi hizmet verebilmek için sektör temsilcilerimizi belirlerdik. Arkadaşımız genç dinamik ve heyecan dolu. Yani ülkenin Ferhat ile Şirini; halkına sevdalanmış Asenalar ve Alperenler pozisyonunda.Teklif ve önerilerinizi bekliyoruz."

"AYNI HASTALIKTAN ÖLEN BİR ÇOK ŞİRKET VAR"

Kişisel Gelişim ve NLP uzmanı Oğuz Saygın ise insan mezarlıkları gibi işletme mezarlıklarının varlığına işaret etti. Bu mezarlıklarında aynı hastalıktan ölen bir çok şirketin bulunduğunu söyleyen Saygın, aynı şirketlerin tekrar eden hastalıklarla yok olduğunu kaydetti. 150 çalışanı olan bir firma sahibinin “Uykularım kaçıyor.” dediğini ifade eden Saygın, "150 çalışanınız olacak ve gece uyuyamayacaksınız. Kurumsallaşmazsanız uyuyamazsınız. Araştırmalarda aile şirketlerinde ikinci nesille geçiş oranı yüzde 30. Düşünebiliyor musunuz yüzde 70 ‘i mezarlıklarda. Üçüncü nesille geçiş oranı yüzde 10, dördünce nesile geçiş için daha bir araştırma yapılmamış. Çok ciddi bir sorun ile karşı karşıyayız. Markanın önemini biliyoruz. ‘para kazanalım da nasıl kazanırsak kazanalım’ diyoruz." şeklinde konuştu.

CİHAN

Yorumlar