Medipol Üniversitesi Hastanesinden Psikolog Kamalı: "Çocuklarınıza sınır koymaktan çekinmeyin. Sınırsızlık, çocukta stres yaratan en büyük faktörlerden biridir" dedi.
Medipol Üniversitesi Hastanesinden Psikolog Yasemin Kamalı,
çocuklarda zamanında müdahale edilmeyen stresin depresyon,
anksiyete ve kaygı bozuklukları ile panik atak gibi ağır tablolara
sebep olabileceğini belirtti.
Hastanenin açıklamasında görüşlerine yer verilen Kamalı, stresin
sadece yetişkinleri değil, çocukları da olumsuz etkilediğini
vurgulayarak, çocukluk ve ergenlik döneminde yaşanan stres ve
kaygının, ilerleyen yaşlarda ağır tablolara neden olabildiğini
kaydetti.
Çocuklar için çevrelerinden ve ebeveynlerinden aldıkları birçok
stres kaynağı bulunduğunu aktaran Kamalı, şu bilgileri verdi:
"Bu stresler, zamanında müdahale edilmezse, sonraki dönemlerde
depresyon, anksiyete ve kaygı bozuklukları ile panik atak gibi ağır
tablolara sebep olabilir. Bu tablolar yetişkinliğe varmadan
çocukluk yaşlarında da ortaya çıkabiliyor. Stresten ve kaygıdan
kaynaklı dikkat dağınıklığı, kaygı problemleri, geceleri dişleri
gıcırdatma, alt kaçırma problemlerine kadar birçok problemler
yaşanabiliyor.
Kaygıyı artıran nedenler yaşa göre değişiklik gösteriyor. Anne
sütünden ayrılma dönemi çocuk için bir travmadır. Çünkü çocuk, anne
sütünden ayrılmasıyla bireyselleşme dönemine girmiş oluyor. Tuvalet
alışkanlığının kazanılması da çocuk için bir stres faktörü.
Çocuklarda bu durumu engellemek yerine desteklemek ve teşvik etmek
gerekiyor. Bu dönemdeki çocuklarda anne çocuk arasındaki iletişim
çok önemli. Sağlıklı bir anne çocuk iletişimi olmadığında çocuk çok
fazla duygu iniş çıkışları yaşamaya başlıyor."
"Ergenlik dönemi çocuk için başlı başına bir stres
kaynağı"
Yasemin Kamalı, 7-11 yaş grubu çocuklarda, öğretmen, sınav,
başarılı olma ve performans gibi kaygıların ortaya çıktığını ifade
etti. Bu dönemin, çocukların yetişkinlere en çok özendiği dönem
olduğuna işaret eden Kamalı, şu ifadeleri kullandı:
"'Nasıl bir yetişkin olacağım?' sorusunu kendine hep sorar ve
çevresindeki yetişkinleri kendine rol model alır. Bu dönemde stres
nedenlerine bakıldığında anne-baba arasındaki iletişim çok önemli.
Aile içerisinde şiddet ya da çatışma varsa çocuk bu durumu her yere
taşır. Özellikle okul döneminde yemek yeme, arkadaşlarıyla oyun
oynama isteksizliği ortaya çıkıyor. Çocuklarda stres bedensel
olarak dışa vurabiliyor. Vücutta kaşıntı, küçük alerjik belirtiler,
karın ağrısı, hata yapma, sakarlık gibi davranışlar sık
görülebiliyor.
Ergenlik döneminde çocuğun kendini bulması, tanıması, keşfetmesi
başlı başına stres kaynağı. O dönemde ailenin çocukla empati
kurabilmesi çok önemli. Beğenilme, sevilme, kabul edilme, popüler
olma isteklerinin yoğun olduğu bir dönem. Çocuğun içe dönük ve dışa
dönük olması bu dönemde ortaya çıkıyor. İçe dönük bir çocuğu dışa
dönük yapmaya çalışmak, büyük bir stres sebebidir."
"Sınırsızlık çocukta stres yaratıyor"
Kamalı, çocuklarda stresle başa çıkabilmek için ailelere şu
önerilerde bulundu:
"Çocuklara anlaşılma duygusu yaşatın, stresin sebebine yönelin.
İlkokul çağı ve anaokulu dönemindeki çocuklarda başarıyı
ödüllendirin, takdir ve teşvik edin. Bunu öğrenen çocuk ileride
takdir etmeyi de öğrenecektir. Olumsuz davranıştan çok olumlu
davranışa odaklanın. Sorunla baş edebilmek için cesaretlendirmek ve
destek olabilmek gerekiyor. Çocuklarınızda farklı davranış
durumlarında sakin olun, çocuğun kaygısıyla yüzleşmesini
sağlamayın.
Bu durumları görmezten gelmek yerine onunla empati kurun. Bunun
geçici bir dönem olduğunu anlatın. Çocuklarınıza sınır koymaktan
çekinmeyin. Çünkü sınır koymak, çocuğu engellemek değildir. Aksine
sınır koymak çocuğun kendini güvende hissedebileceği bir alan
oluşturmaktır. Sınırsızlık çocukta stres yaratan en büyük
faktörlerden biridir."
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.
Yorumlar