Ömer Çelik'ten maç sonrası önemli açıklamalar

"Adında baro olanların terör örgütünün kullandığı kavramları ve literatürü kullanarak açıklama yapması son derece vahimdir ve bunların hukuk dışında başka birtakım angajmanlarla hareket ettiğini gösteriyor"

Google Haberlere Abone ol
Ömer Çelik'ten maç sonrası önemli açıklamalar

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklayacağı vizyon belgesine ilişkin yaptığı değerlendirmede, "Karşımıza bir vizyon çıkarsa o vizyon temelinde rekabet etmek için siyaset üretmek için siyasi mücadele için sabırsızlanırız." dedi.

Çelik, parti genel merkezinde, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısı devam ederken basın toplantısı düzenledi.

Pençe-Kılıç Operasyonu'na ilişkin Pentagon'dan ve Beyaz Saray'dan farklı açıklamalar geldiği hatırlatılan Çelik, şöyle konuştu:

"Tabii ki Beyaz Saray açıklaması daha doğru bir açıklama. Türkiye'nin kendini savunma hakkı var ve terörle mücadele hakkı var ama Pentagon açıklamasında şöyle bir durum var, bizim terörle mücadeledeki askeri operasyonlarımızın kendilerini tehlikeye attığını söylüyorlar ki böyle bir şey söz konusu olamaz. Operasyonlar terör örgütünün sözde karargahlarına dönük noktasal operasyonlardır. İkincisi de böyle bir durum varsa siz bu terör örgütlerine bu kadar yakın yerde ne yapıyorsunuz? Üstelik bu terör örgütleri sizin müttefikiniz olan Türkiye'ye saldırırken bunu niye seyrediyorsunuz?"

Yapılan açıklamaların, "Burnumuzun dibinde terör örgütü var ve biz bunlara karışmıyoruz ya da bunlara destek veriyoruz." itirafı olduğu değerlendirmesinde bulunan Çelik, "Burnunuzun dibinde terör örgütü varken bunlara müdahale etmemeniz bizim güvenliğimizi tehlikeye atıyor." dedi.

- "TERÖR ÖRGÜTÜNÜN LİTERATÜRÜYLE AÇIKLAMA YAPILMASI VAHİMDİR"

Bazı baroların askeri operasyonlar için "savaş politikası" ifadesi kullanması ve operasyonların durması yönünde çağrı yapmasına ilişkin değerlendirmeleri sorulan Çelik, baroların hukuk kurumları olduğunu hatırlattı.

Çelik, "Adında baro olanların terör örgütünün kullandığı kavramları ve literatürü kullanarak açıklama yapması son derece vahimdir ve bunların hukuk dışında başka birtakım angajmanlarla hareket ettiğini gösteriyor. PKK terör örgütünün talimat verdiği kesimlerin yaptığı açıklamalardaki dilin aynısını bunlarda görüyoruz. Halbuki hukuk organizasyonlarının hukuk devleti, hukukun üstünlüğü temelinde bir dil kullanmaları gerekir." şeklinde konuştu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 3 Aralık'ta vizyon belgesi açıklayacağı hatırlatılan Çelik, siyasetin ve Türkiye'nin dünyanın değişimiyle birlikte gelen yeni sorunlar ve yeni meydan okumaların bulunduğunu, bu meydan okumalara karşı siyasetin önereceği çözüm konusunda yarışmak istediklerini söyledi.

Çelik, "Karşımıza bir vizyon çıkarsa o vizyon temelinde rekabet etmek için siyaset üretmek için siyasi mücadele için sabırsızlanırız. Biz kendimize güveniyoruz. Ürettiğimiz kapasiteye ve siyasi kabiliyetlerimize güveniyoruz. İnşallah yine bir zihni sinir projesi ile karşı karşıya kalmayız. Çünkü bu 'Akşam dokuzda açıklama yapacağım.' açıklamalarına benzemesin." ifadelerini kullandı.

- "DİPLOMASİ TARİHİNDE BÖYLESİNE ZAVALLI BİR DURUMA ÇOK AZ DÜŞÜLDÜ"

Çelik'e "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi ile verdiği fotoğraf karesinden sonra Yunanistan'dan adım geldi. Yunanistan Dışişleri Bakanı ve Savunma Bakanı Mısır'a gitti ve dediler ki, 'Hem Türkiye ile olan gerilimi, hem de Doğu Akdeniz'i görüştük.' Hemen arkasından böyle bir hamlenin gerçekleşiyor olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Bundan sonra önce Mısır'a biz mi gideriz, yoksa Mısırlı devlet adamları mı Türkiye'de ağırlanır?" sorusu yöneltildi.

Çelik, Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias'ın en son düştüğü durumu izah etmek istediğini belirterek, diplomasi ve dış politika tarihinde böylesine "zavallı bir duruma" çok az düşüldüğünü söyledi. Ömer Çelik, Dendias'ın en son Libya'ya gittiğini, Trablus'ta uçaktan inecekken Libya Dışişleri ve Uluslararası İşbirliği Bakanı Necla Manguş'un orada olduğunu öğrendiğini, asıl amacının Bingazi'ye mesaj vermek olduğunu ve haber gelince havaalanında uçaktan inmediğini kaydetti.

Çelik sözlerini şöyle sürdürdü:

"Çocukça bir tavırla uçağın kapısını kapattı ve uçağı havalandı. Tekrar Bingazi tarafına gitmek için iniş izni istedi. Libya Hükümeti iniş iznini vermedi. Bunun üzerine Malta'ya gitti. Orada uçağın radarlarını kapatarak yani uçağa görünmez kılarak kendi akıllarınca, Libya devletinin egemenlik haklarını da çiğneyerek Bingazi'ye gitti. Şimdi böylesine bir Dışişleri Bakanı olabilir mi? Bir devletin diplomasisi, böylesine saçma sapan birtakım hareketlerle temsil edilebilir mi? Ne kadar zavallıca bir durum ama bütün bunlar niye oluyor? Çünkü herhangi bir tez temelinde hareket etmiyorlar. Tek hareket etme motivasyonları, 'Türkiye aleyhine ne iş yaparız?' Türkiye'nin Birleşmiş Milletlerin tanıdığı, meşru hükümetle yaptığı Akdeniz'deki anlaşmayı berhava etmek üzere, Birleşmiş Milletlerin meşru olarak tanıdığı hükümeti yıkmaya çalışan Libya'daki öbür güçlere destek vermek için gidiyor. Şimdi bunun devamı nedir? Gitti. Zaten biz kendi aramızda şöyle bir espri yapmıştık. Cumhurbaşkanımızın, Mısır Devlet Başkanı ile tokalaşması gerçekleşince, demiştik ki, 'yarın sabah Dendias oraya gider' diye, hakikaten de öyle oldu. Şimdi buralarda da tabii 'Türkiye'nin aleyhine ne yaparız? Türkiye'nin aleyhine hangi imzayı atarız ya da nasıl bir manipülasyon yaparız?' diye bir motivasyon içerisinde oldukları için Türkiye ile Mısır arasında bir normalleşme olursa Yunanistan'ın Akdeniz'deki gayrimeşru ve gayrihukuki birtakım adımlarının boşa çıkmasından korkarak bunu yapıyor. Bunlardan hiçbir sonuç alamayacak, Libya'da da alamadı, başka yerlerde de alamadı.

Bu bir devletin dış politikası değil. Bu bir çadır dış politikası. Tamamen Türkiye karşıtlığına, Erdoğan karşıtlığına konumlanmış, kullandıkları dil hiçbir şekilde saygın olmayan, biz Avrupalı muhataplarımızla görüştüğümüzde de herkes biliyor ki, bu Avrupa'nın şımarık çocuğu. Avrupa'nın da başına bela. Ama birtakım kültürel kodlar, vesaire yüzünden, birtakım tarihsel angajmanlar yüzünden bunları idare ediyorlar. Yunanistan'ın yapması gereken meselelerini Türkiye'de masada çözmektir. Türkiye aleyhine siz kimin peşinden giderseniz gidin, hiçbirinin size faydası olmayacaktır. 3-5 tane açıklama yaparlar, sizin meselelerinizi çözeceğiniz şey budur."

- "MİÇOTAKİS VE DENDİAS HAVADA DOLAŞMAKTAN YERE İNEMEYECEKLER"

Çelik, Yunanistan'ın ekonomik kriz yaşadıkları ve doğal afetler yaşadıkları zaman Türkiye'nin bunu istismar etmediğini anımsatarak, şunları kaydetti:

"Şimdi Türkiye aleyhine yaptıkları bu faaliyetlerin hepsini not ediyoruz. Tabii ki hiçbirini unutmayacağız, hiçbirinden de sonuç alamayacaklar. Türkiye'nin normalleşme adımlarının arkasından Yunan Dışişleri Bakanı ya da Yunan Başbakanı o ülkelere gidecekse ya da Türkiye'nin başka ülkelerle ilişkisini geliştirmesinin ardından şu anda yine o ülkelere gideceklerse ya da Türkiye'nin hali hazırda verimli ilişkisi olan ülkelerle daha ileri adımlar atmasının arkasından Miçotakis ve Dendias o ülkelere gidecekse şunu söyleyebilirim ki öyle adımlar atacağız ki Miçotakis ve Dendias havada dolaşmaktan yere inemeyecekler, bizim adımlarımızı takip etmek yüzünden."

Herkes için gelecek günlerin daha iyi olmasını temenni ettiklerini kaydeden Çelik, "MKYK'mız adına, Sayın Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanımız adına bütün vatandaşlarımıza iyi dileklerimizi iletiyoruz, hepsine sevgilerimizi, saygılarımızı sunuyoruz." dedi.

Yorumlar