Zeybekci büyüme rakamlarını değerlendirdi:

- "2016 yılındaki ekonomik büyüme performansımız, birçok gelişmiş ülke grubu ortalamasının da oldukça üzerindedir. AB ülkelerinin de 19’undan daha hızlı senelik büyüme oranı ortaya koyduk" - "2016’nın tamamı itibarıyla ülkemiz, en hızlı büyüyen dördüncü G20 ülkesidir" - "Temel politikamız, cari açık üretmeyen bir büyüme modeli oturtmak olacak. Bunu yaparken de ihracatımızı, daha fazla pazara daha yenilikçi ürünlerle girerek artıracak, dış kaynak bağımlılığımızı azaltacağız"

Google Haberlere Abone ol
Zeybekci büyüme rakamlarını değerlendirdi:

ANKARA (AA) - Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, "2016 yılındaki ekonomik büyüme performansımız, birçok gelişmiş ülke grubu ortalamasının da oldukça üzerindedir. Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin de 19’undan daha hızlı senelik büyüme oranı ortaya koyduk." ifadesini kullandı.

Zeybekci, yaptığı yazılı açıklamada, 2016 yılı büyüme rakamlarını değerlendirdi.

Türkiye İstatistik Kurumunca (TÜİK) yayımlanan verilere göre, Türkiye'nin geçen yılın dördüncü çeyreğinde yüzde 3,5, 2016’nın tamamında yüzde 2,9 büyüdüğünü ifade eden Zeybekci, bu haliyle Türkiye'nin, dünyanın en büyük 17’nci ve Avrupa’nın da en büyük 6’ncı ekonomisi konumunda olduğuna dikkati çekti. Zeybekci, "Türkiye’nin bu başarısı, hiçbir surette taviz vermediğimiz reform politikalarımızla, titizlikle takip ettiğimiz makroekonomik disiplinimizle ve dünyanın dört bir yanında iş yapmaktan kaçınmayan yürekli ihracatçılarımızın, sanayicilerimizin ve girişimcilerimizin imzasıyla tescillenmiştir." değerlendirmesinde bulundu.

Zeybekci, geçen yılın son çeyreğinde yüzde 3,5 düzeyinde bir büyüme oranı elde eden Türkiye'nin, birçok gelişmiş ülke ortalamasını geride bırakan bir performans ortaya koyduğunu belirterek, Türkiye'nin 2016’nın son çeyreği itibarıyla resmi olarak verisi açıklanan Avrupa Birliği üyelerinden 23'ünden daha hızlı büyümeyi başardığını kaydetti.

Türkiye'nin söz konusu dönemde hem AB ortalamasının (yüzde 1,5) hem de Avro Bölgesi ortalamasının (yüzde 1,3) üzerinde büyüdüğüne işaret eden Zeybekci, Türkiye'nin, G20 ülkeleri (yüzde 3,1) ile OECD ortalamasının da (yüzde 1,7) oldukça üzerinde bir performans ortaya koyduğunu ifade etti. Zeybekci, şöyle devam etti:

"2016 yılındaki ekonomik büyüme performansımız, birçok gelişmiş ülke grubu ortalamasının da oldukça üzerindedir. AB ülkelerinin de 19’undan daha hızlı senelik büyüme oranı ortaya koyduk. Henüz tüm ülkelerin rakamları kesinleşmemekle birlikte, öncül veriler ışığında ülkemiz, G20 ülkeleri arasında da mukayeseli olarak güçlü bir büyüme oranı yakalamış konumdadır. 2016’nın tamamı itibarıyla ülkemiz, en hızlı büyüyen dördüncü G20 ülkesidir. Yılın tamamında ABD (yüzde 1,6), Japonya (yüzde 0,5), İngiltere (yüzde 1,8), Güney Kore (yüzde 2,7) ve Meksika (yüzde 2,1) gibi G20 ülkelerinden iyi bir performans sergilemeye muvaffak olduk."

- Büyümenin itici gücü iç talep

Zeybekci, 2016'daki büyümenin temel itici gücünün iç talep olduğunu vurgulayarak, yılın tümü itibarıyla hane halklarının tüketim harcamalarının yüzde 2,3, devletin harcamalarının da yüzde 7,3 düzeyinde artış kaydettiğini ifade etti.

Yılın tümünde iç talebin, 3,27 puanla büyümeye en fazla katkı sağlayan kalem olduğuna işaret eden Zeybekci, dönemsel gelişmeler ve jeopolitik risklerin de etkisi sonucu yılın tamamı itibarıyla mal ve hizmet ihracatı kaleminin yüzde 2’lik bir azalış kaydettiğini, net ihracatın büyümeye katkısının yılın tümü itibarıyla -1,35 puan olarak gerçekleştiğini, bu noktada geçen yıl hizmet ihracatındaki zayıf görünümün belirleyici olduğunu ifade etti.

Son çeyrekte net ihracatın büyümeye verdiği negatif katkının -0,24 puan gibi düşük bir seviyede gerçekleşmesinin, hatta mal ve hizmet ihracatının yine son çeyrek itibariyle 0,49 puan pozitif katkı sunmasının, ülkenin net ihracata dayalı büyüme yapısını 2017'de kuvvetlendirme noktasında umut verdiğine işaret eden Zeybekci, ihracatta 2016’nın son 2 ayında başlayıp, bu yıl da belirgin bir şekilde devam eden toparlanmanın bunun en güçlü destekleyicisi olduğunu kaydetti.

Zeybekci, net ihracata ve yatırımlara dayalı büyüme patikasına müstesna bir önem atfettiklerini belirterek, "Zira bu surette istihdam ve refah yaratan bir büyüme üzerinde yükseliyor olabileceğiz. Türkiye ekonomisi büyürken, aynı zamanda vatandaşlarına da istihdam olanakları yaratıyor. 2016’nın tamamında ekonomimizde tam 584 bin vatandaşımıza ilave istihdam sağladık. Yılın geri kalanında da ekonomimizi büyütürken daha fazla vatandaşımıza iş imkanı doğurmaya devam edecek." ifadelerini kullandı.

Geçen yılın, aradan geçen 8 seneye rağmen küresel krizin yaralarının halen sarılamadığı, ticaret ve yatırım hareketlerinin oldukça durgun seyrettiği bir dönem olduğuna dikkati çeken Zeybekci, birçok gelişmiş ve gelişme yolundaki ülkenin, ekonomisini büyütmek bir yana resesyon tehdidinden kurtarmak için alışılmışın dışında politikalara başvuracak kadar güç durumda kaldığını bildirdi.

Zeybekci, konjonktürel olarak en büyük ticaret ve yatırım ortaklarının ekonomik aktivite seviyesinin “ılımlı” olmanın ötesine geçemediğini vurgulayarak, AB’nin büyüme görünümündeki belirsizliklerin, Brexit ve buna benzer siyasi olumsuzluklarla birleşerek negatif bir unsur oluşturduğunu, komşulardaki ve yakın coğrafyadaki siyasi gerginliklerin, her geçen gün daha da şiddetlenen çatışma halinin, ülkenin bu bölgelerle olan ekonomik etkileşimini de doğrudan etkilediğini kaydetti.

- "Türkiye demokrasi ve ekonomik altyapı testinden alnının akıyla geçti"

Türkiye'nin hem demokrasinin hem de ekonomik altyapının çok sert bir testten alnının akıyla geçtiği 15 Temmuz 2016'da, tüm dünyanın Türkiye'nin ekonomideki reform yapma kapasitesinin daha da güçlendiğini, ekonomik altyapının ne kadar sarsılmaz inşa edildiğini gördüklerini ifade eden Zeybekci, hem 2016’nın son çeyreğinde hem de yılın genelinde elde edilen büyüme oranlarının, olağan dışı şartların vuku bulduğu bir dönemde kaydedildiğinin unutulmamasını istedi.

Zeybekci, bu yılın ilk 2 ayında ihracatın yüzde 6,7 artarak 23,4 milyar dolar olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

"Bu gerçekleşme sonucunda ihracatımız 2017 sonunda ulaşmayı hedeflediğimiz 153,3 milyar dolarlık ihracat rakamına ulaşmak için bizleri yüreklendirdi. 2016 yılı genelinde sergilediğimiz büyüme ve bu yılın ilk iki ayındaki ihracat performansımız, her türlü risk unsuruna rağmen ekonomimizin büyük bir direnç gösterebilme kapasitesine sahip olduğunu işaret etmektedir. Bu dirençli yapı da hükümet olarak her alanda ortaya koyduğumuz yapısal reformların ve disiplinli makro politikaların doğrudan bir yansımasıdır. Hükümet olarak siyasi ve ekonomik istikrarın tesisiyle aldığımız ekonomik tedbirlerle halen hayata geçirmeye devam ettiğimiz reform uygulamalarımızla büyüme oranlarımızın yüzde 5’ler düzeyine kalıcı olarak çıkacağını, ayrıcı halihazırda ihracattaki yükseliş ivmesinin 2017’nin tümüne yayılacağına inanıyoruz."

Türkiye’nin büyümesini daha sürdürülebilir ve daha kapsayıcı kılmak için atılacak her adımı verimlilik artışı sağlama felsefesiyle atacaklarını belirten Zeybekci, bu sayede ülkenin bir önceki günden daha fazla üretim yapmasını, bu üretimi de daima yenilikçi araçlarla gerçekleştirilebilmesinin önünü açacaklarını ifade etti.

Bugüne kadar reformcu kimliğiyle iftihar eden hükümetin verimlilik artışı ve daha yaygın bir inovasyon kültürü tesis edecek reform politikalarıyla sürdürülebilir bir büyüme patikasına ve ihracat artışına kalıcı olarak yerleşebilmenin önünü açacağına işaret eden Zeybekci, "Temel politikamız, cari açık üretmeyen bir büyüme modeli oturtmak olacak. Bunu yaparken de ihracatımızı, daha fazla pazara daha yenilikçi ürünlerle girerek artıracak, dış kaynak bağımlılığımızı azaltacağız." ifadesini kullandı.

Yorumlar