Zeytin Dalı Harekatı

- Türkiye'nin Lizbon Büyükelçisi Göğüş, Zeytin Dalı Harekatı'nı Portekiz'in önde gelen gazetelerinden Publico'ya yazdığı makalede değerlendirdi - Makaleden: - "Bu harekatın amacı, sınır güvenliğimizi sağlamak, Afrin'deki teröristleri etkisiz hale getirmek ve böylece kardeş Suriyelileri bu teröristlerin baskı ve zulmünden kurtarmaktır" - "Türkiye'nin Kürtlerle herhangi bir sorunu yoktur. Bugün Türkiye'deki 3,5 milyon mültecinin 500 binden fazlası Kürt" - "En başından beri Türk makamları her seviyede operasyonun, herhangi bir etnik veya dini gruba karşı değil, PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ gibi terörist oluşumlara karşı olduğunun altı çizdi"

Google Haberlere Abone ol
Zeytin Dalı Harekatı

MADRİD (AA) - Türkiye'nin Lizbon Büyükelçisi Mehmet Hasan Göğüş, Zeytin Dalı Harekatı'nın hedefinde herhangi bir etnik veya dini grup değil, Türkiye, bölgesel istikrar ve Suriye'nin toprak bütünlüğüne karşı tehdit oluşturan terör örgütleri olduğunu belirtti.

Göğüş, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) Suriye'nin Afrin kentindeki PYD/PKK ve DEAŞ hedeflerine yönelik gerçekleştirdiği Zeytin Dalı Harekatı'na ilişkin Portekiz'in önde gelen gazetelerinden Publico'ya makale yazdı.

"Türkiye'nin operasyonu Kürtlere karşı değil." başlıklı yazısında Göğüş, Türkiye'nin şu anda birden fazla terör örgütü ile mücadele ettiğini belirterek, Fırat Kalkanı Harekatı sayesinde Suriye ile olan sınırın DEAŞ'tan temizlendiğini, Suriyelilerin geri dönebildiği terörden arındırılmış 2 bin 15 kilometrekarelik bir alan oluşturulduğunu hatırlattı.

Ancak Suriye'den gelen terör tehdidinin sona ermediğini vurgulayan Göğüş, "Hiçbir ülke, sınırlarında herhangi bir terör varlığını hoş göremez. Suriye'de DEAŞ ile NATO, AB ve ABD tarafından terör örgütü olarak tanınan PKK/KCK'yla bağlantılı PYD-YPG, sadece ulusal güvenlik ve sınır güvenliğimize değil aynı zamanda bölgesel güvenlik ve istikrara karşı da açık ve yakın tehlike oluşturan bir terör koridoru için çalışıyor." ifadesini kullandı.

Suriye rejiminin herhangi bir kontrolünün olmadığı Afrin'deki terör örgütünün varlığının, aynı zamanda Suriye'nin toprak bütünlüğünü de tehdit ettiğinin altını çizen Göğüş, buradaki teröristlerin sınır bölgelerinde yaşayan Türk ve Suriye vatandaşlarının can ve mal güvenliğini tehlikeye attığını ifade etti.

2017'nin başından beri Hatay ve Kilis kentlerinin yanı sıra bölgedeki ve İdlib'deki Türk askeri noktalarına yönelik Afrin'den en az 700 kez taciz ateşi ve saldırısı gerçekleştiğine dikkati çeken Göğüş, sadece son iki günde Reyhanlı ve Kilis'e 6 roket atıldığını ve bunun neticesinde 17 yaşında bir kızın uykusunda öldürüldüğünü belirtti.

TSK'nın bu bağlamda Zeytin Dalı Harekatı'nı başlattığına işaret eden Göğüş, "Bu harekatın amacı, sınır güvenliğimizi sağlamak, Afrin'deki teröristleri etkisiz hale getirmek ve böylece kardeş Suriyelileri bu teröristlerin baskı ve zulmünden kurtarmaktır." ifadelerini kullandı.

Göğüş, harekatın, uluslararası hukuk ve Suriye'nin toprak bütünlüğüne saygı temelinde yapıldığını ve Türkiye'nin derhal uluslararası toplumu operasyonun sebebi, amacı, yasal dayanakları konusunda bilgilendirdiğini hatırlattı.

Ancak son günlerde söz konusu terör örgütlerinin, uydurma propaganda malzemeleri kullanarak TSK ve harekatı hedef aldığına dikkat çeken Göğüş, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Aksine, operasyonun planlanması ve uygulanması aşamalarında sadece adı geçen terörist unsurları ve bunların saklanma yerleri, barınakları, mevzileri, silahları, araçları ve teçhizatları hedef alınmakta. Sivil halka zarar vermemek için tüm önlemler alınmış durumda. Ayrıca TSK, terörist gruplardan temizlenen köylerde halka insani yardım sağlamakta. Bunlara ek olarak, harekatın başlangıcından beri, dini ve kültürel yapılar, tarihi eserler, arkeolojik kalıntılar ve kamu refahı için faaliyet gösteren tesisler, TSK'nın hedefleri arasında hiç olmadı."

Türkiye'nin Kürtlerle herhangi bir sorunu olmadığını belirten Göğüş, "Bugün Türkiye'deki 3,5 milyon mültecinin 500 binden fazlası Kürt. Özgür Suriye Ordusunda terörist gruplara karşı Türk askerleri ile savaşan Kürt askerler bulunuyor. En başından beri Türk makamları her seviyede operasyonun, herhangi bir etnik veya dini gruba karşı değil, PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ gibi terörist oluşumlara karşı olduğunun altını çizdi." ifadelerini kullandı.

Yorumlar