Trump dediğini yaptı, ABD Esad'ın hava gücünü füze yağmuruna tuttu

Sonhaberler | Haber Merkezi 

Suriye rejiminin kadın, çocuk ve yaşlı demeden onlarca sivili kimyasal silahlarla vurması üzerine ayağa kalkan dünya bugün yeni bir haberle uyandı. Dün Suriye rejimine yönelik tehditlerde bulunan ABD Başkanı Donald Trump, bugün sabaha karşı dediklerini hayata geçirerek saldırı düzenledi. Kimyasal saldırının gerçekleştiği belirtilen hava üssünü hedef alan ABD füzeleri, hava üssünü yerle bir etti. Saldırıda 59 füze kullanıldığı açıklandı. Saldırı dünyada son dakika haberi olarak duyruldu. Saldırıdan Rusya'nın da haberdar edildiği belirtildi. 

ABD Savunma Bakanlığında (Pentagon) gazetecilere açıklama yapan Albay Jeff Davis, "Başkan'ın (Donald Trump) talimatıyla ABD kuvvetleri, Suriye Hava Kuvvetlerine ait bir üssü yerel saatle 4.45, ABD Doğu Yakası yerel saatiyle 8.45’te seyir füzeleri ile vurdu." açıklamasını yaptı. Saldırının Humus vilayeti sınırlarının içinde bulunan Şayrat Hava üssüne yönelik yapıldığını ifade eden Davis, fırlatılan Tomahawk Land füzelerinin Doğu Akdeniz’de konuşlu USS Porter ve USS Ross Destroyerlerinden fırlatıldığını ifade etti.

ESAD'IN RUS MALI SAVAŞ UÇAKLARI VURULDU

Üstte konuşlu en az 15 savaş uçağı hasar gördü. Vurulan uçakların çoğu Rus yapımı Sukhoi savaş uçakları. Saldırıda en az bir asker öldü, aktivistler general Şerif Halil İbrahim'in öldüğünü bildiriyor. Bölgedeki kaynaklar ayrıca, füzelerin düşmesiyle hava üssünde büyük bir yangın çıktığını belirtiyor.

EN AZ 4 ASKER ÖLDÜ

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, en az dört askerin öldüğü saldırı sonrası hava üssünün neredeyse tamamen yok olduğunu ve kullanılamaz hale geldiğini bildirdi.

ABD TAHAMMÜL ETMEYECEK

ABD’nin hava saldırısının Esed rejiminin 4 Nisan’da İdlib’in Han Şeyhun beldesinde gerçekleştirdiği kimyasal silah saldırısına tepki olarak yapıldığını ifade eden Davis, “ABD, kimyasal saldırılara tahammül etmeyecektir.” dedi. Davis, "Bu füzelerle (hava üssündeki) uçaklar, hangarlar, yakıt ve lojistik destek depoları, güçlendirilmiş uçak sığınakları, mühimmat depoları, hava savunma sistemleri ve radarları vuruldu." şeklinde konuştu.

Sivil kayıplarını önlemek için mümkün mertebede can kaybının olmamasına dikkat ettiklerini ifade eden Davis, üssün 2013 öncesinde Esed rejimi tarafından kimyasal silah deposu olarak kullanıldığını ve ABD’nin radar izlerinin Han Şeyhun’daki kimyasal saldırıyı gerçekleştirmek üzere bu hava üssünden havalandığını tespit ettiğini ifade etti.

RUSYA BİLGİLENDİRİLDİ

Saldırıyı, "Esed'in dehşet verici saldırısına orantılı" olarak tanımlayan Davis, saldırı öncesinde gün içerisinde Rusya’yı bilgilendirdiklerini ve Rus askerlerinin o üste bulunduğunu bildiklerini söyledi.

Rusların saldırıdan etkilenmemesi için tüm tedbirleri aldıklarını ifade eden Davis, hava üssünün binasını değil sadece üssünü işleyemez hale getirecek unsurları vurduklarını ifade etti.

Pentagon yetkilisi: "Yaptıklarımız ikinci bir talimata kadar bununla sınırlı olacak"

İsminin açıklanmasını istemeyen yetkili ise vurulan üssün kimyasal saldırıda kullanıldığını düşündüklerini belirterek, "Bugün yaptıklarımız ikinci bir talimata kadar bununla sınırlı olacak." dedi.

DONALD TRUMP'TAN İLK AÇIKLAMA

ABD Başkanı Donald Trump, Beşşar Esed rejimine ait askeri bir üssün Amerikan füzeleriyle vurulmasına ilişkin, "Bu gece kimyasal saldırının yapıldığı askeri üssü hedef alan bir saldırı emrini verdim. Suriye'deki füze operasyonu ABD'nin güvenliği için elzemdi." açıklamasını yaptı.

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile görüşmek üzere Florida'da bulunan Trump, akşam saatlerinde Esed rejimine ait askeri bir üssü hedef alan füze saldırısına ilişkin basın mensuplarına bir değerlendirme yaptı.

Açıklamasında Suriye'nin İdlib kentinin Han Şeyhun beldesindeki sivilleri hedef alan kimyasal saldırıyı hatırlatan Trump, "Suriyeli diktatör Beşşar Esed, salı günü korkunç kimyasal saldırıyı gerçekleştirdi. Bu barbar saldırıyla birçok insan ve hatta güzel bebekler yavaş, vahşice ve insafsızca öldürüldü. Esed yardıma muhtaç erkek, kadın ve çocukların canını aldı. Suriye rejiminin kimyasal silah kullandığına hiç şüphe yok." dedi.

- Füzelerin fırlatıldığı USS ROSS DDG-71 Savaş Gemisi

Trump, sözlerine şöyle devam etti: "Bu gece kimyasal saldırının yapıldığı askeri üssü hedef alan bir saldırı emrini verdim. Suriye'deki füze operasyonu ABD'nin güvenliği için elzemdi. Daha önceki girişimler başarısız olduğu için mülteci krizi devam ediyor ve bölgedeki istikrarsızlık ABD'yi ve müttefiklerini tehdit ediyor. Bu akşam tüm medeni ülkeleri, Suriye'deki katliamı ve her türlü terörizmi durdurmak için ABD'ye katılmaya davet ediyorum."

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Trump'ın konuşmasından kısa bir süre önce Suriye rejimine ait bir hava üssüne 50’den fazla Tomahawk füzesi fırlattıklarını açıklamıştı.

Pentagon’da gazetecilere açıklama yapan askeri bir yetkili, “Suriye rejimine ait bir hava üssüne ait 50’den fazla Tomahawk füzesi fırlattık.” ifadesini kullanmıştı. Füze saldırısının Akdeniz'de konuşlandırılan bir ABD askeri gemisinden yapıldığı kaydedilmişti. Yetkili, saldırının ABD doğu yakası saatiyle saat 8.45’te gerçekleştirildiğini belirtmişti.

RUSYA'DAN İLK TEPKİ

Rusya'nın BM Daimi Temsilci Yardımcısı Vladimir Safronkov, ABD'nin Suriye'ye askeri müdahalesinin "olumsuz sonuçları" olacağı konusunda uyardı. Safronkov, BM Güvenlik Konseyi'nde İdlib kentinde düzenlen kimyasal saldırının görüşüldüğü kapalı oturumun ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu. Vladimir Safronkov, askeri müdahalenin "olumsuz sonuçlarından bu şüpheli ve trajik girişimi başlatanların sorumlu olacağı" uyarısında bulundu. Olumsuz sonuçların ne olacağının sorulması üzerine Safronkov, "Irak'a Libya'ya bakın." cevabını verdi.

"KİMSENİN ESAD'I KORUYAMAYACAĞINI GÖSTERMELİYİZ"

ABD'de Cumhuriyetçi Partinin önde gelen isimlerinden Arizona Senatörü John McCain ile Güney Carolina Senatörü Lindsey Graham, yaptıkları yazılı açıklamayla İdlib'de kimyasal saldırı düzenleyen Esed rejimini hedef aldı. Açıklama şu ifadelere yer verildi: "Esed'in bu kimyasal saldırısıyla çizgiyi aştığı konusunda Başkan (Donald Trump) ile aynı fikirdeyiz. ABD'nin bu olaya karşı vereceği mesaj, bunun sineye çekilmeyeceği olmalıdır. Hiçbir yabancı gücün, artık Esed'i koruyamayacağını ve korumayacağını göstermeliyiz."

Esed'in cezasını çekmesi gerektiğini vurgulayan McCain ile Graham, "Diğer tüm tedbirlerin yanı sıra ABD, Esed'in hava kuvvetlerinin uçmasını engelleyecek uluslararası bir koalisyona öncülük etmelidir." ifadesini kullandı.

SALDIRIDAN ÖNCE NELER YAŞANMIŞTI? 

ABD'nin Suriye'ye yönelik füze saldırısından hemen önce Amerika'da yoğun bir trafik yaşandı. Art arda açıklamalar geldi. Gelen son açıklama ise harekete geçilmeden bilgi verilmeyeceği yönünde olmuştu. Onun öncesinde ise ABD Başkanı Trump, Suriye'ye müdahaleyi gözden geçirmeye başladıklarını açıkladı. Hemen ardından ABD Dışişleri Bakan Tillerson'dan bira çıklama geldi. Daha önce 'Esad'ın geleceğine Suriyeliler karar verir' diyen Tillerson, bu kez Rus mevkidaşıyla da yaptığı konuşmadan sonra yaptığı açıklamada, Esad'ın Suriye'nin geleceğinde yeri olmadığını söyledi. Tillerson'ın yanısıra Pentagon'dan da bir açıklama geldi. Pentagon yetkilileri, Trump'ın talebi üzerine Suriye'ye müdahale seçeneklerini kendilerine sunduklarını açıkladı. 

ABD Başkanı Donald Trump, dün yaptığı açıklamada Suriye'deki katliamların cevapsız kalmayacağını, bugün yaptığı açıklamada ise Suriye'ye müdahale konusunu gözden geçirmeye başladığını söylemişti. Trump'tan hemen sonra ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile görüştü. Tillerson görüşmeden sonra yaptığı açıklamada, Suriye'deki katliamın Esad tarafından yapıldığında hiçbir şüphe olmadığını söyledi. 

Diğer taraftan Amerikan medyasına konuşan Beyaz Saray yetkilileri ise "Trump’ın bazı kongre üyelerine Suriye’de askeri bir adım atmayı değerlendirdiğini" söylediğini belirtti. Amerikan CNN televizyonunun haberine göre Beyaz Saray yetkilisi Trump’ın Suriye’de askeri bir adım atma konusunda kesin bir kararının söz konusu olmadığını, ancak konuyu Savunma Bakanı Mattis ile istişare ettiğini ifade etti. Trump, dün Ürdün Kralı 2. Abdullah ile yaptığı ortak basın toplantısında İdlib’de 70’ten fazla sivilin hayatını kaybettiği saldırıyı “dehşet verici” olarak nitelemiş ve bu konuda sorumluluk alacağını ifade etmişti.

ABD Dışişleri Bakanlığından üst düzey bir yetkili, Tillerson ve Lavrov arasındaki görüşmenin çarşamba günü gerçekleştiğini açıkladı. Görüşmenin içeriğine dair bilgi vermeyen yetkili, Tillerson’un 12 Nisan’da Moskova’da Lavrov’la yüz yüze görüşeceğini kaydetti. Sabah saatlerinde Pentagon’a telekonferansla bağlanan ABD öncülüğündeki DEAŞ Karşıtı Koalisyon Sözcüsü Albay Joseph Scrocca, "ABD’nin sahadaki komutanlarının, askeri bir adım atılması durumdan Esed rejimine karşı bölgedeki kuvvetleri korumak üzere güvenlik önlemlerini gözden geçirdiğini" ifade etmişti.

PENTAGON'DAN GEREKLİ SUNUMLAR ALINDI

 ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Beşşar Esed rejiminin İdlib’de kimyasal silah kullanması üzerine atılacak adımlar konusunda Beyaz Saray'ın kendilerine danıştığını açıkladı. Anadolu Ajansı’na konuşan üst düzey bir Pentagon yetkilisi, “(Suriye’de kimyasal saldırının ardından) Beyaz Saray gerekli adımlar için bize danıştı. Başkan’a (Donald Trump) gerekli tüm seçenekleri hazırlıyoruz.” açıklaması yaptı.

İsminin açıklanmasını istemeyen yetkili, Pentagon’da devam eden görüşme ve hazırlıklar konusunda bilgi vermekten kaçındı. Başka bir Pentagon yetkilisi de Savunma Bakanı James Mattis'in şu anda Trump'la birlikte Florida'da Mara-a-Lago'da bulunduğunu ve Suriye'deki kimyasal saldırının gündemlerinin en üst sıralarında olduğunu açıkladı.

SEÇENEKLER

Uluslararası haber ajansı Reuters, Suriye'ye müdahale seçenekleri arasında Suriye hava kuvvetlerinin vurulması olduğunu da duyurdu. 

SURİYE'DEKİ ABD ASKERLERİNİN SON DURUMU

 ABD öncülüğündeki DEAŞ karşıtı koalisyonun sözcüsü Albay Joseph Scrocca, sahadaki Amerikalı komutanların, Washington’un Suriye rejimine karşı askeri bir adım atması durumunda ABD’nin Suriye’deki askerlerini muhtemel bir saldırıya karşı korumak üzere kuvvet koruma tedbirlerini gözden geçirdiğini söyledi. Albay Scrocca, Bağdat’tan telefonla bağlandığı Pentagon’da Suriye ve Irak’taki operasyonlara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Scrocca, bir gazetecinin, başta ABD başkanı Donald Trump olmak üzere, Washington’dan Beşar Esed’in kimyasal silahla sivilleri hedef almasına karşı adım atma sinyali verildiğini belirterek, ABD’nin askeri bir adım atması durumunda, Suriye’de bulunan askerleri korumak için tedbirler alınıp alınmadığını sorması üzerine, şöyle konuştu: "Kuvvet koruma bizim için her zaman Irak ve Suriye’deki kuvvetlerimiz için en önemli önceliktir. Size şunu söyleyebilirim; bu bizim en önemli kaygılarımızdan biri. Sahadaki komutanlar, kuvvet koruma tedbirlerini gözden geçiriyorlar ve hem ABD hem de koalisyon kuvvetleri gerektiğinde kendilerini korumaya hazırdır."

ERDOĞAN: LAFTA KALMASIN

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Trump'ın son açıklamalarını olumlu karşıladığını ancak icaraat beklediklerini belirterek şunları söyledi: "Suriye'deki kimyasal saldırıya karşı sorumluluğum var. Dün yapılanlar benim için kabul edilemez.' ifadesini kullandı. 'Ürdün Kralı 2. Abdullah'la düzenlediği ortak basın toplantısında söz konusu saldırıya da değinen Trump', burası önemli, 'böylelikle benim için birçok çizgi aşıldı.' dedi. 'Trump Suriye Devlet Başkanı Başer Esad'a yönelik tutumunun değiştiğini de belirterek, kadın çocuk ve bebeklere yönelik salı günkü saldırının üzücü ve korkunç olduğunu ifade etti. Trump Esed rejiminin insanlığa yönelik bu iğrenç eylemlerine göz yumulamayacağını söyledi.' Teşekkür ederim ama lafta kalmasın. Eğer bu hakikaten icraat ortaya konulursa, biz de Türkiye olarak, bize ne düşüyorsa, biz bunu yapmaya hazırız. Biz bundan asla çekinmeyiz, kim olursa olsun çekinmeyiz. Biz Amerika başta olmak üzere, tüm koalisyon güçleri bir araya gelelim. Ben Sayın Putin'le de konuştum ama Sayın Putin hala 'bu işin arkasında Esed var mı yok mu?' Bunu hala iki gündür, üç gündür anlamıyorsa bu bizim için de üzücüdür. Bunları süratle bizim aşmamız lazım, kararımızı vermemiz lazım. Dost kimdir, düşman kimdir, bölgedeki virüs kimdir, bunu artık lütfen öğrenelim, ona göre de artık adımımızı atalım."