Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, terör örgütlerinin, iletişim ve
ulaşım imkanlarının da katkısıyla küreselleştiğini, metastaz
geçirdiğini belirterek, "Bugün lokal terör örgütlerinden ziyade
DEAŞ gibi, El-Kaide gibi, FETÖ, PKK, PYD, YPG gibi bölgesel ve
küresel şer şebekelerinden bahsediyoruz. Dünyada hiçbir ülke bu şer
odaklarının tehditlerine karşı bağışıklık kazanmamıştır.
Son dönemde Paris'te, Brüksel'de, Boston'da, Tunus'ta veya
Türkiye'nin değişik şehirlerinde meydana gelen terör eylemleri
maalesef bu gerçeği bir kez daha ortaya koymuştur." dedi.
Erdoğan, Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde düzenlenen Türkiye-Afrika
Ekonomi ve İş Forumu'nun açılışında yaptığı konuşmada, en son
Suriye ve mülteci meselesinde olduğu gibi en temel insan hakkı
konusunda, sınıfta kalanların ders vermesine tahammül
gösteremeyeceklerini söyledi.
"Hem Afrika ülkelerinde ve Ortadoğu'da çatışmaları körükleyecek,
çatışmalardan kazançlı çıkmanın hesabını yapacak hem de sizin
politikalarınızın ceremesini çeken mağdurlara, kapılarınızı
kapacaksınız. Şu anda Batı'nın yaptığı bu değil mi?" diye soran
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"10 kişiyi alıyor, 50 kişiyi alıyor, 100 kişiyi alıyor ve bunun da
faturasını kesiyor. Bir taraftan ekonomik çıkarlarınızla birçok
Afrika ülkesinde fakirliği kronik hale getireceksiniz, diğer yandan
da fakirlik ve çatışmalardan kaçan mazlumların Akdeniz ve Ege'de
boğulmalarına ses çıkarmayacaksınız. Ondan sonra Aylan bebeği
alacaksınız, dergilerinizin kapağına adeta bir sömürü aracı olarak
resmini dahi kullanacaksınız. Bunların mantığı, anlayışı bu.
Dürüst, samimi değiller. Aynı şeyi Ümran bebeğe yapacaksınız. Orayı
bile sömürü aracı olarak kullanıyorlar.
Kusura bakmayın, böyle adaletsizlik, böyle çifte standart olmaz.
Böyle insan hakları savunuculuğu, böyle demokrasi olmaz. Hiç kimse
bu adaletsizlikleri görmezden gelmemizi beklemesin. Biz haklı
olduğumuz, ülkemizin, Afrikalı kardeşlerimizin, tüm insanlığın
selameti için önemli gördüğümüz hususlarda itirazımızı yüksek sesle
dile getirmeye devam edeceğiz. Çünkü Afrika kıtasının
önceliklerini, kendi önceliklerimiz olarak adlediyoruz. Afrika'nın
sorunlarına en iyi çözümlerin yine Afrikalı kardeşlerimiz
tarafından geliştirilebileceğine inanıyoruz. Afrikalı
kardeşlerimizin yol göstericilere ihtiyacı yok, onların iyi ve kötü
gününde yanlarında olacak yol arkadaşlarına ihtiyaçları vardır.
Bunu böyle bilmeliyiz."
"Afrika'nın derin irfanından öğrenecek çok şeyimiz
var"
Afrika açılımını başlattıkları 2005 yılından beri kıtaya bu şekilde
baktıklarını, Afrikalıları kader ortağı olarak gördüklerini dile
getiren Erdoğan, konuşmasında bir Afrika atasözü olan "Bir günlük
yağmur, toprağın derinliklerine nüfuz etmez"i dile getirdi.
Kıta ülkeleriyle hasbi ilişki geliştirmenin, uzun vadeli
ortaklıklar, dostluklar kurmanın "win win" yani "kazan kazan"
temelinde iş birlikleri tesis etmenin gayretinde olduklarını
anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Kültür, turizm ve eğitim iş birliğinin geliştirilmesini, gençlerin
desteklenmesini, kırsal ekonomi, tarımsal kalkınmanın ve kıtadaki
alt yapının güçlendirilmesini hedefliyoruz. Kıtanın kapasitesini
geliştirerek, gerekli altyapıyı inşa ederek ve istihdam
oluşturarak, özellikle gençlerin ve kadınların hayata ümitle
bakabilmeleri için elimizden gelen tüm desteği veriyoruz, vermeye
devam edeceğiz. Bundan sonra da bu anlayışla çalışmalarımızı
sürdüreceğiz. Ülke olarak Afrika'nın derin irfanından,
deneyimlerinden, zorluklarından direnme azminden öğrenecek çok
şeyimiz olduğunu biliyoruz."
"Terör örgütleri metastaz geçiriyor"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün gerek Türkiye'nin içinde bulunduğu
bölgeyi gerekse de Afrika kıtası başta olmak üzere diğer
coğrafyaları etkileyen tehditlerin başında terörün geldiğini ifade
ederek, şu değerlendirmede bulundu:
"Terör örgütleri, iletişim ve ulaşım imkanlarının da katkısıyla
küreselleşiyor, metastaz geçiriyor. Bugün lokal terör örgütlerinden
ziyade DEAŞ gibi, El-Kaide gibi, FETÖ, PKK, PYD, YPG gibi bölgesel
ve küresel şer şebekelerinden bahsediyoruz. Boko Haram gibi bu tür
örgütlerden bahsediyoruz. Eş Şebab gibi bu tür terör örgütlerinden
bahsediyoruz. Dünyada hiçbir ülke bu şer odaklarının tehditlerine
karşı bağışıklık kazanmamıştır. Son dönemde Paris'te, Brüksel'de,
Boston'da, Tunus'ta veya Türkiye'nin değişik şehirlerinde meydana
gelen terör eylemleri maalesef bu gerçeği bir kez daha ortaya
koymuştur.
15 Temmuz gecesi ülkemizin yaşadığı başarısız darbe girişimi de bir
yönüyle büyük bir terör eylemidir. 246 vatandaşımızın şehadetine, 2
bin 194'ünün de yaralanmasına neden olan bu terör eyleminin faili
ise FETÖ terör örgütüdür. Uzun yıllardır legal görünümlü kuruluşlar
altında örgütlenen, eğitim-öğretim gibi insani yardım gibi diyalog
gibi kavramların arkasına saklanarak, devlete sızan bu yapı 15
Temmuz gecesi ordumuz içindeki militanları aracılığıyla kanlı bir
darbe girişiminde bulundu."
Bu örgütün en yaygın olduğu kıtalardan bir tanesinin Afrika kıtası
olduğuna işaret eden Erdoğan, "Afrika kıtası ülkelerinin bu örgüte
karşı çok hassas, çok dikkatli olması gerekir. Yarın eğer o
ülkelerde devlete sızdıkları anda 'Çok geç oldu' diyebilirsiniz.
Biz yaşadığımız için siz kardeşlerimizi uyarıyoruz. Vakit geçmeden
diyoruz. Milletimizin demokrasisine, ülkesine ve bağımsızlığına
sahip çıkması sayesinde hamdolsun bu ihanet teşebbüsü boşa
çıkarıldı." diye konuştu.
Erdoğan, burada Afrikalı dostlarının Türkiye ve Türk milletiyle
sergilediği dayanışma için özellikle teşekkür ederek, bu duruşun
ülkeler arasındaki güçlü bağları bir kez daha teyit ettiğini dile
getirdi.
"FETÖ ile mücadele hepimizin ortak
mücadelesidir"
"Şunu açık ve net olarak ifade etmek isterim; dini kavramları
kullanarak, genç nesilleri ifsat eden, onları robotlaştıran bu
örgüt, sadece bize değil, varlık gösterdiği tüm ülkelere karşı
büyük bir tehdittir. Ne diyor, '170 ülkede faaliyetimiz var' diyor.
Yani 170 ülkenin tüm o genç dimağlarını zehirleyen, o 170 ülkenin
devlet kademelerine sızma çalışmalarını sürdüren, böyle bir darbeci
terör örgütü." ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan,
konuşmasını şöyle sürdürdü:
"15 Temmuz gecesi yaşanan hadiseler hepimiz için, tüm ülkeler için
çok büyük bir uyarı olmuştur. Nitekim kimi dostlarımız darbenin
hemen ardından FETÖ'nün kendi ülkelerindeki faaliyetlerine son
verme noktasında adımlar atmaya başladılar. Özellikle Afrikalı
dostlarımızın alicenaplığını istismar eden bu terör örgütüyle
mücadelemizde desteklerinizin artarak sürmesini arzu ediyoruz. FETÖ
ile mücadele hepimizin ortak mücadelesidir. Zira uluslararası
terörle mücadelede, uluslararası dayanışma şarttır. Eğer bu
dayanışmayı sağlayamazsak hepimiz için bu tehdit yarın çok çok
büyük boyutlarda gelişmiş olur. Sizler bu konuda bize yardım
ederken inşallah bizler de herhangi bir boşluk oluşmaması için
sizlerin yanında olacağız."
Erdoğan, bu terör örgütüyle iltisaklı okullarda okuyan çocukların
ve ailelerin mağdur olmaması için ellerinden ne geliyorsa
yapacaklarına dikkati çekerek, bu amaçla kısa zaman önce Türkiye
Maarif Vakfını kurduklarını söyledi.
Maarif Vakfının şimdiden kimi ülkelerde okulları devralmaya
başladığını, o ülkelerin milli eğitim bakanlıklarıyla iş birliği
halinde çalışmalara başladıklarını aktaran Erdoğan, bu sürecin
önümüzdeki günlerde artarak devam edeceğini, bu noktada katkı ve
destek beklediklerini kaydetti.
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.
Yorumlar