"Spor, her engelli bireyin hayatında olmalı"

ANKARA (AA) - BUĞRA ERSAVAŞ - Avrupa şampiyonu ve dünya üçüncüsü milli para-tekvandocu Yasin Tokdoğan, her engel grubuna uyabilecek spor branşlarının bulunduğunu belirterek, engeli bulunan bireylerin mutlaka sporun içinde yer alması gerektiğine inandığını söyledi.

Tokdoğan, AA muhabirine, engeli, spora başlaması ve hedefleriyle ilgili değerlendirmede bulundu. Kan uyuşmazlığı sonrası yapılmayan iğne nedeniyle engelli kaldığını belirten milli sporcu, sporla tesadüfen tanıştığını ifade etti.

Arkadaşlarıyla oturduğu kafeteryada televizyonda kick boks maçı izlediklerini ve engelli bir sporcunun engeli bulunmayan rakibini yenmesinin ardından spora başlama kararı aldığını vurgulayan Yasin, "Bu tip sporları hep sever ve heveslenirdim ancak yapamayacağımı düşünürdüm. Televizyonda izlediğim bir karşılaşma, hayatımı değiştirdi." dedi.

Akşam eve giderken iki durak sonra indiğini ve bir spor salonuna girdiğini dile getiren milli sporcu, "Gittiğim salonda kick boks branşı olmadığını, tekvandonun bana daha uygun olacağını söylediler. 6 ay sonra seçmelere katıldım ve milli takıma girdim. 2010 yılında dünya üçüncüsü, 2011 yılında ise Avrupa şampiyonu oldum." diye konuştu.

- Hedef Tokyo'da madalya

Yasin Tokdoğan, 2020 yılı itibarıyla paralimpik oyunlarına para-tekvando branşının eklendiğini hatırlatarak, kendisine Tokyo'da madalya alma hedefi koyduğunu söyledi.

2020 yılında 31 yaşında olacağını, bunun da tekvando için zirve denebilecek bir yaş olduğunun altını çizen Yasin, "Kısmet olursa ilk para-tekvando sporcuları olarak Tokyo'daki oyunlara katılmak istiyoruz. Paralimpik şampiyonluğu büyük bir hayal ve çok zor. Bu hedefe ulaşmak için çok çalışacak ve elimizden gelenin en iyisini yapacağız. Mutlaka altın madalya hedefimiz ancak kürsüde yer almak da büyük bir başarı olacaktır." ifadelerini kullandı.

- "Federasyondan büyük destek görüyoruz"

Milli para-tekvandocu, ilk başladığı zaman dövüş sporu olması ve aktif kolunu da kaybetmesinden korktuğu için annesinin spora başlamasına karşı çıktığını söyledi.

Tekvandonun sert darbelerin olmadığı, sadece tekniğe dayalı bir spor olduğuna değinen Yasin, şöyle devam etti:

"Dünya üçüncüsü olunca ailem de bir potansiyelim bulunduğunu ve bu işi yaparken mutlu olduğumu anladı. Tekvando yaparken, psikolojik olarak da daha iyi hissediyordum. Spora başlamamın sonrasında üniversitede derslerim de yükselmeye başladı. Çünkü hayatımı daha iyi programlamaya başladım. Tekvando Federasyonunun büyük desteğini alıyoruz. Bu sayede de başarılar geliyor."

- Engelli bireylerde ailenin önemi

Yasin Tokdoğan, sporun engelli bireyin sosyalleşmesi adına da ayrı bir önem taşıdığını dile getirdi.

Engelli çocukların, ailelerinin tavırlarına göre sosyal hayatlarının belirlendiğini ifade eden Yasin, şöyle konuştu:

"Aileler engelli çocuklarından utanıyorsa veya dışarı çıkarmıyorsa, çocuklar dışarıya karşı kapalı oluyor. Ben bu anlamda şanslı bir çocuktum. Spor aracılığıyla engellilerin toplum içine girmesi, toplumun kurallarını öğrenmeleri ve yaşamaları da kolaylaşıyor. Özellikle antrenmanlarda engeli bulunmayanlarla hazırlanıyoruz. Bu sayede kendimizi eşit bulma şansı yakalıyoruz. İster istemez sosyalleşiyorsunuz ve kendinize güveniniz geliyor. Onlarla antrenman dahi yapabiliyorsam, Demek ki benim bir eksiğim yok diye düşünmeye başlıyorsunuz."

- "Engellilerin ötekileşmesini engellemek istiyoruz"

Para-tekvando Milli Takımı Teknik Direktörü Yılmaz Polat ise 4 yıldır engelli sporcularla çalıştığını belirterek, elde edilen başarıların göğüslerini kabarttığını ifade etti.

En küçük kas grubunu dahi çalıştıramayan engelli çocukların, spora başlamalarıyla başka bir boyuta geçtiğini anlatan Polat, şunları söyledi:

"Engelli bireylerin ötekileşmesini engellemek istiyoruz. Bu çocukların, evde kalıp, dört duvar arasında kaybolmalarını istemiyoruz. Özellikle engellilerle çalışanların, işlerine daha çok eğilip, sabırla sürdürmeleri gerekiyor. Çocukların gösterdiği azmi, en az onlar kadar bizim de göstermemiz lazım. İşitme ve bedensel engellilerde tekvando branşında önemli başarılar elde ettik. 2013 yılında Deaf Olimpiyatları'nda tekvando branşımız takım halinde olimpiyat şampiyonu oldu. Müsabakaları izleyince kimin engelli olduğunu ayırt edemeyecek duruma geliyorsunuz. Engelli branşlarında hedefler çok güzel kondu. Bunlara doğru çok hızla ilerliyoruz. Amacımız 2020 Tokyo Paralimpik Oyunları'nda ülkemize iyi dereceler ve madalyalar getirmek."