TCMB Başkanı Çetinkaya soruları yanıtladı: (2)

- "Döviz kurunda belli bir seviye gözetmiyoruz ancak oynaklık önemli. Türkiye'de döviz kuru geçişkenliği benzer ülkelerle kıyaslandığında yüksek. Burada belli bir hassasiteyimizin olması doğal" - "Döviz kurundaki gelişmeler enflasyon görünümünü olumsuz etkilemeye başlarsa, fiyatlama davranışlarını ve beklentileri bozarsa para politikası duruşu çerçevesinde tepki veririz" - "TCMB para politikası ve enflasyon hedefleri açısından değerlendirdiğimizde yüzde 5'lik hedef, hala orta vade için ulaşılabilir bir hedef" - "(Sadeleştirme süreci) Büyük ölçüde tamamlandı ve uygun zamanda bahsettiğim unsurları dikkate alarak bunu bitiriyor olacağız. Fonlama faizinin nerede olacağına ilişkin Para Politikası Kurulu değerlendirmelerini yapacak" - "Bu ayki faiz kararında maliyet unsurları ve kur gelişmeleri etkili oldu. Yalnız sadece kura atfetmek eksik bir değerlendirme olur. Biz genel görünüme dikkat ederek, bu çerçevede bu ay kararımızı bu yönde, yani bekleme yönünde şekillendirdik"

Google Haberlere Abone ol
TCMB Başkanı Çetinkaya soruları yanıtladı: (2)

İSTANBUL (AA) - Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Murat Çetinkaya, döviz kurunda belli bir seviye gözetmediklerini ancak oynaklığın önemli olduğunu belirterek, "Türkiye'de döviz kuru geçişkenliği benzer ülkelerle kıyaslandığında yüksek. Burada belli bir hassasiteyimizin olması doğal." dedi.

Çetinkaya, yılın 4'üncü Enflasyon Raporu'nu açıkladığı toplantıda ekonomistler ve basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Sadeleştirme sürecine ilişkin soru üzerine Çetinkaya, para politikası ve likidite politikasının daha net ve öngörülebilir hale geldiğini, finansal aktarım mekanizmasının etkinliğine buradan önemli bir fayda geleceğini ifade etti.

Sadeleştirme sürecinin, bu anlamda büyük ölçüde tamamlandığını ve uygun zamanda bahsettiği unsurları dikkate alarak bitireceklerini belirten Çetinkaya, "Fonlama faizinin nerede olacağına ilişkin Para Politikası Kurulu (PPK) değerlendirmelerini yapacak. O gün itibarıyla orta vadeli enflasyon görünümünü dikkate alarak, beklentileri dikkate alarak bu görünümü ve beklentileri yönetmemize imkan tanıyabilecek bir noktada o zamanki politika faizimiz belirleniyor olacak. Mevcut duruş itibarıyla bugünkü fonlama çerçevesini uygun görüyoruz. Bu PPK'nın ilgili tarihte gerçekleşecek kararıyla şekilleniyor olacak." şeklinde konuştu.


- ROM'da TL yerine altın kullanımı


Murat Çetinkaya, Rezerv Opsiyon Mekanizmasında (ROM) TL yerine altın kullanımına yönelik detayların ne olduğunun sorulması üzerine, şunları kaydetti:

"ROM'da yüzde 30'luk bir dilim var ki bankalar altın getirmek suretiyle TL zorunlu karşılıkların (ZK) bir kısmını altın biçiminde tutabiliyorlar. Yüzde 5’lik dilimde temel unsur, 'yastık altı' diye tabir edilen altın birikiminin finansal sisteme kazandırılabilmesi. Bankacılık sisteminin bu konuda attığı adımlar var. Bu sürecin biraz daha hızlandırılabilmesi için buna uygun ayrı bir dilim belirledik. Yüzde 5'lik bu dilimin özelliği belirlenen tarihten itibaren TCMB'ye bu amaçla ROM çerçevesinde kullanılmak üzere getirilecek altınların yurt içi yerleşiklerden toplanmış hurda altından standart altına dönüştürülmüş altınlar olmalıdır. Türkiye'deki tasarrufların finansal sisteme kazandırılması bakımından önemli bir adım olmasını umuyoruz. Bankacılık sektöründen de bu adımla ilgili olumlu geri bildirimler aldık. Çalışmalarını artırdıklarını görüyoruz. Uygulama detaylarını bankalarla yakın zamanda paylaştık. Uluslararası standartlarda altınları rezerv kabul ediyoruz. Bu altınlar yüzde 5'lik dilim için bir kilobar olarak da kabul edilecek. Uygulama bu ZK döneminde başlamış durumda. Buradan bir katkı bekliyoruz."

Asgari ücret zamlarının etkisine ilişkin bir soru üzerine Çetinkaya, asgari ücret zamlarının bu yıl önemli bir etkisinin bulunduğunu, bu etkinin zaman içerisinde absorbe edildiğini söyledi.

Çetinkaya, 2017 yılı için kritik sorunun varolan kamu desteğinin kalıp kalmaması olduğunu belirterek, "Senaryolarımızda muhtelif opsiyonları çalıştık. Orta Vadeli Plan çalışmalarına yaptığımız katkı sırasında da bu senaryolara dair biraz daha ilave bilgi, en azından alternatiflere dair görünümü gözlemleme imkanımız oldu. Bu yönüyle 2017 yılı enflasyon değerlendirmemizde kamu desteğine dair senaryolar da tahminimizin içerisinde yer alıyor." diye konuştu.


- "Yüzde 5'lik enflasyon hedefi orta vade için ulaşılabilir"


TCMB Başkanı Çetinkaya, bankaların döviz mevduata yüzde 3,5 ve üstü faiz ödemesinin nedenine ilişkin soru üzerine, döviz tevdiat hesabı faizlerinde bir artışın söz konusu olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Burada piyasa mekanizması arz talep yönlü çalıştığı sürece ve finansal istikrar açısından bir risk görmediğimiz sürece bunun piyasa mekanizması çerçevesinde zaman zaman yaşanan dalgalanmalardan biri olduğunu düşünürüz. Bununla birlikte TCMB olarak kendi politikalarımızda oluşan katkı ya da belirsizlik varsa bunu da anlamaya ve tamir etmeye çalışırız. Bugün itibarıyla bu trendin piyasa gelişmeleri, yerel ve küresel gelişmeler çerçevesinde özellikle yurt içi yerleşiklerin verdikleri bazı karar ve beklentilerle şekillendiğini düşünüyoruz. Ancak elbette bütün piyasa verileri gibi bunu da takip ediyoruz."

Çetinkaya, "TCMB enflasyon tahminlerinin gerçekleşmeden sapma oranı 200 baz puan civarı. Mevcut duruşla bu farkı kapatabileceğinize inanıyor musunuz? Sapma olduğu takdirde politika tepkiniz ne olur?" sorusu üzerine, TCMB'nin para politikası duruşunun enflasyon görünümüne göre şekillendiğini ifade etti.

Çetinkaya, şöyle devam etti:

"Ancak şunu paylaştık enflasyon raporumuzda da... Biz hedefimizden, 2006 yılında enflasyon hedeflemesine geçtiğimiz dönemden bu yana baktığımızda, belli ölçüde sapmış durumdayız. Bununla birlikte TCMB para politikası ve enflasyon hedefleri açısından değerlendirdiğimizde yüzde 5'lik hedefin, hala orta vade için ulaşılabilir bir hedef olduğunu, para politikasının burada elbette en başat araç olduğunu, bununla birlikte yapısal taraftan gelebilecek desteğin de bu süreci kolaylaştırıp, iktisadi faaliyetin muhtelif döngüleri de dahil, muhtelif faktörler dikkate alındığında olası ödünleşimleri azaltma ihtimali ve gücü olduğunu düşünüyoruz. Zaten öngörülerimiz de bu yönde şekilleniyor."

Çetinkaya, bu yıl için yüzde 7,5'lik enflasyon tahminlerini koruduklarına işaret ederek, söz konusu tahminin bu yıl gerçekleşeceği öngörüsünde bulundu.

Gelecek yıl için yüzde 6,5'in TCMB ve para politikası açısından gerçekleştirilebilir ve elde edilebilir bir hedef olduğunu vurgulayan Çetinkaya, "Biz daha sade bir çerçeveye geçiyoruz. Yüksek frekanslı likidite kararları dahil eski uygulamalarımızdan çıkmış durumdayız. Enflasyon görünümünün bozulduğu ve makroekonomik dengeler açısından risklerin ortaya çıktığı bir durumda para politikası açısından ne yapılması gerekiyorsa TCMB onu yapacaktır. PPK bunu değerlendirip kararını verir." ifadelerini kullandı.


- "Reel veya nominal bir kur hedefimiz bulunmuyor"


Murat Çetinkaya, döviz kuru ve para politikasının genel çerçevesi açısından benzer noktada olduklarını, kendilerinin reel veya nominal bir kur hedeflerinin bulunmadığını söyledi. Döviz kurunda belli bir seviye gözetmediklerini ancak oynaklığın önemli olduğunu vurgulayan Çetinkaya, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye'de döviz kuru geçişkenliği benzer ülkelerle kıyaslandığında yüksek. Burada belli bir hassasiteyimizin olması doğal. Kurun geçişkenliğinde standartta mekanik bir mekanizma yok. O yüzden kur gelişmeleri ve oynaklığı dikkate alırken biz oynaklık düzeyini, beklentilerin nasıl etkilendiğini, varsa asimetrik etkileri, o dönemdeki kar marjlarını ve fiyatlama gücünü dikkate alırız. Örneğin, halihazırda bulunduğumuz konjonktür, iç talebin ılımlı seyri nedeniyle kısa vadede döviz kuru geçişkenliğini bir miktar sınırlıyor.

Döviz kurundaki gelişmeler enflasyon görünümünü olumsuz etkilemeye başlarsa, fiyatlama davranışlarını ve beklentileri bozarsa para politikası duruşu çerçevesinde tepki veririz. Finansal istikrar boyutu, ikincil... Burada piyasada derinliğin kaybolması veya sağlıksız fiyat hareketlerinin oluşması gibi dönemsel anomaliler oluşursa bunlar da elbette Merkez Bankası açısından yakından takip edilir."

Çetinkaya, bu ayki faiz kararında maliyet unsurları ve kur gelişmelerinin etkili olduğuna işaret ederek, "Yalnız sadece kura atfetmek eksik bir değerlendirme olur. Biz genel görünüme dikkat ederek, bu çerçevede bu ay kararımızı bu yönde, yani bekleme yönünde şekillendirdik." dedi.


- "Sepet tartışmasının bittiğini anlıyoruz"


TCMB Başkanı Çetinkaya, TÜFE sepetinde gıdanın ağırlığına ilişkin bir çalışma yapılıp yapılmadığına ilişkin soru üzerine, şu değerlendirmeleri yaptı:

"Sepet tartışmasının bittiğini anlıyoruz. Merkez Bankası olarak böyle bir çalışmanın yapıldığına dair bir bilgimiz yok. Bildiğimiz kadarıyla dönem dönem yapılan değerlendirmeler var. Etkileri yıllar içerisinde gerçekleşti. Nispeten minör etkilerdir. Hanehalkı anketi gibi muhtelif bilgi kaynakları, uluslararası istatistik standartları çerçevesinde değerlendirilir. Herhangi bir değişikliğin düşünülmediği net olarak söylendi. Bizim bakışımız gıda konusuyla ilgili enflasyona gelen oynaklık... Bu oynaklığın beklentileri bozma etkisi... Bu oynaklığın azaltılabilmesi için varsa konjonktürel ve yapısal tedbirlerin hayata geçirilmesi... Bunun genel refaha etkisinin yüksek olduğunu düşünüyorum. Sadece enflasyonda fiyat istikrarı meselesi değil. Hem üretici hem tüketici açısından daha uygun bir dengenin oluşması. Biz zaten para politikası tepkimizi veririz. Yapısal unsurlardan ne kadar işimiz kolaylaşırsa o kadar kalıcı olarak fiyat istikrarına gitme imkanımız artar. Bizim gıda meselesine bakışımız temel olarak böyle. Ölçümle ilgili herhangi bir değerlendirmemiz ve ilave bir bilgimiz yok."

Küresel şartların oluşturduğu risk çerçevesini kararlarında yakından dikkate aldıklarını vurgulayan Çetinkaya, "Bu risk sadece kur kanalıyla değil, sermaye akımları ve diğer unsurlarla da hayata geçiyor. Merkez Bankası burada hem fiyat istikrarını hem de finansal istikrarı dikkate alarak önümüzdeki dönemde adımlarını şekillendirecektir." ifadesini kullandı.

(Sürecek)

Yorumlar