SHÇEK'in dönüşümü çocuklara sıcak bir yuvanın kapısını açtı
- Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu çatısı altında korunmaya muhtaç çocuklar için 76 yıl hizmet veren kuruluşların 2011'de Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının kurulmasıyla hız kazanan dönüşümü, çocuklara ev ortamında, aile odaklı bir sistemle bakılmasını sağladı - Türkiye'deki koğuş tipi yurtların tamamı kapatılarak, çocuk evleri ve çocuk evleri siteleri kuruldu, "Sosyal ve Ekonomik Destek" uygulamasıyla 110 bin çocuğun ailesinin yanında kalması sağlandı - Çocukların kurum bakımı yerine aile ortamında büyüyebilmesi amacıyla başlatılan "koruyucu ailelik" sisteminde, koruyucu ailelerin sayısı yaklaşık 5 bine, koruyucu aile yanına yerleştirilen çocukların sayısı 6 bin 66'ya ulaştı
ANKARA (AA) - BURCU ÇALIK - Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK) çatısı altında korunmaya muhtaç çocuklar için 76 yıl hizmet veren kuruluşların 2011'de Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının kurulmasıyla hız kazanan dönüşümü, çocuklara ev ortamında, aile odaklı bir sistemle bakılmasını sağladı.
SHÇEK, 2011'de Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının kurulmasıyla "Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü" adını aldı. Bu tarihten itibaren devlet koruması altındaki çocuklar için başlatılan yeni uygulamalar ve hizmet kalitesindeki artış çocukların daha iyi koşullarda hayata adım atmasını sağladı.
Osmanlı döneminde yetim ve öksüz çocukları korumak için ilk kurumsal adım, 1914'te "Darüleytam"ların oluşturulmasıyla atıldı. Balkan ve I. Dünya savaşlarında kimsesiz kalan çocukları barındırmak ve bir meslek edindirmek amacıyla kurulan bu kurumun ilerleyen yıllarda yetersiz kalması sebebiyle 1908'de "Himaye-i Etfal Cemiyeti" faaliyete geçirildi.
Kurtuluş Savaşı sırasında öksüz ile yetim kalan çocukların korunmasını ve yetiştirilmesini amaçlayan cemiyet, 1921'de Ankara'da, Hâkimiyet-i Milliyet gazetesinin bir odasında faaliyetini sürdürmeye başladı. 23 Nisan'ın 1927'de "Çocuk Günü" olarak kutlanmasına öncü olan cemiyet, 1935'te Çocuk Esirgeme Kurumuna dönüştürüldü.
Bu tarihten itibaren uzun yıllar Başbakanlığa bağlı bir kuruluş olarak "Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu" (SHÇEK) adıyla faaliyet gösteren kurum, 2011'de Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının kurulmasıyla daha aktif politikalar üretebilen bir yapıya kavuştu.
Ağır bürokrasisi ve hizmet kalitesindeki kimi yetersizlikler sebebiyle dönem dönem eleştirilen SHÇEK, adı Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü olarak değiştirilen yeni yapısında, korunmaya muhtaç çocukların daha iyi koşullarda hayata adım atabilmesini, aile ortamında büyüyebilmesini ve eğitimlerini destekleyen birçok yeni politikanın öncüsü oldu.
- Koğuş tipi yurtlar tarihe karıştı
AK Parti hükümetleri döneminde oluşturulan yeni yapıyla SHÇEK döneminden kalma koğuş tipi yurtlara da son verecek tarihi adımlar atıldı. Türkiye'deki koğuş tipi yurtların tamamı çocuk evleri ve çocuk evleri sitesi olarak ev tipi bakım modeline dönüştürüldü.
Böylelikle çocukların ranzalarda, kalabalık odalarda hizmet aldığı sistemden, uzman sosyal çalışmacılar ve bakıcı annelerin gözetiminde ev ortamında, sosyal yaşamın içerisinde, en fazla 6 çocukla birlikte yaşamını sürdürebildiği bir sisteme geçilmiş oldu.
- Koruyucu aileler devrede
Bakanlık, koğuş tipi yurtların dönüşümünü sağladığı süreçte diğer taraftan da çocukların kurum bakımı yerine aile ortamında büyüyebilmesi amacıyla hayata geçirilen "koruyucu ailelik" sistemine ağırlık verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın himayesinde, 6 yıl önce başlatılan "Gönül Elçileri" projesiyle hız kazanan uygulamada koruyucu ailelerin sayısı 5 bine, koruyucu aile yanına yerleştirilen çocukların sayısı 6 bin 66'ya ulaştı.
Evlat edinme sisteminde bazen sıkıntılara neden olan "40 yaş" sınırı uygulamasına son verildi. Böylelikle bir çocuğu evlat edinmek isteyen 40 yaş üzerindeki ailelerin uzun süredir dile getirdiği talepleri karşılık buldu.
- Çocuklar "SED" ile ailesinden kopmadı
Yoksul durumdaki ailelerin çocuklarını sadece ekonomik yetersizlikler yüzünden yurtlara vermesinin önüne geçmek amacıyla başlatılan "Sosyal ve Ekonomik Destek (SED)" uygulamasıyla da binlerce çocuğun ailesinin yanında kalması sağlandı.
SED kapsamında 110 bin çocuk için ailelerine ödeme yapılırken, Bakanlıkça bu alana milyonlarca liralık kaynak aktarımında bulunuldu.
Ayrıca özel kreş, gündüz bakımevi ve anaokullarından ücretsiz yararlanması sağlanan devlet koruması altındaki çocuklara, belli kontenjanlar dahilinde kolejlerde okuma imkanı da veriliyor.
Koruma altındaki çocukların sanatsal alanda kendilerini geliştirmeleri, spor faaliyetleriyle daha başarılı olabilmeleri için teşvik edici çalışmalar yürütülüyor.
- Kuruluş bakımından ayrılan gençlere destek
Öte yandan Bakanlık, devlet koruması altında kuruluşlarda yetişen gençler için "Kuruluş Bakımından Ayrılan Gençlerin Sosyal Yönden Desteklenmesi Projesi"ni de yakın bir zamanda hayata geçirecek.
Projeyle, kuruluş bakımından ayrılan gençlerin barınma ve yemek ihtiyaçları bir yıl süreyle Bakanlık tarafından karşılanacak. Destek, gençlerin uzun vadeli iş kollarına tabi bir işte istihdam edilmesinden bir ay sonra sonlandırılacak.
Yorumlar