Aklanma talebinin olmaması hırsız olduğunu gösterir

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Dini ve ahlakı olmayan iftiralardan sonra bu iş dayanılmaz hale geldi. Başta Çakma Kemal olmak üzere gereğini yapacağım' sözlerini değerlendirerek, "Ahlaki olsa o koltukta bir gün bil

Google Haberlere Abone ol
Aklanma talebinin olmaması hırsız olduğunu gösterir

Kılıçdaroğlu, geceyi geçirdiği Mersin'in Silifke İlçesi'ne bağlı Atakent Beldesi'ndeki Altınofroz Oteli'nden sabah çıkarken gazetecilerin sorularını yanıtladı. Başbakan Erdoğan'ın 'Diktatör olsam kaçacak delik ararsınız. Buyurun devirin o diktatörü' çıkışını değerlendiren Kılıçdaroğlu, "Bu da diktatör olduğunu gösteriyor zaten. Ona ben Başbakan demiyorum zaten. Onun unvanı var zaten. Bütün dünyanın bildiği 'Baş çalan.'" dedi.

'YÜCE DİVANA GİTMESİ LAZIM'

Yine Erdoğan'ın 'CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başörtüsü sorununu ben çözdüm diyor. Buna kargalar bile güler' sözlerini de değerlendiren Kılıçdaroğlu, "Etrafındaki kargalara bir baksın gülüyorlar mı gülmüyorlar mı?" derken, Erdoğan'ın, 'Dini ve ahlakı olmayan iftiralardan sonra bu iş dayanılmaz hale geldi. Başta Çakma Kemal olmak üzere gereğini yapacağım' sözlerini ise şu şekilde yanıtladı:"Ahlaki olsa o koltukta bir gün bile oturamaz. Adı hırsızlığa çıkan birisinin Başbakan koltuğunda oturmaya hakkı da yoktur yetkisi de yoktur. Bu en azından 76 milyon insana hakarettir. O koltuktan bir an önce inmesi yüce divana gitmesi ve aklanma talebinde bulunması lazım. Adı hırsızlığa çıkmış birisinin 'Ben aklanmak istiyorum' diye bir talebinin olmaması Başbakanın zaten hırsız olduğu gösterir."Başbakanın CHP'yi kast ederek, 'Sandığı gasp etmek isteyenler var. Sandıktan umudunu kesip sandık dışı yollara tenezzül edenler var' sözleri için ise Kılıçdaroğlu, en büyük güvencelerinin halk ve halkın sağduyusu olduğunu söyledi.

'BİR MENDERES'İN BİR DE KENDİ ÇOCUKLARINA BAKSIN'

Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın 'Menderes'e yaptıklarını bize de yapmak istiyorlar' ifadeleri için de, "Bir baş yalanın Menderes'in adını ağzına almaya hakkı yoktur. Menderes'in çocuklarına baksın, bir de kendi çocuklarına baksın. Menderes'in aile yaşamına baksın, bir de kendi aile yaşamına baksın. Menderes hiçbir zaman şaibeli bir başbakan konumunda olmadı. Ama bu şaibeli. Şaibesinin sadece biz değil, bütün dünya biliyor" dedi.

'HUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜ SAVUNUYORUZ'

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, 'MHP iktidarında mahalle çocuklarını toplayacağım. Başbakan Erdoğan'ın evinin önünde haftada bir gün ant içtireceğim. Eğer yapmazsam namerdim" açıklamaları hatırlatılarak 'Sizin CHP iktidarında Başbakan Erdoğan'a yönelik yapacağınız herhangi bir konu var mı?' sorusuna ise Kılıçdaroğlu, "Biz hep hukukun üstünlüğünü savunuyoruz. Hukuk neyi gerektiriyorsa onu yaparız" diye cevap verdi. Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın 'Bu seçimde birinci parti olarak oy almazsam siyaseti bırakırım' ifadeleri için de, "Oyu indiği zaman da siyaseti bırakacak mı? Asıl bu soruya cevap vermesi lazım" dedi.

'YÜREKLİ VE NAMUSLU BİR SAVCI ARIYORUM'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Mersin'in Silifke İlçesi'nde otelden ayrılarak geldiği Anıt Meydan'daki miting alanında 'Başbakan Kemal' ve 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' sloganlarıyla karşılandı. Yaklaşık 8 bin kişinin oluşturduğu coşkulu kalabalığa hitap eden Kılıçdaroğlu, yolsuzluk iddiaları üzerinden Başbakan Erdoğan'a yüklendi.

"Cumhuriyet Halk Partisi'nin sözü, bizim iktidarımızda siyasetçilerimiz asla zenginleşmeyecek, halk zenginleşecek" diyen Kılıçdaroğlu, sağ elini havaya kaldırarak 'Rabia' işareti yapıp 4 parmağın bakanlar, baş parmağın ise Başbakan Erdoğan olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

"4 bakanın fezlekesi Meclis'te, Başbakan'ın fezlekesi daha gelmedi. Yürekli namuslu korkmayan bir savcı arıyorum. Meydan meydan geziyor. Siz hiç ayakkabı kutusundan korkan bir adam gördünüz mü? Ayakkabı kutusundan korkuyor. Manisa'da bir kadın balkonda göstermiş. Polisler hemen yakalıyorlar 'Başbakana hakaret ettin' diye. Polis bir öğrencinin çantasından çıkan ve üzerinde 'Hırsız var' bezi nedeniyle 'Başbakana hakaret ettin' diyerek karakola götürüyor. Hırsız deyince akla Recep Tayyip Erdoğan neden geliyor? Birincisi şu. Ben seçimlerde dedim ki 'Mazotu 1.5 TL yapacağım.' Kıyameti kopardılar, 'Parayı nerden bulacaksın?' diye. Paranın nerede olacağını çok iyi biliyorsunuz. Üretici kardeşim, çiftçi kardeşim halkın iktidarında mazotu 1,5 lira yapacağım. Bu bakanların götürdüklerini biliyorsunuz. Ama şunu bilmenizi isterim bu ülkede huzura ihtiyacı var. Bu ülkenin kardeşliğe barışa ihtiyacı var. Bu ülkede her evde akşam tencere kaynamalı. Onun için söylüyorum eğer temiz bir siyaset istiyorsanız adres belli. Mustafa Kemal Atatürk'ün partisi CHP'dir."

'40 HARAMİLERİ İNDİRECEĞİZ'

Yapılacak seçimin bir tercih seçimi olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, "Bu seçimde ya bakan evlatlarına oy vereceğiz, ya da vatan evlatlarına oy vereceğiz. Özgürlük ve bağımsızlığımız için dedelerimiz, babalarımız Çanakkale'de kucak kucağa yatıyor. Beraber mücadele edeceğiz. Başbakan ve 40 haramileri indireceğiz inşallah. Kadının kılık kıyafeti üzerinden siyaset yapıyorlar. İster açık ister kapalı bütün kadınların benim başımın üzerinde yeri vardır. Biz siyaseti işsizlikle mücadele için yapacağız, halka hesap vermek için yapacağız. Biz siyaseti bu ülkede yaşayan herkesin karnı doyması için yapacağız. Biz siyaseti hiçbir çocuğun yatağa aç girmemesi için yapacağız" dedi.

BAŞKAN ADAYLARINA OY İSTEDİ

Kılıçdaroğlu daha sonra partisinin Mersin Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Macit Özcan ile Silifke Belediye Başkan Adayı Dr. Mustafa Turgut'u yanına çağırdı. Adaylarına oy isteyen Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

"Mustafa başkanı biz de seviyoruz inanıyoruz. Genç yakışıklı maşallah. 'Silifke'ye hizmet etmek için mücadele edeceğim' diyor. Biz güveniyoruz siz de güvenin. Tabi bir de büyükşehir belediye başkan adayı var Macit Bey. Mersin'i çağdaş bir kent haline getirdi. Denizi halka açtı. Mavi bayraklı bir deniz oluşturdu. Onu da size emanet ediyorum. Sizi de Allah'a emanet ediyorum. Geçen seçimlerde AKP'ye oy veren saygıdeğer vatandaşlarımıza sesleniyorum. Onlar size 'Yoksulluğu yolsuzluğu önleyeceğiz' dediler. Onlar Samsun'da Kübra bebeğin, Van'da babanın çocuğunu sırtında taşımasını önleyemediler. Sizler alınmayın. Aile sigortasını biz onu için getiriyoruz. O da alışveriş yapacak. Değerli AKP'ye oy veren yurttaşlarım sizi yürekten kucaklıyorum. Sizi asla eleştirmiyorum. Sizi kandırdıklarını gördünüz. Elinizi vicdanınıza koyup harama ortak olmayın. Helale ortak olun."

Kılıçdaroğlu, otobüsün üstünde milletvekilleri ve belediye başkan adaylarıyla birlikte ellerini havaya kaldırıp halkı selamladıktan sonra miting alanından ayrıldı.

'BİZİ AK PARTİ'DEN KURTARIN'

Kılıçdaroğlu, konvoy halinde Mersin'e hareket halindeyken Erdemli İlçesi'ne bağlı Ayaş Beldesi'nde bir kahveye girdi. Burada köylülerin büyük ilgisiyle karşılaşan ve onlarla birlikte çay içen Kılıçdaroğlu, köylü kadınlarla konuşup sorunlarını dinledi. Kadınların içme suyu ve alt yapı sorunlarının olduğunu belirtip "Bizi AK Parti'den kurtarın, bir çare bulun" sözlerine Kılıçdaroğlu, "Siz sandığa gidin, gerekeni yapın. Büyükşehir Belediye Başkanımız Macit Özcan sizin yanınızda. Gerekeni kısa sürede yapacaktır" diyerek büyük sevgi gösterileri arasında ayrılıp yoluna devam etti.

Yorumlar