Aile-Sen kuruldu: Aile hekimleri özel sektördür, kamuda nöbet tutturulamaz
Aile hekimleri sorunlarına çözüm getirmek amacıyla sendikalarını kurdu. Aile Hekimleri Sendikası (Aile-Sen) Başkanı Dr.
Aile hekimleri sorunlarına çözüm getirmek amacıyla sendikalarını
kurdu. Aile Hekimleri Sendikası (Aile-Sen) Başkanı Dr. Lütfi
Tiyekli, aile hekimlerinin özel sektör olarak hizmet verdiğini
belirterek, kamuda nöbet tutturulamayacağını söyledi.
Sağlık Bakanlığı, birinci basamak sağlık hizmetlerinin tüm
bireylere coğrafi açıdan dengeli şekilde ulaştırılabilmesi amacıyla
2005 yılında Aile Hekimliği uygulamasını hayata geçirdi. Birinci
basamak sağlık hizmetlerine toplumun katılımını sağlayacak şekilde
planlanan uygulama kapsamında 81 ilde 21 bin 217 aile hekimi görev
yapıyor. Uygulamaya başlandığı 2005 yılından itibaren statüsü
tartışma konusu oldu. Bu tartışmalara kurulan ‘Aile Hekimleri
Sağlık ve Sosyal İşverenler Sendikası (Aile-Sen)’ son noktayı
koydu. Kuruluşla ilgili tüm işlemlerini tamamlayarak, yetkili
makamlar tarafından onaylanan Aile-Sen’in Başkanlığı’nı Dr. Lütfi
Tiyekli yapıyor.
Aile hekimlerinin statülerinin hep tartışma konusu olduğunu ve bu
sorunu çözmek amacıyla yola çıktıklarını belirten Tiyekli, “Artık
söylenen masalların sonuna gelinmiştir. Bu zamana kadar aile
hekimlerinin statüsü kasıtlı olarak saklanmıştır. Sağlık Bakanlığı
işine geldiği zaman aile hekimlerine memur muamelesi yapmış,
olmadık angaryalar yüklemiştir. İşine geldiği zaman da 'siz memur
değilsiniz iş güvenceniz yoktur' demiştir. Aile hekimleri statüleri
gizlendiği için her iki statünün haklarından da faydalanmamıştır.”
dedi.
"AİLE HEKİMLERİNE KAMU KURULUŞLARINDA NÖBET TUTTURULAMAZ"
Aile hekimlerinin statüsünün belli olmamasının artık sistemi tıkama
noktasına getirdiğini kaydeden Tiyekli, “Aile hekimleri özel sektör
gibi mali, idari, vergisel sorunlarla uğraşırken bir yandan da
kendilerini aile hekimlerinin amiri gören idarecilerin kaprisini
çekmekte idi. Bu durumun bir an önce düzeltilmesi gerekiyordu.
Statümüzün anlaşılabilmesi için zor olan yolu seçtik.
Arkadaşlarımızla ‘Aile Hekimleri Sağlık ve Sosyal İşverenler
Sendikası'nı kurduk. Gerekli müracaatlarımızı yaptık.
Müracaatlarımıza olumlu sonuç geldi. Sendikamız tüzel kişilik
kazandı. Aile hekimlerinin özel sektör olduğu en yetkili ağızlar
tarafından teyit edildi.” şeklinde konuştu.
Şu an aile hekimliği gündeminin ana maddesi olan ‘nöbet’
konusundaki fikirlerini de açıklayan Dr. Tiyekli, şunları söyledi:
“Son nöbet uygulaması hukuksuzluğun zirvesidir. Apar topar, kanun
yazım tekniğine aykırı bir dille 5228 sayılı kanuna bir madde
eklenmiştir. Bu madde ile zorunlu olarak aile hekimlerine nöbet
uygulaması başlatılmıştır. 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu
dayanak yapılmıştır. Özel hastanedeki arkadaşlarımıza nasıl kamu
hastanelerinde nöbete zorlanmazsa biz de zorlanamayız. Biz hekimiz.
Zor durumda, doğal afetlerde, savaşlarda özel kamu fark etmeden her
zaman bu ülkenin insanlarına yardıma koşarız. Ülkemizde bir afet mi
oldu ki özel sektör hekimleri göreve çağrılmaktadır? Sağlık
Bakanlığımız acil başvuruları konusunda popülist yaklaşmakta,
insanları acil servislere başvuru konusunda teşvik etmekte, daha
sonra da kendi oluşturduğu sorunu bizim çözmemizi istemektedir.
Yapısal sorun çözülmeden taşıma su ile değirmen döndürülemez.”
"NÖBET KARARLARINDA İMZASI OLANLARA TAZMİNAT DAVALARI AÇACAĞIZ"
Aile hekimlerine kamuda nöbet kararında imzası olanlara tazminat
davası açacaklarını vurgulayan Tiyekli sözlerini şöyle tamamladı:
“Aile arkadaşlarımız zorunlu mesleki sorumluluk sigortalarını
kendileri sadece faaliyet gösterdikleri aile sağlığı merkezinde
geçerli olmak üzere yaptırmaktadırlar. Çoğu arkadaşımız acil
pratiğinden uzak kalmıştır. Muhtemel meslekteki hatalı, yanlış
uygulamalar (malpraktis) davalarının hedefi halindedir. Açılacak
davalar ile tazminatlar ilgili imza sahiplerinden mutlaka
istenecektir. Kamu çalışanı olmayan hem de ‘acil sertifikası
olmayan’ hekimleri acil servislerinde çalıştıran yöneticiler şahsi
olarak bu işlemlerden sorumludur. Özel sektör olarak aile
hekimlerinin verimli çalışmasını engelledikleri ve gelir kaybına
sebep olacakları için bireysel tazminat davaları ile karşı karşıya
kalacaklardır.” CİHAN
Yorumlar