AB tarafından gelen Türkiye ile müzakerelerin durdurulabileceği yönündeki açıklamalar, akıllara köprülerin atılması halinde bunun ne gibi ekonomik boyutları olabileceği sorusunu getirdi. Destek Yatırım Menkul Değerler Araştırma Uzman Yardımcısı Aysun Göksu, karşılıklı yaptırımların Türkiye kadar AB’yi de sarsacağını, zira AB ekonomisinin toplam ticarette yaklaşık yüzde 40 oranında Türkiye pazarına bağımlı olduğunu kaydetti.
Türkiye’nin yıllardır müzakereler yürüttüğü Avrupa Birliği üyelik
sürecinin geleceği sorgulanır oldu. Süreci sekteye uğratan kritik
madde terörle mücadele kanunundan taviz verilmemesi pek çok
tartışmayı da beraberinde getirdi. Politik tarafta AB ile
anlaşmazlıklar yaşanırken ekonomik tarafta AB müzakerelerinin son
bulmasıyla her iki tarafın da nasıl etkileneceği en büyük soru
işaretlerinin başında geliyor.
TİCARETTE DENGELER BOZULUR MU?
Destek Yatırım Menkul Değerler Araştırma Uzman Yardımcısı Aysun
Göksu, AB’nin ihracat ve ithalat rakamları değerlendirildiğinde,
Türkiye’nin toplam ticaret hacminde 5. sıradaki yerini koruduğunu
belirtti.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)’nun açıkladığı son verilere göre,
AB’ye yapılan ihracat 2016 yılı Eylül ayında önceki yılın aynı
dönemine göre yüzde 0,4 artış kaydederek 5 milyar 484 milyon dolar
olarak gerçekleşti. İhracattaki aslan payı ise, 1 milyar 137 milyon
dolarla Almanya’nın oldu. Almanya’yı 784 milyon dolarla İngiltere,
653 milyon dolar ile İtalya ve 575 milyon dolar ile Irak takip
etti.
AB’nin ana ticaret ortaklarından biri olan Türkiye 1995’te gümrük
birliğine girerek Avrupa ticaretinde payını artırarak önemli bir
noktaya ulaşmıştı. Ancak Türkiye- AB ilişkilerinin bozulmasıyla
Gümrük Birliği dahil tüm anlaşmaların askıya alınacağı
öngörülüyor.
Aysun Göksu'ya göre; Türkiye ekonomisinde önemli bir yeri olan AB
ile ilişkilerin bozulması ülke ekonomisinde taşları yerinden
oynatabilecek güce sahip. AB ile ekonomik ilişkilerin bir ayağı da
doğrudan yatırım girişlerine dayanıyor. Ekonomi Bakanlığı’nın
yayınladığı rapora göre, bu yılın Ağustos ayında 272 milyon dolar
olan nakit sermaye girişinin; 180 milyon dolarlık bölümünü AB
ülkeleri oluşturuyor. Doğrudan sermaye girişinde ihracatta da
olduğu gibi aslan payı 59 milyon dolarla Almanya’nın bulunuyor.
AB DE TÜRKİYE'YE BAĞIMLI
Türkiye’nin ekonomide AB’ye bağımlı olduğu gibi AB de Türkiye
pazarına bağımlı bulunuyor. Resesyon mücadelesini sürdüren AB’nin
Brexit şokunu atlatamamışken Türkiye pazarını gözden çıkarması
birliği ekonomik bir tehlikeye sürükleyebilir. Ayrıca,
hatırlanacağı üzere Lüksemburg Dışişleri Bakanı Jean Asselborn,
AB’nin Türkiye’ye ekonomik yaptırım uygulamasının gündeme
gelebileceğini söylemişti. Bu sözü edilen yaptırımlar ile ilgili
bir detay paylaşılmadı Ancak Türkiye’nin AB’ye ticarette bağımlı
olduğu gibi ticarette yaklaşık yüzde 40 oranında Türkiye’ye bağımlı
olan AB de, ekonomisi için Türkiye’ye muhtaç. Yani herhangi bir
ekonomik yaptırımın uygulanması yıllardan beri borç kriziyle
boğuşan AB ekonomisi için de risk oluşturuyor.
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.
Yorumlar