
Wallraff, Thyssen’de çalıştığı için ömür boyu taşıyacağı kronik hastalığa yakalandı.
“Çalıştığım yerde biriken metal tozdan kimse görmeden bir avuç alıyorum. Bir taş kadar ağır. Bremen Üniversitesi’ne bağlı bir enstitüye göndererek analizini istiyorum. Bir süre sonra sonuçlar geliyor. Raporda şimdiye kadar bu derece tehlikeli dozda bir maddeyle karşılaşmadıkları yazıyor. Neler yok ki! Astat, baryum, kurşun, krom, demir, civa, kobalt, bakır, rodyum, çinko, krom, gadolin, niob, titan, vanadyum, volfram, sirkonyum… Ve tam 25 zehirli madde daha!”

Wallraff, iki yıl boyunca misafir işçilerin çalışma şartlarını yakından gördü. Küçük ve kısa süreli işlerin dışında McDonald's ve Thyssen gibi büyük işletmelerde iş buldu, ilaç geliştirme laboratuvarında üzerinde ilaç denenen insanların arasında yer aldı. Bir süre nükleer enerji santralinde çalıştı ve buradaki Türk işçilerin tehlikeli dozda ışına maruz kaldığına şahit oldu.
İşin sonunda gördüklerini “En Alttakiler” isimli kitabında anlattı. Kitap yayınlandıktan sonra büyük ses getirdi, pek çok dile çevrildi. Kitapta geçen şirketler Wallraff’a dava açtı. Bu işi neden yaptığını soranlara şöyle söylüyordu: "Toplumun maskesini düşürmek için kılık değiştirmek zorundaydım."
Kaynak: @ilk_57