Muğla demokrasi nöbetine devam ediyor

Muğla'nın Menteşe ve Yatağan ilçelerinde, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine tepki gösteren vatandaşlar, demokrasi nöbetini sürdürüyor.

Menteşe ilçesinde, Cumhuriyet Meydanı'ndaki Atatürk Anıtı önünde ellerinde Türk bayraklarıyla toplanan vatandaşlar, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından sloganlar atarak tepkilerini dile getirdi.

Bazı vatandaşlar "Dik Duran Millet, Kazanan Türkiye", "Türkiye Sokakta Daima Omuz Omuza", "Bu Vatan Sahipsiz Değil", "Aziz Milletin Demokrasi Destanı", "Vatan Evlatları Demokrasiye Sahip Çıktı" pankartları taşıdı.

Programda Kur'an-ı Kerim okundu, darbe girişiminde hayatını kaybedenler için dua edildi.

-Yatağan

Yatağan ilçesinde vatandaşlarca, FETÖ'nün darbe girişimine karşı demokrasiye sahip çıkma yürüyüşü düzenlendi.

Cumhuriyet Caddesi’nde bir araya gelen vatandaşlar, mehteran takımı eşliğinde Atatürk anıtına yürüdü. Ellerinde Türk bayrakları ile “Şehitler ölmez, vatan bölünmez”, “Dik dur eğilme, bu vatan seninle” şeklinde sloganlar atan vatandaşlar, mehteran marşlarına eşlik etti.

Atatürk anıtı önünde toplanan gruba hitaben konuşan, AK Parti İl Başkanı Kadem Mete, darbe girişimine kalkışanların yaptığını tanımlamada "hainlik" kelimesinin bile az kaldığını belirterek “Bunlar Meclis’i komple yıkma girişiminde bulundular. Bunlar, kendileri gibi düşünmeyen halkı yok etmek gibi bir girişimde bulundular. Bunun adı darbe falan değildir. Buna isim bulmak da mümkün değildir” dedi.

Çetelere karşı mücadelenin ilk emrinin verildiği yerin Marmaris olduğunu ifade eden Mete, “FETÖ’nün darbe girişiminin üç tane kilit yeri var. Bunlardan birincisi İstanbul ve Boğaziçi Köprüsü. Orada ne destanlar yazıldı. İkincisi şüphesiz başkent Ankara’ydı. Burada iki kilit nokta vardı, birincisi Meclis diğeri ise emniyet teşkilatıydı. Üçüncü yer ise Muğla’nın Marmaris ilçesiydi” şeklinde konuştu.

Mete, darbe girişimi gecesi yaşananları ise şöyle anlattı:

“Genel Başkan Yardımcımız Mustafa Ataş, beni aradığında ‘Ne kadar adam bulabilirsen Marmaris teşkilatının önüne yığ’ dedi. Akşam saat 10.00’du. Hiçbir anlam veremedim. ‘Hayırdır efendim’ dedim, ‘Soru sorma, dediğimi yap’ dedi ve telefonu kapattı. Hemen koşarak odama girdim ve televizyonu açtım. Başbakanımızın ‘Bu bir darbe girişimidir’ açıklamasını gördüm. Sonra Muğla’da ne kadar insan varsa telefonla ulaşmaya çalıştım. Herkese Marmaris’e gelmelerini söyledim. Neden çağırdığımı sorduklarında ise açıklama yapmadım çünkü Cumhurbaşkanımızın Marmaris’te olduğunu söyleyemiyorum. Bu hain çete, otele baskın yaptığında, hangi odada ve konutta olduğunu bilmiyordu. Kimseye otelin adını vermedim. Otelin de adını verseydim, meğerse dinleniyormuşuz, yerini bildirmiş olacaktık. İnsanları önce partinin önüne topladım. Sonra da otele doğru hareket ettik. Cumhurbaşkanımızı Marmaris’ten yolcu ettikten sonra da kafileler halinde meydana yürüdük.”