Mısır’da insan hakları ihlalleri sürüyor
- 2013’teki askeri darbenin ardından temel hak ve hürriyetlerin rafa kaldırıldığı Mısır’da insan hakları ihlalleri, işkence ve şiddet aralıksız olarak devam ediyor - İnsan Hakları İzleme Örgütünün son raporunda, Sisi rejiminin 2016 yılındaki sebepsiz yere gözaltılarına, işkencelerine ve hukuksuzluklarına dikkat çekiliyor - İnsan hakları kuruluşlardan rahatsızlık duyan Sisi rejimi, kısa süre önce ihlalleri belgeleyen bir merkezi de kapattı - Hapishanelerdekilerin tedaviden mahrum bırakılması nedeniyle yüzlerce mahkum kan, lenf ve akciğer kanserine yakalandı - Hapishanelerdeki işkence ve şiddetin, sosyal hayattaki baskının, önümüzdeki dönemde Mısır’da devam edeceği, bunun da istikrarsızlığı tırmandıracağı ifade ediliyor
ANKARA (AA) – Askeri darbeyle temel hak ve hürriyetlerin askıya alındığı Mısır’da, sebepsiz gözaltıların yanı sıra sistematik işkenceler ve hukuksuzluklar aralıksız olarak devam ediyor.
Mısır’ın ilk seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin Temmuz 2013’te Abdülfettah es-Sisi komutasındaki askeri darbeyle uzaklaştırılmasının ardından ülke, adeta insan haklarının, temel hak ve hürriyetlerin yok sayıldığı bir yer haline geldi.
Darbeyle göreve gelen Sisi yönetiminin, sayısız insan hakları ihlalleri ve yaptığı işkenceler bugüne kadar birçok uluslararası insan hakları kuruluşunun raporlarına yansıdı.
İnsan hakları kuruluşlarının darbe sonrasındaki raporlarına yansıyan ihlaller sadece Müslüman Kardeşler Teşkilatına (İhvan) ilişkin işkenceleri değil, aynı zamanda uluslararası basın mensuplarına ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerine yönelik tecavüz ve ölüm vakalarını da içeriyor.
Bu doğrultudaki en son rapor, İnsan Hakları İzleme Örgütü tarafından 2017 yılının başında yayımlandı. Mısır’da 2016 yılında yaşanan insan hakları ihlallerine vurgu yapılan raporda, Sisi rejiminin sebepsiz yere gözaltılarına, işkencelerine ve hukuksuzluklarına dikkat çekildi.
Raporda, ulusal güvenlik güçlerinin, darbe sonrasında hapishanelere konulanlara düzenli olarak işkence yapılmaya devam edildiği ifade edildi. Hiçbir yetkilinin çiğnenen yasalar hakkında hesap vermediği de belirtilen raporda, yüzlerce vatandaşın da gözaltına alındıktan sonra ortadan kaybolduğuna vurgu yapıldı.
Hapishanelerde yaşanan ihlallerin örneklerine yer verilen örgütün çalışmasında, Akrep Hapishanesinde yapılan işkencelerden dolayı en az 6 tutuklunun hayatını kaybettiği hatırlatıldı.
İskenderiye Hapishanelerindeki Tutukluların Aileleri Birliği, Muhammed Mursi ve çok sayıda darbe karşıtının tutulduğu Burc el-Arap Hapishanesinde mahkumlara şiddet uygulandığını ve ziyaretlerin engellendiğini duyurdu.
İhvan tarafından yapılan açıklamada da söz konusu hapishanenin, tutuklulara ve yakınlarına karşı insan hakları ihlallerine sahne olduğu vurgulanarak, “Burc el-Arap Hapishanesi suçlara sahne oluyor.” ifadesi kullanıldı.
- Rejim, ihlalleri araştıran kuruluşlardan rahatsız
Sisi rejimi, yaşanan insan hakları ihlallerini ortaya koyan
kuruluşlardan büyük rahatsızlık duyuyor.
Bunun son örneği, Mısır güvenlik güçlerinin, insan hakları
ihlallerini belgeleyen, işkence ve şiddet mağdurlarına destek veren
Nedim Şiddet Mağdurlarını Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezini geçen
ay kapatması oldu.
Merkezin Müdürü Ayide Seyfuddevle, sosyal paylaşım sitesinden
yaptığı açıklamada, güvenlik güçlerinin başkent Kahire'deki merkeze
baskın düzenleyerek ofisi kapattığını bildirdi.
Sağlık Bakanlığının Şubat 2016'da "idari usulsüzlük" gerekçesiyle
insan hakları ihlallerini belgeleyen, işkence ve şiddet
mağdurlarına tedavi veren merkezin kapatılması yönünde talimat
verdiğini ifade eden Seyfuddevle, daha önce de merkezin iki kez
güvenlik güçleri tarafından kapatılmak istendiğini ancak personelin
ofisten ayrılmayı reddetmesi üzerine başarılı olamadıklarını
aktardı.
- Cambridge öğrencisi işkenceyle öldürüldü
Mısır’da şiddet ve baskı görenler sadece İhvan ve muhalif
Mısırlılarla sınırlı değil. İngiliz Cambridge Üniversitesinde
doktora yapan İtalyan öğrenci Giulio Regeni, Mısır’daki işçi
sendikaları ve aktivistlerle ilgili araştırma yaparken Ocak 2016’da
ortadan kayboldu. Cesedi 10 gün sonra bulunan Regeni, işkence
edilerek öldürüldüğünün ortaya çıkması üzerine İtalya ve Mısır
arasında gerginlik yaşandı. İtalya, Kahire Büyükelçisi'ni geri
çekti.
Mısır mahkemesi de 5 hukukçu ile 3 hukuk kuruluşunun mallarına
tasarruf yetkisine yasak getirilmesi kararı aldı.
Güney Kahire Ceza Mahkemesi, 2016’da Arap İnsan Hakları Ağı
Başkanı Cemal Iyd, Mısır Kişisel Haklar Girişimi kurucusu Hüsam
Behçet, Kahire İnsan Hakları Merkezi Müdürü Behiyyüddin Hasan,
Hişam Mübarek Hukuk Merkezi Müdürü Mustafa el-Hasan ve Mısır Eğitim
Hakkı Merkezi Müdürü Abdulhafiz Tayil ile Hişam Mübarek, Mısır
Eğitim Hakkı Merkezi ve Kahire İnsan Hakları Merkezi'nin mallarında
tasarruf yetkisine yasak getirilmesine karar verdi.
Mahkemenin verdiği kararı eleştiren Iyd, Sisi yönetiminin,
bağımsız hukukçulardan intikam alma amacı güttüğünü
söyledi.
- Mısırlı mahkumlar kanser kıskacında
İnsan hakları kurumları, tutuklulara yönelik işkencenin yanı sıra hapishanelerde mahkumlara gerekli sağlık hizmetlerinin de sağlanmadığına dikkati çekiyor. Özellikle kanser hastalığına yakalanan mahkumların tedaviden mahrum bırakıldığı belirtiliyor.
İnsan Hakları ve Özgürlükleri Gözlemevinin geçen yılın sonlarında yayımladığı rapora göre, Mısır hapishanelerindeki mahkumların 200'ü kan, 200’ü lenf, 150’si akciğer, 100’ü pankreas, 90’ı prostat, 50’si kolon kanserine yakalanmış durumda.
Raporda, hasta mahkumların yaklaşık yüzde 50’sinin kansere
hapishanede iken yakalandığı, diğerlerinin de hasta iken
tutuklandığı vurgulanıyor.
Afro-Arap İnsan Hakları ve Özgürlükleri Merkezi Müdürü Abdullah en-Neccar da cezaevlerindeki sağlık hizmetlerinde sorunlar yaşandığı ve yetkililerin de hasta mahkumların dışarıda muayenesine izin vermediğine dikkati çekiyor.
Darbeden bu yana 32 mahkumun kanser, 491 mahkumun ise tıbbi ihmal nedeniyle hayatını kaybettiği bilgisini veren Neccar, Mısırlı makamların mahkumlar aleyhindeki uygulamalarının, "her mahkumun sağlık hizmetlerinden yararlanma ve gerektiği zaman periyodik muayenelerinin yapılması, bedensel ya da zihinsel bir rahatsızlığın tespiti durumunda gerekli tedavinin uygulanmasını" öngören uluslararası sözleşmeleri ihlal ettiğinin altını çizdi.
İnsan hakları kuruluşlarının raporlarında, hapishanelerdeki işkence ve şiddetin, sosyal hayattaki baskının, önümüzdeki dönemde Mısır’da devam edeceği, bunun da istikrarsızlığı tırmandıracağı ifade ediliyor.
Yorumlar