TBB ve İBB Başkanı Topbaş: Kardeş belediye protokollerimiz var. Onlara yazacağımız mektuplarla, onlarla yapacağımız temaslarla gerçek durumu bir devlet ağzı ile değil, devlet protokolü kullanmadan aktarmak zorundayız"
Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye
(İBB) Başkanı Kadir Topbaş, kardeş belediye protokollerinin
olduğunu belirterek, "Onlara yazacağımız mektuplarla, onlarla
yapacağımız temaslarla gerçek durumu bir devlet ağzı ile değil,
devlet protokolü kullanmadan aktarmak zorundayız." dedi.
TBB tarafından Taksim’deki CVK Bosphorus Otel’de düzenlenen
"Darbeye Karşı Milli İrade Toplantısı"na belediye başkanları ve
meclis üyeleri katıldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal
Marşı'nın okunmasıyla başlayan programda, darbe girişimi sırasında
yaşananlara ilişkin görüntüler izlendi.
Toplantıda konuşan Kadir Topbaş, 15 Temmuz'da millet olarak hem
ihaneti gördüklerini hem de dünyaya milletin ne olduğunu
gösterdiklerini söyledi.
Darbe yapmak isteyenlerin halkın tokadıyla karşılaştığını ifade
eden Topbaş, şöyle konuştu:
"Halkın üzerine ateş açtılar, korkutmak, sindirmek istediler,
sokağa çıkma yasağı, sıkıyönetim ilan ettiler. Ama Cumhurbaşkanımız
Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısıyla, tüm milletimiz bir güç
birliği, bir yumak olarak meydanlara sokaklara ve caddelere indi.
Yeni bir kahramanlık destanı yazdılar. Adeta tarih yeniden yazıldı,
bir dönüm noktası. Millet tankları, meydanları teslim aldı. İşgal
edilmiş olan devlet kurumlarını milletimiz aldı. Millet kendi
iradesini namus bildi. Sen ben duygusuyla değil, 'bu mesele vatan
davasıdır, bayrak davasıdır, millet davasıdır dediler' can
verdiler, kan verdiler. Gözlerini kırpmadan tereddüt etmeden 'vatan
elden giderse hiçbir şeyin önemi yoktur' dediler. 'Eşkıyaya bu ülke
teslim edilemez' dendi. Tüm dünyaya gösterildi ki demokrasi ve
milli irade sadece millete aittir. Hiçbir kimsenin gücünün buna
yetmeyeceği gösterildi. Tüm dünya insanlığına bir örnek teşkil etti
bu duruş."
"Biz Batı’dan farklı bir tavır beklerdik"
Topbaş, bundan sonraki süreçte, birlik, beraberliğinin devamı için
oluşan güzel atmosferin sürdürülmesinin önemine işaret etti.
FETÖ'nün darbe girişimiyle ne kadar acımasız bir örgüt olduğunu
tarihin kaydettiğini vurgulayan Topbaş, şunları aktardı:
"Biz Batı’dan farklı bir tavır beklerdik. Ama biz bunu Bosna
Hersek’te, Suriye’de, Irak’ta, Mısır’da görmedik zaten. Maalesef
üzülerek belirtmek istiyorum ki Türkiye’de de bunu göremezdik,
görmüyoruz. Ama bizim yerel yönetimler olarak her birimizin iş
birliği yaptığı belediyeler var yurt dışında ve kardeş belediye
protokollerimiz var. Onlara yazacağımız mektuplarla, onlarla
yapacağımız temaslarla gerçek durumu bir devlet ağzı ile değil
devlet protokolü kullanmadan aktarmak zorundayız. Dünya doğruları
bilsin. Bundan sonraki süreçte biz bu yanlış algıyı düzeltmek adına
yurt dışında temas ettiğimiz, edeceğimiz yerlerde bunu etkin hale
getirmek zorundayız. Türkiye geçmişte bir işgal yaşadı, İstanbul 5
yıl işgal altında kaldı. O zamanki işgal kuvvetlerinin
yapmadıklarını yaptılar. Her bir kare bir farklı vahşetin
işaretiydi. Bunlar sembolleştirilecek, bunlar gelecek kuşaklara
aktarılacak. Ama yüreklere düşen iz çok daha büyük. Tahmin
etmediğimiz bir sıkıntıya maalesef düştük. Bu sıkıntının
tahribatını kısa sürede beraberce toparlayacağımızı
düşünüyorum."
-"Ekonomik sıkıntıları olanlar varsa bu insanlara el
uzatacağız"
FETÖ'nün sirayet ettiği her noktayı temizlemek zorunda olduklarını
bildiren Topbaş, UCLG Dünya Başkanı olarak, tüm belediye
başkanlarına mektup yazarak, FETÖ'ye karşı tedbir almalarını
istediğini söyledi.
TBMM'nin bombalandığını ve milli iradeye tarihin hiçbir döneminde
bu kadar saldırı olmadığını belirten Topbaş, şöyle devam etti:
"Orada parlamenterlerimiz sağ olsunlar yüreklerini ortaya koydular,
'buradayız' dediler. 'Burada şehit olacağız' dediler. Orada duruş
sergileyen herkese ayrı ayrı teşekkür ediyoruz. Bu mücadele
bitmeyecek. Belki yarın ekonomik platformlarda gelişecek. Her türlü
argümanlarını ortaya koydular, koymaya devam edecekler. Bunun için
bizim daima tetikte olmamız gerekiyor. Nasıl bir acımasızlık.
Çıldırmış bunlar. Haşhaşilik az. Canlı bombalara diyorlar ya
uyuşturuyorlar, efsunluyorlar diye, bunlar ondan öte. Maalesef bunu
gördük. Bunu şuurlu bir insanın yapması mümkün değil. Bunlar insan
değil. Bir gerçeği burada söylemek isterim, insanlık tarihinde
birçok ihtilaller olmuştur. İhtilallerin başarılı olabilmesi için
zayıf, gergin toplumlar olması gerekir. Bunu bildikleri için zemini
hazırladılar. Bizi kardeş kavgasına düşürdüler. Aramıza sınırlar
çekilmek zorunda kalındı ve darbeyi yaptılar."
Kadir Topbaş, şehit yakınlarıyla gaziler ve ailelerinin kendilerine
emanet olduğunu, bu insanlara el uzatacaklarını sözlerine
ekledi.
Program sonunda, darbeye karşı oluşturulan ortak bildiri okundu ve
üyeler ellerindeki Türk bayraklarını kaldırarak, bildiri oy
birliğiyle kabul etti.
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.
Yorumlar