"Türkiye'ye dil ve el uzatanlara gereken cevabı vereceğiz"
- Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli: - "Zeytin Dalı Operasyonu gerçekleştirilmemiş olsaydı, çatışmalar bu sefer kendi topraklarımızda, Türkiye'de olacaktı. Teröristler Türkiye'ye saldıracaklardı ve biz onlarla kendi topraklarımızda mücadele etmek zorunda kalacaktık. Daha büyük bedeller ödeyecektik. Diyorlar ki 'Oralara girmeyin.' Gireceğiz elbette kim ne derse desin gireceğiz ve o operasyonları gerçekleştireceğiz. Türkiye'ye dil uzatanlara, Türkiye'ye el uzatanlara gereken cevabı vereceğiz ve teröristleri elbette ortadan kaldıracağız" - "Operasyon bitmeden yerli ve milli o bombayı da geliştirdik, hava kuvvetlerine de verdik ve Zeytin Dalı Operasyonu'nda kullanıldı. Eğer geliştirmemiş olsaydık, yerli ve milli imkanlarla üretmemiş ve dışarıdan alacağımız silahlara bombalara ve mühimmata güvenerek o operasyonu başlatmış olsaydık, kesinlikle yarı yolda kalırdık. Teröristleri etkisiz hale getiremezdik. Bu operasyonlarda kullandığımız silah sistemlerinin ve mühimmatın hemen hemen tamamını kendimiz yerli olarak üretiyoruz. Kendi mühendislerimiz üretiyor" - "Allah'ın izniyle bu toprakların bağımsızlığını, özgürlüğünü kendi askerimizle, ordumuzla ve geliştirdiğimiz silahla, mühimmatla sağlıyoruz"
İSTANBUL (AA) - Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, "Zeytin Dalı Operasyonu gerçekleştirilmemiş olsaydı, çatışmalar bu sefer kendi topraklarımızda, Türkiye'de olacaktı. Teröristler Türkiye'ye saldıracaklardı ve biz onlarla kendi topraklarımızda mücadele etmek zorunda kalacaktık. Daha büyük bedeller ödeyecektik. Diyorlar ki 'Oralara girmeyin.' Gireceğiz elbette kim ne derse desin gireceğiz ve o operasyonları gerçekleştireceğiz. Türkiye'ye dil uzatanlara, Türkiye'ye el uzatanlara gereken cevabı vereceğiz ve teröristleri elbette ortadan kaldıracağız." dedi.
Bakan Canikli, Tuzla Belediyesi tarafından İçmeler Mahallesi'nde düzenlenen iftar programına katıldı.
İftar yemeğinin ardından konuşan Canikli, kendileri bu topraklarda ramazanı idrak ederken, Ramazan Bayramı'na hazırlanırken, bu özgürlüğü, huzuru sağlayan ve şu anda çok zor şartlar altında sınır bölgesinde ve sınır ötesi operasyonlarda görev yapan askerlerin hiç unutulmaması gerektiğini belirtti.
Onların şu anda elleri tetikte, gözleri ufukta bu topraklara namert çizmesi dokunmasın diye canla, başla, gerekirse şehadete yürüme pahasına bu nöbeti tuttuklarını aktaran Canikli, şunları kaydetti:
"Tabii zaman zaman bu kahraman askerlerimize ve onların komutanlarına haksız saldırılar gündeme gelebiliyor. Geçtiğimiz günlerde CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Sayın Muharrem İnce, Afrin bölgesini teröristlerden temizleyen 2. Ordu Komutanı Metin Temel Paşa'ya çok büyük hakaretlerde bulundu, haksızlık yaptı. Bunu kabul etmiyoruz, reddediyoruz. Ey Muharrem İnce, sen bugün özgürce bu topraklarda Cumhurbaşkanı adayı olarak istediğin her yerde propaganda yapabiliyorsan, güvenlik içerisinde siyasi faaliyetini sürdürebiliyorsan, senin bugün hakaret ettiğin o komutanın ve askerlerin sayesinde bunu yapabiliyorsun. Onların sağladığı huzur ortamında bunları yapabiliyorsun. Çünkü askerlerimiz Afrin'e girmemiş ve Zeytin Dalı Operasyonu gerçekleşmemiş, Afrin bölgesi teröristlerden temizlenmemiş olsaydı, onlar bu topraklara saldırılarına oradan devam edecekti."
- "Bir devlet kendisine yapılan saldırılara karşı koyma hakkına sahiptir"
Afrin operasyonu başlamadan 3 ay önce o bölgeden Türkiye topraklarına teröristlerin 700 roket fırlattığını anlatan Canikli, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Müttefiklerimiz tarafından teröristlere verilen son derece gelişmiş roketleri Türkiye'ye fırlattılar ve yüzlerce insanımız hayatını kaybetti. Hatırlayın, Gaziantep'te, Kilis'te, Hatay'da... Oradan fırlatılan roketlerin neticesinde birçok insanımız hayatını kaybetti. Ne yapacaktık? O zamanlar özellikle CHP ve onu destekleyen bazıları Afrin'e operasyon yapmamızı istemediler. Dediler ki 'Ne işiniz var Suriye'de?', 'Türk Silahlı Kuvvetleri sınırların ötesine geçmesin.' dediler. Ya ne yapacaktık? Teröristlerden Türkiye'ye roketlerle, füzelerle ateş etmelerini ve insanlarımızın Türkiye'de hayatının kaybetmelerini mi bekleyecektik? Böyle bir şeye izin verebilir miyiz? Bir devlet kendisine yapılan saldırılara karşı koyma hakkına sahiptir.
ABD 10 bin kilometre öteden kendi güvenliği için Afganistan'a operasyon yapıyor. Aynı şekilde Suriye'ye, Irak'a askeri operasyonlar gerçekleştiriyor Amerika. 10 bin kilometre öteden geliyor. Bunu niye yapıyor biliyor musunuz? Amerika'nın güvenliği için yapıyor. Diyor ki, 'Benim vatandaşımın Amerika'da kendini güvende hissedebilmesi için terörist olarak kabul ettiklerini imha etmem gerekir.' Onun için Afganistan'a operasyon yapıyor. Amerika nere Afganistan nere Amerika nere Suriye nere... Kılıçdaroğlu'nun onlara yönelik en ufak bir itirazı yok. Suriye, Irak bizim hemen yanı başımızda. Her gün onlarca saldırı gerçekleştiriyorlar. Ne yapacaktık? Onların saldırılarını seyredip bu ülkenin yaşanmaz hale gelmesini mi bekleyecektik."
- "Türkiye'ye el uzatanlara gereken cevabı vereceğiz"
Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, saldırıların gerçekleştiği zamanlarda Gaziantep, Kilis, Hatay'da vatandaşların hayatını kaybettiğini, bir kısmının kendini güvende hissetmediği için göç hazırlığına başladığını aktardı.
Devletin en önemli görevlerinden birinin vatandaşlarının can güvenliğini sağlamak olduğunu vurgulayan Canikli, şöyle konuştu:
"Metin Temel Paşamız da Cumhurbaşkanımız, Başkomutanımızın verdiği talimat çerçevesinde bunu yaptı. Afrin'i teröristlerden temizledi. Temizlendikten sonra da oradan Türkiye'ye yönelik daha ateş var mı, saldırı var mı? Yok, şu anda saldırı yok. Eğer o operasyon yapılmasaydı, saldırılar artarak devam edecekti. Afrin operasyonunda o teröristlerin ortadan kaldırılmasından sonra ele geçirdiğimiz o topraklarda şunu gördük; teröristler öyle kuvvetli tüneller kazmışlar ki, metrelerce yükseklikte, metrelerce genişlikte. Tünellerin hepsinin sınırları Türkiye sınırına dayanıyor. Bu ne demek? Demek ki, oradan Türkiye'ye saldıracaklar, sızacaklar, tünelleri onun için yapmışlar, kendilerini korumak için değil, Türkiye'ye saldırmak için. Zeytin Dalı Operasyonu gerçekleştirilmemiş olsaydı, çatışmalar bu sefer kendi topraklarımızda Türkiye'de olacaktı. Teröristler Türkiye'ye saldıracaklardı ve biz onlarla kendi topraklarımızda mücadele etmek zorunda kalacaktık. Daha büyük bedeller ödeyecektik Allah korusun. Diyorlar ki 'Oralara girmeyin.' Gireceğiz elbette kim ne derse desin gireceğiz ve o operasyonları gerçekleştireceğiz. Türkiye'ye dil uzatanlara, Türkiye'ye el uzatanlara gereken cevabı vereceğiz ve teröristleri elbette ortadan kaldıracağız."
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin en karmaşık sınır ötesi operasyonları gerçekleştirebildiğine işaret eden Canikli, "Dünyada sadece birkaç büyük ordu tarafından yapılabilen bu operasyonları gerçekleştirebiliyoruz. Bunu kendi ürettiğimiz milli yerli mühimmat ve silahla yapıyoruz. Zaten başkalarına güvenerek, başkalarından alacağımız silahlarla bu operasyonları yapma, başarma şansımız yok." dedi.
- "Bu operasyonlardaki silah ve mühimmatın hemen hemen tamamı yerli"
Zeytin Dalı ve Afrin operasyonlarında kullanmak üzere Amerika'ya bomba siparişi verdiklerini ve parasını ödediklerini anlatan Canikli, anlaşmaya göre bombaların Zeytin Dalı Operasyonu devam ederken gelmesi gerektiğini fakat operasyon bittikten sonra gönderildiğini söyledi.
İhtiyaç olunan zamanlarda dost bilinen ülkelerin Türkiye'ye silah satmadığını belirten Bakan Canikli, şöyle devam etti:
"Zeytin Dalı Operasyonu devam ederken diğer akıllı bombaları yapıyoruz ama delici özelliği olan bir bomba var, çok önemli bir bomba. Biz onun da yerli ve milli olarak üretimine, çalışmalarına başladık. Operasyon devam ederken Amerika'ya parasını verdiğimiz bombalar gelmedi. Operasyon bittikten sonra bombalar geldi. 'Bombalar bozuk çıktı, yazılımlarında hata çıktı. Kusura bakmayın atlamışız.' dediler. Biz de inandık. Ama güzel olan ne biliyor musunuz? Biz zaten Makine Kimya, ASELSAN ve TÜBİTAK o bombaların yapımına başlamıştık. Operasyon bitmeden yerli ve milli o bombayı da geliştirdik, hava kuvvetlerine de verdik ve Zeytin Dalı Operasyonu'nda kullanıldı. Eğer geliştirmemiş olsaydık, yerli ve milli imkanlarla üretmemiş ve dışarıdan alacağımız silahlara bombalara ve mühimmata güvenerek o operasyonu başlatmış olsaydık, kesinlikle yarı yolda kalırdık. Teröristleri etkisiz hale getiremezdik. Bu operasyonlarda kullandığımız silah sistemlerinin ve mühimmatın hemen hemen tamamını kendimiz yerli olarak üretiyoruz. Kendi mühendislerimiz üretiyor."
Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, Zeytin Dalı Operasyonu'nda kullanılan fırtına obüslerinin motoru hariç hepsini kendilerinin ürettikleri vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Özellikle komuta kontrol sistemlerinin beynini kendimiz üretiyoruz. Yine bu operasyonda kullanılan çok namlulu roketatar var. Bir akşam vakti Afrin operasyonu sırasında peş peşe böyle ışık çıkaracak şekilde atış yapan çok namlulu iki roketatar var. Biri 20 kilometre, biri 40 kilometre menzilli. İkisini de tamamen yerli ve milli olarak biz yapıyoruz. 20 kilometre olanı Makine Kimya Kurumu yapıyor, 40 kilometre olanı ROKETSAN yapıyor. F-16 uçaklardan atılan 90-110 kilometre menzilli, 110 kilometre mesafeden hedefi yüzde yüz vuran akıllı bombaların bombasını da kendimiz yapıyoruz, aklını da kendimiz imal ediyoruz. Bombalarını Makine Kimya, akıllarını ASELSAN yapıyor. Bu topraklara yapılan saldırılar Allah'ın izniyle püskürtülüyor. Ama hangi şartlarda bu işlemlerin yapıldığını hepimizin bilmesi gerekiyor. Gerçekten hepimizin gurur duyacağı silah sistemleri geliştiriyoruz. İnsansız hava aracı, hem silahlısı var hem de silahsız olanı var. Onu da yüzde 97 oranında yerli olarak geliştirdik. Baykar firması Bayraktar Grubu, Allah onlardan razı olsun, tek kelimeyle mükemmel bir sistem. 5 kilometre havadan yerli iğneyi tespit edebiliyor. Teröristi geliştirdiğimiz bu İHA'larla 5 kilometre havadan takip ediyoruz 24 saat. Bütün bunları yerli olarak üretiyoruz, hiçbir ülkeye ihtiyacımız yok. Allah'ın izniyle bu toprakların bağımsızlığını, özgürlüğünü kendi askerimizle, ordumuzla ve geliştirdiğimiz silahla, mühimmatla sağlıyoruz."
Yorumlar