Pervin Chakar kimdir nerelidir kaç yaşında?
Pervin Chakar kim ve nereli olduğu soruları en son Kadıköy'de verdiği konserle birlikte gündem oldu. Konserinden sonra CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Çakar'ın elini öpmüştü. Özel'in bu hareketi tepkilere neden olmuştu. Özel'in elini öpmesiyle gündem olan Chakar'ın daha önceki açıklamaları tartışmalı.
Pervin Chakar veya kamuyonda bilinen haliyle Pervin Chakar, İstanbul Kadıköy'de verdiği konser sonrasında siyaset gündeminin bir numaralı ismi oldu. Çünkü, konser sonrasında CHP Genel Başkanı Özgür Özel, sahneye çıkarak Çakar'ın elini öpmüştü.
PERVİN CHAKAR KİMDİR?
Pervin Çakar, Türkiye'nin yetiştirdiği başarılı bir soprano olan ve uluslararası alanda adını duyurmuş bir opera sanatçısıdır. 19 Haziran 1981 tarihinde Mardin'in Derik ilçesinde dünyaya gelen Çakar, beş çocuklu bir ailenin ilk ferdi olarak hayata gözlerini açtı. Çocukluğu Karadeniz Ereğlisi ve Fatsa'nın köylerinde geçti, ancak ailesinin öğretmen olan babasının tayini nedeniyle Bismil'e taşındıklarında halk müziğiyle ilgilenmeye başladı.
Sanatçının müzikle tanışması, 1995 yılında Diyarbakır Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi'ne başlamasıyla ivme kazandı. Bu süreçte, halk müziğinden opera sanatına uzanan bir yolculuğa çıkan Çakar, 1999 yılında lise eğitimini birincilikle tamamladı. Gazi Üniversitesi Müzik Öğretmenliği Bölümü'nde başladığı yüksek öğrenimini 2003 yılında üniversitenin Şan Ana Sanat Dalı'nda başarıyla noktaladı.
Opera kariyerine olan tutkusu, İtalya'nın zengin opera geleneğinde profesyonel eğitim alarak pekişti. 2004-2005 yıllarında Accademia d’Arte Lirica Müzik Akademisi'nde, ardından 2006-2008 yıllarında Accademia Internazionale Musicale di Perugia'da eğitim aldı. İtalyan hükümetinin sağladığı bursla opera eğitimine devam eden Çakar, Luciana Serra, Lella Cuberli, Tiziana Fabbricini gibi ünlü isimlerin masterclass programlarına katılarak yeteneğini geliştirdi.
2006 yılında İtalya'daki ilk performansını Milano'daki Teatro Rosetum Sahnesi'nde gerçekleştiren Çakar, "Werther" adlı Fransızca operada "Sophie" rolüyle dikkatleri üzerine çekti. Bu performansın ardından çeşitli sahnelerde, Mozart'ın "Der Schauspieldirektor" Operası'nda "Madame Herz" rolü ve "Der Rosenkavalier" adlı Almanca operada "Marianne/Duenna" rolleriyle sahne aldı.
İtalya'da düzenlenen 60. AsLiCo finalisti olan Çakar, uluslararası alanda birçok ödül kazandı. 2010 yılında Teatro alla Scala'da Alban Berg'in "Lulu" eserinde "Eine FÜnfzehnjahrige" rolüyle sahneye çıktı. Aynı yıl düzenlenen 6. Leyla Gencer Şan Yarışması'nda üçüncülük elde ederek 2012'de 40. Uluslararası İstanbul Müzik Festivali'nde konser verme şansı yakaladı.
Pervin Çakar, kariyerinde birçok önemli opera evinde sahne aldı. İtalya'nın yanı sıra Almanya'da yaşamını sürdüren sanatçı, Köln Filarmoni Gençlik Orkestrası ile Mozart'ın konser aryalarından seçmeleri seslendirdiği performansıyla da dikkat çekti. Ayrıca, Gomidas'ın 150. doğum yılı nedeniyle Berlin ve İstanbul'da verdiği konserlerle müzikseverlerle buluştu.
Ancak, 2022 yılında Çakar'ın Türkiye'deki ilk Kürtçe dersini açan Mardin Artuklu Üniversitesi'ndeki konserinin, repertuarındaki Kürtçe şarkı nedeniyle iptal edildiği öne sürüldü. İptalin sebebinin biletli konser verilmeyen salonda ücretle sahneye çıkmak istemesi olduğu belirlendi.
TEPKİ ÇEKEN İFADELERİ
Chakar, 2021 yılında, Ayşen Güven'e yaptığı açıklamada, Kürt devleti kurulması gerektiğini belirtip, "Mecburi bir sürecin sonunda Türklerle aynı toprakları paylaşıyoruz. Onların dillerini öğreniyor ve konuşuyoruz. Kültür ve geleneklerini biliyoruz. Ama onlar bizimkini bilmeyi bir tarafa bırak onu yok etmek için seferber olmuş durumdalar. Bundan bir medeniyet üretilemeyeceği gibi bu güzelliklerin yok edilmesi sürecinin ta kendisi. Tekrar etmekte fayda var mesele statü meselesi, Kürtlerin devleti yoksa Kürt soprano da olmaz Kürt besteci de olmaz." açıklamasında bulunmuştu.
2020'de ise Kürdaraştırmaları isimli bir siteye açıklamalarda bulunan Chakar, Türkleri 'Kürt eserlerini talan etmekle' suçlamış, "Kürtler bölünmüş olmakla kalmadılar, onların topraklarını işgal edenler fırsat buldukça onların topraklarını bir savaş alanına çevirdiler, ekonomilerini yok ettiler, tarlalarını yakıp hayvanlarını öldürdüler, dillerini kestiler. Bu böyleyken bize ait olan pek çok eserin de hem Türkler hem Ermeniler tarafından kendilerine mal edildiğine tanık olduk. Yüzlerce Kürt müzik eseri bu iki halk tarafından resmen talan edilmiştir. Devletiniz yoksa birileri mutlaka bu zenginliğe sahip çıkmak, yağmalamak veya benimsemek için ortaya çıkacaktır." demişti.
Yorumlar