Yargıtay'dan "Fetullah Gülen de girer" uyarısı

Yargıtay, Anayasa Mahkemesi'nin Can Atalay kararına yaptığı itirazda önemli bir noktaya işaret etti. İtiraz kararında, AYM'nin verdiği kararın bazı alınması halinde terör örgütü liderlerinin de milletvekili seçilebileceği uyarısında bulunuldu.

Google Haberlere Abone ol
Yargıtay'dan "Fetullah Gülen de girer" uyarısı

Yargıtay, Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkındaki suç duyurusunda önemli bir noktanın altını çizdi. Kararda, Anayasa Mahkemesi'nin yetkisini aşarak verdiği kararlar nedeniyle terör örgütlerinin liderlerinin de TBMM'ye girebileceği uyarısında bulundu.

Anayasa Mahkemesi'nin Gezi Parkı davası tutuklusu TİP Hatay Milletvekili Can Atalay ile ilgili hak ihlali kararının ardından dosyanın gönderildiği Yargıtay 3. Ceza Dairesi incelemesini tamamladı.

Daire, Can Atalay hakkındaki Anayasa Mahkemesinin verdiği ihlal kararına uyulmamasına, Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesine yönelik işlemlere başlanması için kararın örneğinin TBMM'ye gönderilmesine ve ihlal kararı veren Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi.

Dairenin kararında, Anayasa Mahkemesinin, Atalay'ın seçilme ve siyasi faaliyette bulunma temel hakkının ihlal edildiği yönündeki kararla, adli yargı mercii tarafından yapılan yargısal faaliyetlerin tamamıyla hükümsüz sayılarak yerindeliğinin denetlendiği belirtildi.

Atalay'ın, "Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar"a ilişkin Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 312. maddesi kapsamında hüküm giydiğine işaret edilen kararda, şunlar kaydedildi:

"Temel hak ve hürriyetlerin kötüye kullanılamaması' başlıklı Anayasa'nın 14. maddesinde kötüye kullanma şeklinde kabul edilen faaliyetler; devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozma, insan haklarına dayanan demokratik ve laik cumhuriyeti ortadan kaldırmayı amaçlayan faaliyetlerde bulunma ve devletin veya kişilerin, Anayasa ile tanınan temel hak ve hürriyetlerinin yok edilmesini veya Anayasa'da belirtilenden daha geniş şekilde sınırlandırılmasını amaçlayan bir faaliyette bulunmayı mümkün kılacak şekilde yorumlama olarak düzenlenmiştir.

Anayasa koyucu, hangi suçların Anayasa'nın 14. maddesi kapsamına gireceğine ilişkin somut bir niteleme yapmamış, bunun kapsamının belirlenmesini bilinçli bir tercihin ürünü olarak soruşturma ve kovuşturma makamlarına bırakmıştır. Bu itibarla, Anayasa koyucunun iradesinin, Türkiye Cumhuriyeti'nin ve bu minvalde yürütme organının varlığını ortadan kaldırmaya yönelik bir faaliyette bulunulduğu takdirde milletvekilinin dokunulmazlıktan yararlanmaya devam etmemesi gerektiği yönünde olduğu izahtan varestedir."

Anayasa Mahkemesinin, Anayasa normunun uygulanmasını bireysel başvuru yoluyla ortadan kaldıracak veya işlevsiz hale getirecek şekilde bir karar vermesinin hukuken mümkün olmadığı ifade edilen kararda, şunlar kaydedildi:

"Aksi halde Türkiye Cumhuriyeti'nin devleti ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne kasteden, pek çok kanlı terör eylemi ile irtibatlandırılan ve haklarında mutlak terör suçlarından soruşturma veya kovuşturma bulunup, henüz yakalanamayan ve kırmızı bültenle aranan Fethullah Gülen, Şerif Ali Tekalan, Recep Uzunallı, Adil Öksüz, Ekrem Dumanlı, Cemil Bayık, Murat Karayılan, Duran Kalkan, Sabri Ok ve Ali Ekber Doğan ve bunlar gibi şüpheli ya da sanıkların milletvekili seçilmelerinin, yemin ederek göreve başlamalarının ve TBMM'ye girmelerinin önü açılır ki bu durumun hukuken isabetli olduğunu savunmanın izahı kabil olduğunu söylemek mümkün değildir."

 

Yorumlar