7 yıl önce Zirve'de suçüstü yakalandılar, bugün serbestler
Malatya’daki Zirve Yayınevi’nde 18 Nisan 2007'de yani tam 7 yıl önce bugün Alman uyruklu 3 kişi boğazları kesilerek öldürüldü.
Malatya’daki Zirve Yayınevi’nde 18 Nisan 2007'de yani tam 7 yıl
önce bugün Alman uyruklu 3 kişi boğazları kesilerek öldürüldü.
Olaya ilişkin Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davada son
safhaya gelinmişti ki özel yetkili mahkemelerin kaldırılması ve
tutukluluk süresini 5 yıla indiren Terörle Mücadele Kanunu’ndaki
düzenleme sonucu 5 asli fail 7 yıldır tutuklu oldukları için
serbest kaldı.
Malatya'da 18 Nisan 2007'de Zirve Yayınevi'nde çalışan Alman
uyruklu Tilman Ekkehart Geske ile Necati Aydın ve Uğur Yüksel
boğazları kesilerek öldürülmüştü. Zanlılardan Salih Gürler, Cuma
Özdemir, Hamit Çeker olay yerinde, Abuzer Yıldırım ise balkondan
atladığı alt kat dairede yakalanmıştı. Üçüncü katın penceresinden
atlayarak kaçmak isterken düşüp yaralanan Emre Günaydın,
tedavisinin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı. Olayın
üzerinden tam 7 yıl geçti. Cinayetlere ilişkin Malatya 3. Ağır Ceza
Mahkemesi’nde açılan davasında Cumhuriyet savcısı olaya esasa
ilişkin mütalaasını sundu. Çarpıcı tespitlerin yer aldığı
mütalaada, Santoro cinayetinin emekli Orgeneral Hurşit Tolon
tarafından kurulduğu iddia edilen Türkiye Ulusal Stratejiler ve
Harekât Dairesi’nin (TUSHAD) 4. bölge hücre yapılanması tarafından,
Dink cinayetinin 4 ile 1’inci bölgelerinin ortaklaşa, yayınevi
cinayetlerinin ise eski Malatya Jandarma Alay Komutanı emekli Albay
Mehmet Ülger’in yönetiminde olduğu iddia edilen 3 ile 1’inci
bölgelerinin ortaklaşa gerçekleştirdiğinin tespit edildiği
belirtildi. Ayrıca cinayetlerle, AK Parti uluslar arası camiaya
karşı zor duruma düşürülerek hükümete darbe yapmanın amaçlandığı
ileri sürüldü. 21 sanığın yargılandığı dava için sunulan mütalaada
silahlı terör örgütü yöneticisi olduğu iddia edilen emekli
Orgeneral Hurşit Tolon ile eski Malatya Jandarma Alay Komutanı
emekli Albay Mehmet Ülger ve Binbaşı Haydar Yeşil ve asıl fail 5
genç için ağırlaştırılmış müebbet, 3 kez adam öldürmeye azmettirme,
3 kez kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaya azmettirme ve yağmaya
teşebbüse azmettirme suçlarından cezalandırılması istendi.
SUÇÜSTÜ YAKALANAN 5 FAİL SERBEST KALDI
Davada mütalaanın sunulmasının ardından özel yetkili mahkemeleri
kaldırarak azami tutukluluk süresini 5 yıla indiren Terörle
Mücadele Kanunu’ndaki düzenleme yürürlüğe girdi. Davaya bakan
mahkemenin yetkileri alındığı için dosya Malatya 1. Ağır Ceza
Mahkemesi’ne verildi. Mahkeme heyeti tümden değişti. Binlerce
sayfalık dosyayı inceleyecek olan yeni mahkemenin heyeti 10
Nisan’daki duruşmayı 23 Haziran’a erteledi. Karar aşamasına gelen
davanın süresi uzadı. Yasal düzenlemenin ardından olay yerinde
suçüstü yakalanan 5 asli fail 7 yıldır tutuklu oldukları için
serbest kaldı.
Davayı ilk günden bu yana takip eden Protestan Kiliseler Derneği
Genel Sekreteri Umut Şahin, davanın 7 yıl sürmesinden ziyade olayın
asli faili 5 gencin serbest kalmasının adalete olan inancı
sarstığını ifade etti. Yeni yasal düzenlemeyle mahkeme heyetinin
değiştiğini anlatan Şahin, “Yeni mahkeme heyetinin, esasa ilişkin
mütalaanın sunulduğu davanın bundan sonraki seyri için ne karar
vereceği meçhul. Bir belirsizlik var. Yani davayı karara da
bağlayabilir, delilleri incelemek için uzatabilir. Beklentimiz bir
an önce adaletin yerini bulmasıdır.” dedi.
KRİTİK AŞAMAYA GELEN DAVA UZATILDI
Yayınevinde öldürülen Alman Tilman Geske’nin eşi Susanne Geske, ilk
günden bu yana cinayetlerin sadece 5 gencin kendi başlarına
gerçekleştirdikleri bir eylem olmadığını düşündüğünü belirtti.
Malatya’da 3 çocuğuyla birlikte yaşamını sürdüren Geske, davada
sanıkların serbest kalmasının Türkiye’deki Hristiyan toplumunda
tedirginlik oluşturduğunu da kaydetti.
Mağdurların avukatlarından Erdal Doğan, son yasal düzenlemelerle
birlikte davanın seyri konusunda belirsizlik oluştuğunu belirtti. 7
yıl geride kalan davada yeni yasal düzenlemeyle heyetin değiştiğini
anımsatan Doğan, “Bu sıradan bir dava değil. Ergenekon’un hücre
yapılanması olan derin devletle karşı karşıyayız. Ancak yeni yasal
düzenlemenin ardından bir belirsizlik var. Davanın süresi uzadı.
Bununla birlikte son günlerde dosyadan 3 -5 evrak bile incelememiş
kişilerin medyada davaya ilişkin dezenformasyon çalışmaları dikkat
çekiyor. Montaj falan söylemleriyle cinayetleri tetikçilere yıkma
girişimlerine tanık oluyoruz. Sanıkların bir kısmı psikolojik harp
ve algı yönetimi uzmanı. Adaletin bir an önce yerini bulması için
öncelikle heyetin değişmemesi gerekirdi. Heyet kararlılık gösterip
davanın tüm ayrıntılarına vakıf olmak istese bile dava süreci
uzayacak, çünkü binlerce sayfalık dosyadan bahsediyoruz. Oysa biz
son derece kritik bir aşamaya gelmiştik.” ifadelerini kullandı.
CİHAN
Yorumlar