Prof. Dr. Nesrin Özören kimdir, nerelidir?
Prof. Dr. Nesrin Özören kimdir, kaç yaşındadır, nereden hangi üniversiteden mezundur, uzmanlık alanı nedir? İşte cevapları:
Prof. Dr. Nesrin Özören kimdir, uzmanlık alanı nedir soruları son günlerde Özeren'in yaptığı açıklamalar ve yorumlarla birlikte bir kez daha gündem oldu.
İşte Prof. Dr. Nesrin Özören biyografisi:
Aslen Bulgar göçmeni bir Türk vatandaşıdır.
Özören ilk ve orta öğrenimini Bulgaristan'da tamamladı.
Bulgaristan'da yaşanan olaylardan sonra 1989’da ailesiyle Türkiye’ye kaçtılar ve burada liseden mezun oldu.
Nesrin Özören Boğaziçi Ünivresitesi mezunudur.
'Apoptoz ve Kanser İmmünolojisi Laboratuvarı'nın kurucusudur.
Mezun olduğu bölüm ise Moleküler Biyoloji ve Genetik'tir.
Özören, buradan mezun olduktan sonra aynı alanda uzmanlık kariyerine başladı. Bu kapsamda 1996 yılında ABD'ye gitti.
Burada University Of Pennsylvania'da aynı alanda doktora yaptı.
Daha sonra doktora sonrası araştırmalarına başlayan Nesrin Özören 2002 yılında ise University of Michigan'da doktora sonrası araştırmalarını “Kanserde Apoptozun Temel Mekanizmaları ve Doğal Bağışıklık Sistemindeki Patojen Tanıma” konularında yürüttü.
Özören 2005 yılında Boğaziçi Ünivesitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümünde göreve başladı.
2007 yılında 'Apoptoz ve Kanser İmmünolojisi Laboratuvarı (AKIL)’nı kurdu.
Dr. Nesrin Özören 2006 yılında TÜBA-GEBİP Ödülüne, 2006 yılında Avrupa Moleküler Biyoloji Örgütü (EMBO)-Stratejik Yerleştirme Ödülüne ve 2007'de Oriflame Türkiye- 2006 En Başarılı Bilim Kadını Ödülünü aldı.
Prof. Dr. Özören, çalışmalarını ülkemizde tek olarak enflamazom (veya ASC zerrecik) kompleksinin oluşum mekanizmaları üzerinde yoğunlaştırdı.
Bu çalışmalardan ASC zerrecik mikrokürecik sistemi kullanılarak biyomoleküllerin veya antijenlerin taşınabileceğini hücre ve hayvan deneylerinde gösterdi.
Bu buluşu patentlidir (TR 04773 B ve PCT/IB2013/053079).
Bu mikrokürecik sistemi kullanarak yeni nesil aşıların (mesela domuz gribi aşısı) üretim çalışmaları devam ediyor.
Özören 2014 yılında ‘’Oda sıcaklığında 30 gün muhafaza edilen aşı taşıyıcı protein mikrokürecik teknolojisi’’ için ABD ve Japonya’dan patent aldı.
Biyoteknoloji alanında Türkiye’nin 4 uluslararası bölgeden patentli ilk ve tek buluşuna da imza attı.
Prof.Dr.Nesrin Özören ve ekibi,mikroplara karşı insan immün sistemini çalışırken, bir protein olan mikrokürecik keşfettiler.Bu mikrokürecik kendi hücrelerimizde mikroplara karşı oluşturulan doğal bir yapı. Bu partikül ile çalışırken üzerinde aşı teknolojini geliştirdiler. ASC, bir protein yapı ve Sayın Özören’in ifade ettiğine göre ‘’bağışıklık sistemimizin orkestra şefi’’. Bu protein aktifleştiğinde vücudumuz alarm veriyor ve patojen varmış gibi davranıyor. Kanserde tıpkı patojenler gibi vücudumuzda bir çeşit istilacı. Bu sistem kullanılarak kansere karşı immün sistemi harekete geçiyor. Aynı zamanda mikrokürecikler var olan aşılarında oda sıcaklığında taşınmasını sağlıyor. Bu çalışma ile kansere karşı yeni bir immün tedavi geliştirdiklerini, yaptıkları hayvan deneylerinde gösterdiler.
Nesrin Özören, bir röportajında şöyle konuşmuştu:
‘’ Lisedeyken, Bulgarlara karşı direniş düşünmüştüm. Kurmaya çalıştığım örgütün adı Mustafa Kemal Atatürk’tü. Defterime 7. sınıftayken yazmıştım bunu. Aslında bir çocukluk hayaliydi. Babam şiir yazardı. Babamın şiirleri ihbar edilmiş. Köye gelince benim odama bakmışlar ve defterimi bulmuşlar. İçinde de kimsenin bilmediği örgütün tüzüğü var. Babamın, annemin de haberi yok. 14-15 yaşındaydım, polise ifade verdik ve bizi bıraktılar. Özel sınavlardan geçerek yabancı dil sınıfını kazanmıştım. Bulgaristan’daki okullardan atıldım, 9. sınıfta. Aslında bu sadece teşebbüs, bir şey yok, hayali bir şey. Bulgaristan’dan kaçmayı kafaya koymuştum. Ailem, Türkiye’ye gelmek için dilekçe verdi ama bizi trenle Avusturya’ya gönderdiler. Mayıs 1989’da Avusturya’dan Türkiye’ye iltica ettik.’’
Yorumlar