Kurtulmuş, Saraçhane Meydanı'nda

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Bu millet, bu destanı boşuna yazmadı. Bunları yapanlar, bu maşaları kullananlar, hepsi gelecekler ve hesap verecekler. Bundan hiç şüpheniz olmasın. O hainler, o hain çeteler en ağır şekilde cezalarını bulacak, bundan hiç şüpheniz, kuşkunuz olmasın." dedi.

Kurtulmuş, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminin ardından Saraçhane Meydanı'nda demokrasi nöbetini sürdüren vatandaşlara hitap etti.

15 Temmuz’dan bu yana Saraçhane Meydanı’nda demokrasi nöbeti tutan vatandaşlara teşekkür eden Kurtulmuş, “Siz burada büyük bir destan yazıyorsunuz. 15 Temmuz akşamında burada, canlarını feda ederek vatan için, Allah için, millet için gözünü kırpmadan giden şehitlerimizi rahmetle anıyorum." ifadesine yer verdi.

Türkiye’nin bir büyük felaketin, uçurumun kenarından o şehitlerin hürmeti, gazilerin yüzü suyu hürmetine, o karanlık gecede sokaklarda sabahlara kadar mücadele eden mücahitlerin hürmetine kurtulduğunu dile getiren Kurtulmuş, “Allah hepsinden, hepinizden razı olsun.” dedi.

Saraçhane Meydanı'nda, 15 Temmuz akşamı iplerini başkasının elinde bulunan maşaların cellatlarının halkın üzerine ölüm kustuğunu söyleyen Kurtulmuş, meydandakilerin “Yuh” sözleri üzerine, “Eskiden ‘Yuh’ çekmeyin diyorduk. Şimdi ne kadar ‘Yuh’ çekerseniz çekin.” dedi.
Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bir zavallı, o katliamdan sonra yalvarıyor. ‘Beni bu kadar kullandınız, sakın ha, milletin eline vermeyin, Türkiye’ye göndermeyin. Beni kullandınız, size kul köle oldum, size köpeklik yaptım, ne olur beni koruyun’ diye yalvarıyor. Bu millet, bu destanı boşuna yazmadı. Bunları yapanlar, bu maşaları kullananlar, hepsi gelecekler ve hesap verecekler. Bundan hiç şüpheniz olmasın. O hainler, o hain çeteler en ağır şekilde cezalarını bulacak, bundan hiç şüpheniz, kuşkunuz olmasın. Her şeyleri vardı. Aynen Çanakkale’de, bu ülkeyi işgal etmeye gelenlerin her şeyi olduğu gibi. Uçakları vardı, tankları vardı, makineli, tüfekleri vardı, her türlü güçleri vardı, medyaları vardı, paraları vardı ve bu garip milletin elinde hiçbir şey yoktu. Aynen Çanakkale’deki gibi. Unuttukları bir şey vardı Bu millet, Allah’tan başkasının önünde eğilmeyen bir millettir.”

Başkomutan Recep Tayyip Erdoğan’ın, 7 Ağustos’a kadar “nöbete devam” dediğini aktaran Kurtulmuş, şunları kaydetti:
“İnşallah 7 Ağustos’ta, İstanbul’da muhteşem bir mitingle cümle aleme göstereceğiz. Bu millet nasıl bir millet, bütün dünya görecek. Nasıl demokrasiye sahip çıkar, nasıl vatanına sahip çıkar, nasıl değerlerine sahip çıkar gösterdiğimiz gibi 7 Ağustos’ta da göstereceğiz. Bu meydanlar, bu kürsüler sadece bir partinin kürsüsü değildir, bütün partilerin kürsüsüdür. Toplum sadece bir kesiminin değil, bütün kesimlerin köprüsüdür. Bu mücadeleyi, çarşaflı bacılarımızla başı açık bacılarımız yan yana verdi. Bu mücadeleyi sakallı hacı amcalarla gencecik evlatlarımız, delikanlılarımız beraber verdi. Hepsi aynı dava uğrunda, hepsi bu bu kahpelere haddini bildirmek, bu milletin izzetini ve şerefini korumak için hep beraber mücadele etti. Onun için 7 Ağustos’a kadar yolumuza devam ediyoruz.”

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, darbecilerin en önemli amaçlarından birinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı öldürmek olduğunu anlatarak, böylece Türkiye'yi bir kaosa sürüklemek istediklerini söyledi.

Sonraki aşamada Türkiye'nin işgal için uygun hale getirilmek istendiğine dikkati çeken Kurtulmuş, "Bu piyonlar, kahpeler, alçaklar, bunların arkasındaki şer odaklarıyla birlikte bunu planladılar. Bunlar millette karışıklık ve iç savaş istediler, millet de dedi ki 'Öyle mi istiyorsun?' Hep beraber bir araya geldi. 79 milyon sağcısıyla solcusuyla, AK Partilisiyle CHP'lisiyle, MHP'lisiyle şu mezhepten şu meşrepten, şu ırktan şu ırktan 79 milyon bir araya geldi. Avucunuzu yaladınız mı? Bu milleti bölmek istediniz, Allah öyle takdir etti ve bu milleti bütünleştirdi. Allah'a çok şükür, Allah'a hamdolsun." diye konuştu.

"Her ülkede hain olur da bu ülkede böyle büyük bir ihanet görülmemişti"

Kurtulmuş, Türkiye adına şimdi ve gelecekte darbecilerin istediklerinin tam tersinin gerçekleşeceğini belirterek, gelişme ve büyümenin devam edeceğini anlattı.

Türkiye'de artık darbe üreten sistemin var olamayacağına vurgu yapan Kurtulmuş, Türkiye'nin yeniden güçlü bir ülke olarak yoluna devam edeceğini kaydetti.

Kurtulmuş büyük devletlerin hainlerinin de büyük olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Her ülkede hain olur da bu ülkede böyle büyük bir ihanet görülmemişti. Bu ihaneti de maalesef gördük. Şimdi hesap soracağız. Avrupalılar 'Neden OHAL ilan ettiniz?' diyor. Neden Fransa'ya sormuyorsunuz? Avrupa'da 8 ülke zaman zaman OHAL ilan etmişler. 3-5 kişi terörden ölmüş 6 ay OHAL ilan etmişler. O terörden ölenlerin de acısını taşıyoruz. Ama kusura bakmayın bu millet onurlu ve bağımsız bir millettir. Bu millet kimsenin tavsiyesiyle yoluna devam etmez. Kimseden emir almaz. Kimsenin kendisine elbise biçmesine izin vermez."

OHAL'in vatandaşın hayatını kısıtlamadığını dile getiren Kurtulmuş, milletin durumdan memnun olduğunu ve kendilerinin de hainleri temizlemeye devam edeceklerini söyledi.

Kurtulmuş, darbe girişiminden sonra vatandaşların doldurduğu meydanları "mektep" olarak niteleyerek, şu değerlendirmelerde bulundu:

"7 Ağustos'ta, 15 Temmuz'da başlayan bu mektebin diplomalarını alacağız. Dünyanın en şerefli üniversitesinden, fakültesinden mezun olacaksınız. İnşallah bu FETÖ'cüler ve onların arkasındaki sırtlan çeteleri bir kere daha görecekler ki bu millete öğrettikleri hakikaten çok kolay öğrenilecek gibi değildi. Çok acı ve ağır bir faturaydı ama sizi özgürlük mektebinden, darbelere karşı koyan yiğitler mektebinden inşallah 7 Ağustos'ta mezun edecekler."