Tanker uçaklar İncirlik'ten havalandı

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine katıldığı gerekçesiyle gözaltına alınan ve çıkarıldığı mahkemece yurt dışı yasağı ve ev hapsi şartıyla serbest bırakılan 10. Tanker Üs Komutanlığında görevli Yarbay Hasan A, ifadesinde, TBMM, Özel Harekat Daire Başkanlığını ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesini bombalayan F-16'lara yakıt ikmali yapan tanker uçakları için darbe gecesi özel güvenlik görevlendirildiğini gördüğünü anlattı.

Hasan A, mahkemedeki ifadesinde, üste terörle mücadele harekatının sürekli yapıldığını, buna benzer emirleri Türk Silahlı Kuvvetlerinden (TSK) ihraç edilen 10. Tanker Üs Komutanı Tuğgeneral Bekir Ercan Van'dan alıp uyguladıklarını söyledi.

Darbe girişimine katılan F-16 savaş uçaklarına ikmal yapan tanker uçaklarının yakıt alımını görmediğini, görevinin uçakların göreve hazır olduğunu teyit edip üs komutanına ya da filo personeline iletmek olduğunu aktaran Yarbay Hasan A, 'Bu olaylarla ilgili bir uçuş olabileceğini aklıma getiremedim. Ben ülkemizde darbe girişimini sabah saat 03.00-04.00'te fark ettim." ifadesini kullandı.

"Uçak mı kaçırıyorlar diye bölgeye gittim"

Yarbay Hasan A, darbe girişimi gecesi ilk olarak saat 21.30'da peş peşe iki uçuş olduğunu anlatarak, şöyle devam etti:
"Üçüncü uçuş ise sabaha karşı yapıldı. Üçüncü uçuş öncesinde bir uçağın arızalanması üzerine uçaktan inen pilota 'Niye uçuyorsunuz?' diye sorduğumda o da 'üs komutanı emretti, hemen kalkın dedi' diye cevap verdi. Daha sonra filo aracına binip diğer uçağa gittiler. Biz Bakım Harekat Merkezinde otururken pilotlar elektrikleri kesik olan bölgede bulunan uçağı uçurmak için kontrollere başlamışlardı. O bölgede bulunan astsubay personel fark etmiş, daha sonra bize haber geldi. Telsizden makinist arkadaşlar uçak başı yapıldığını bildirmişler. O da bize 'komutanım pilotlar uçak başına gelmiş bilginiz var mı?' dedi. Ben bunu duyunca kızdım, 'uçak mı kaçırıyorlar?' diye arabaya binerek o bölgeye gittim. Gittiğimde pilotlar uçakta kontrole başlamıştı."

Uçaklara güvenlik ekibi

Öğrencilik döneminde ya da mesleki hayatında FETÖ'yle hiçbir bağlantısının olmadığını savunan Hasan A, "Üçüncü tanker uçağı kalkmadan önce uçağa kimseyi yaklaştırmama görevi bulunan bir güvenlik ekibinin bulunduğunu fark ettim. Bunlara 'güvenlikçi ekip' deniyor. Bu ekip kimdir araştırılması gerekir. Ayrıca bizim üssümüzde bulunan nizamiye kapılarının kapatılması ve dışarıdan kimsenin girmemesi için içeriden silahlı güvenlik tabur komutanlığından askerleri oraya kim yönlendirmiş bunların da araştırılması lazım." ifadesini kullandı.

Hasan A, üçüncü tanker uçağı kalkmadan önce Yüzbaşı Ali S'nin "Komutanım durum karışık bırakıp gidelim mi?" diye sorduğunu, kendisinin de "Ali havada uçak var, tanesi 40 milyon dolar. Bunu nasıl bırakıp gidebiliriz?" dediğini aktardı.

"Kimse uçak başına gitmeyecek"

Üçüncü tanker uçağının kalkmasının ardından kendisini Albay M.I'nın askeri hattan aradığını belirten Hasan A, savunmasında şunları anlattı:
"Albay 'havada uçağınız var mı?' dedi. Ben de olduğunu söyledim. Uçakları uçurmamamız konusunda tedbir almamızı istedi. Havva Kuvvetleri Komutası'nın Eskişehir'deki Bölge Harekat Merkezinde olduğunu aktardı. Ben de generali aradım, o da 'havadaki uçağınıza ulaşamıyoruz, nasıl ulaşabiliriz?’ dedi. Ben de uydu telefonunu önerdim. O da uydu telefonu ile ulaşamadığını söyledi. Darbe girişimini fark ettikten sonra arkadaşlara uçak uçurmayacağımızı belirttim. Çünkü, içeride uçabilecek bir uçak daha vardı. 'Kimse uçak başına gitmeyecek' dedim, personel de normal görev yerlerinde oturdu."