Yarın doktorlar çalışıyor mu, neden grev yapıyorlar?
Yarın doktorlar çalışıyor mu, neden grev yapıyorlar, neden iş bırakmış ve çalışmıyorlar soruları 8 Şubat Salı günü bazı sağlık kuruluşlarında hizmet almak isteyen vatandaşların karşılaştığı manzara sonrası cevabını merak edebileceği sorular oldu.
Yarın doktorlar çalışıyor mu, neden grev yapıyorlar, 8 Şubat Salı günü neden iş bırakmış ve çalışmıyorlar soruları bazı sağlık kuruluşlarında hizmet almak isteyen vatandaşların karşılaştığı manzara sonrası cevabını merak edebileceği sorular oldu. Sabahın erken saatlerinde aldıkları randevularına yetişmeye çalışan vatandaşlar, gittikleri sağlık kuruluşlarında grev yapan doktorlarla karşılaştı. Peki, yarın doktorlar çalışıyor mu, neden grev yapıyorlar? İşte doktorların neden grev yaptığına dair detay:
Doktorların neden grev yaptığıyla ilgili olarak Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve bazı tabip odaları dün bir basın toplantısı düzenlemişti.
Basın toplantısında “Emek Bizim, Söz Bizim” diyerek başlattıkları mücadelede Beyaz Yürüyüş, Beyaz Forum, 15 Aralık G(ö)REV eylemi ve Beyaz Nöbet süreçlerini hatırlatan tabip odaları yöneticileri emekleri, hakları ve toplumun sağlık hakkı için 8 Şubat’ta grevde olacaklarını belirtti.
Tabip odalarının temsilcileri topluma “Bu grev hepimizin sağlığı için; 8 Şubat’ta randevu almayın, hastanelere bizlerin yanında olmak için gelin” diye seslendi.
Yapılan açıklamada, eylem süresince acil hastalar, diyaliz hastaları, acil ve riskli gebeler, çocuk aciller, kanser hastaları, yoğun bakım hastalarının bakımının aksamayacağı yoğun bakım ve yatan hastaların tıbbi zarar görmemeleri için özel gayret gösterileceği belirtildi.
Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
1- COVID-19 veya COVID-19 şüphesi ile başvuranların poliklinik ve klinik tedavilerine devam edilecek; diğer hastalarımıza nöbet düzeninde sağlık hizmeti verilecektir.
2- Sağlık hizmeti sunulan tüm birimlerde, acil tanı ve tedavi endikasyonu olan hastaların bakımı aksatılmayacaktır. Acil servisler eylem süresince gerektiğinde görevli hekimlerce takviye edilecektir.
3- Acil hizmetin verilebilmesi için sağlık kuruluşlarının acillerine ulaşımın istemeyerek de olsa engellenmemesi amacıyla (aciller önünde uygunsuz toplanma, yürüyüşler nedeniyle trafik akışında sıkıntıya yol açma ve acil hasta getiren araçların gelişini zorlaştırma/olanaksızlaştırma gibi durumlara izin verilmemeli) önlemler alınmalıdır. Bu hususta sağlık çalışanlarının ve hastaların güvenliği öncelikle kurum idarecilerindedir.
4- Yoğun bakım hastalarının -eylem nedeniyle- tedavilerinde hiçbir aksamaya yol açılmaması için her zamanki duyarlılıkla hizmetin sürdürülmesine dikkat edilecektir.
5- Acil ve riskli gebelere, diyaliz hastalarına ve kanser hastalarına sağlık hizmeti sunulmaya devam edilecektir.
6- Servislerde yatarak tedavi görmekte olan hastaların her türlü tıbbi işleminin aksatılmadan yürütülmesini sağlayabilecek sayıda sağlık çalışanı, mesai dışı sürelerde (gece ve hafta sonu nöbetleri, vb.) olduğu gibi servislerde hazır bulunacaktır.
7- Bütün sağlık çalışanları eylem boyunca hasta ve yakınlarına eylemin amacını açıklamalı, acil ve yatan hastalarımızın acı ve sıkıntılarına hürmet eden bir tarzla eylem sürdürülmelidir.
8- Bu hususlar çağrıcı örgütlerin yöneticileri ve her birimdeki temsilcileri tarafından da takip edilecek ve belirtilen çerçevede gerçekleşmesi için çaba sarf edilecektir.
YENİ AÇIKLAMA GELDİ
İstanbul Tabipler Odası'nın (İTO) Fatih'te bulunan binasında düzenlenen basın toplantısı Türk Tabipleri Birliği Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Pınar Saip ve İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Prof. Dr. Osman Küçükosmanoğlu'nun katılımıyla düzendi. Diğer illerdeki Tabip Odaları temsilcileri ise toplantıya çevrimiçi olarak katılarak sorunlarını dile getirdi.
Tüm sağlık kurumlarında 14 Mart Pazartesi ve 15 Mart Salı günü acil sağlık hizmetleri dışında sağlık hizmeti vermeyeceklerini açıklayan Saip, "Bir kez daha tabip odalarımızla birlikte başta TBMM olmak üzere etkili, yetkili olan herkese sesleniyoruz: Emeğimizin karşılığını alamadığımız, tüketen çalışma koşullarına, sağlık alanında yaşanan şiddete tek bir gün bile tahammülümüz kalmadı. Emeğimiz için, haklarımız için, acil taleplerimize yönelik adım atılmaz ise 14-15 Mart Pazartesi ve Salı günleri tüm Türkiye'de, bütün sağlık kurumlarında grevde olacağımızı ilan ediyoruz" diye konuştu.
HEKİMLER İÇİN 10 ACİL TALEP
Yapılan basın açıklamasında İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Pınar Saip acil taleplerimizdir diyerek, hekimler için 10 acil taleplerini sıraladı. Sağlık çalışanlarının talepleri şöyle:
TTB'nin önerdiği "Sağlıkta Şiddet Yasası" acilen yasalaşmalı; cezalar tutuksuz yargılanma ve "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" düzenlemelerinin uygulandığı sınırların üzerine çıkarılmalıdır.
Kamu hastanelerinde göreve yeni başlayan pratisyen ve asistan hekimler için temel ücret (maaş+sabit ek ödeme) yoksulluk sınırının en az iki katı, uzman hekimler için yoksulluk sınırının en az iki buçuk katı olmalı; sabit ek ödemeler genel bütçeden karşılanmalıdır.
Özel sağlık sektöründe çalışan hekimlerin sosyal güvenlik primleri "prim ödeme tavanı" üzerinden çalıştıkları kurumlar tarafından ödenmeli; ücretleri en az yoksulluk sınırının iki buçuk katı olmalıdır.
Aile hekimi maaşları en az yoksulluk sınırının iki katına yükseltilmeli; tüm ASM binaları kamu tarafından inşa edilmeli, aynı standartlarda donanımı kamu tarafından sağlanmalı, bütün giderleri Sağlık Bakanlığı'nca karşılanmalı; Aile Hekimliği Ceza Yönetmeliği geri çekilmelidir.
OSGB'lerde çalışan iş yeri hekimlerinin ücretleri Türk Tabipleri Birliği'nin belirlediği asgari ücret üzerinden ödenmelidir.
Emekli Sandığı, SSK, BAĞ-KUR farkı gözetilmeksizin bütün emekli hekim maaşları (25 yılda emeklilik baz alınarak) pratisyen hekimler için asgari 15.000 TL, uzman hekimler için asgari 18.000 TL'ye çıkarılmalıdır.
Çalışma ortamlarımız ve koşullarımız iyileştirilmeli, başta asistanlar olmak üzere bütün hekimlere nöbet ücreti kesilmeden nöbet ertesi izin hakkı tanınmalı, intörn hekim ücretleri en az asgari ücret düzeyine çıkarılmalıdır.
COVID-19 "illiyet bağı" aranmaksızın meslek hastalığı sayılmalı, pandemide çalışılan her yıl için 120 gün yıpranma payı uygulanmalı, hekimler için ek gösterge 7 bin 200 olmalıdır.
Sağlık sistemi ve kurumsal sorunlar kaynaklı malpraktis davaları ile hekimleri ödeyemeyecekleri tazminatlara mahküm eden uygulamaların önlenmesi için yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
Hekimleri de hastaları da mağdur eden, hekimlere karşı şiddet kaynağı olan, halkın sağlığını tehlikeye atan 5 dakikada muayene dayatmasından vazgeçilmeli, hasta randevuları her hastaya en az 20 dakika ayrılacak şekilde düzenlenmelidir.
Grevin 14-15 ve 16 Mart günlerinde yapılacağı açıklanmıştı; greve bütün doktorlar katılmadığı için randevu alınan doktorlara görev değişkenlik gösterebilir.
Yorumlar