KDV kanunu değişiyor

Maliye Bakanı Ağbal: "KDV Kanununu baştan sona yeniden dizayn edeceğiz" dedi.

Google Haberlere Abone ol
KDV kanunu değişiyor

Maliye Bakanı Naci Ağbal, "KDV'yi yerli üretim üzerinde baskı olmaktan, caydırıcı unsur olmaktan çıkaracağız. KDV uygulamasında aşırı bürokrasiyi ortadan kaldıracağız. KDV Kanununu baştan sona yeniden dizayn edeceğiz." dedi.

Ağbal, Kocaeli Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası'nı ziyaretinde yaptığı konuşmada, meslek mensuplarının kazanımlarını arttıran, onları güçlendiren güvenceleri getirmeleri gerektiğini anlattı.

Bakanlık olarak vergi mükellefleri bakımından çok sayıda yasal düzenleme yaptıklarını, bunu vergiyi tam ve zamanında almak için yaptıklarını kaydeden Ağbal, bunun da getirdiği bir takım süreçler olduğunu dile getirerek, bu durumdan muhasebecilerin birinci derecede etkilendiğini bildirdi.

Vergi mükelleflerine getirdikleri yükümlülükleri azaltmaları gerektiğini anlatan Ağbal, "Vergi kanununda mutlaka daha basitleştirme yönünde düzenlemeler yapmamız lazım. Vergiye uyum maliyetlerini düşürmemiz lazım. Özellikle bu beyanname verme başta olmak üzere bildirimler, buralarda da size yeni bir takım kolaylıklar getirmek lazım. Önümüzdeki dönemde vergi kanunlarında basitleştirici, kolaylaştırıcı düzenlemeleri bir bir hayata geçireceğiz. Sizi yıktıran bildirimler var. Devlet olarak bunları olabildiğince kendimize almaya çalışmamız lazım." diye konuştu.

"KDV Kanununu masaya yatırma zamanı geldi"

Muhasebecilik mesleğinde ücret almaya gelince zorlanmalar yaşandığını, devlet olarak muhasebecilerin ücret tahsilinde bir takım imkanlar sağlamaları gerektiğini vurgulayan Ağbal, Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun zorluklar ürettiğini ifade etti.

Ağbal, "Parayı tahsil etmeden devlet olarak 'Bunun KDV'sini öde.' diyoruz. KDV Kanununun temeli bu. 1985 yılında yürürlüğe giren bu kanunu, bu kadar süreden sonra masaya yatırma zamanı geldi. KDV gerçekten bu ülkenin ekonomisine, kalkınmasına, büyümesine ne kadar hizmet ediyor? Mevcut sistem ne kadar sürdürülebilir bunu da görmek lazım. Devlet olarak alırken alıyoruz ama verirken gerçekten vermemek için kırk dereden su getiriyoruz." diye konuştu.

Son 1-1,5 yıldır KDV iadesiyle ilgili düzenlemeler yaptıklarını ve sistemi kolaylaştırdıklarını, daha basit, daha yalın, daha uygulanabilir, uyum maliyeti daha düşük bir vergi sistemini hep beraber inşa edeceklerini aktaran Ağbal, şöyle devam etti:

"Sizden gelen öneriler çerçevesinde yepyeni bir Vergi Usul Kanunu çıkaracağız. Hala mevcut tasarının istediğimiz düzeyde olmadığını düşünüyorum. Biz hala eski sistemdeki defter ve belge düzeninin peşindeyiz. Artık 21. yüzyılda sanayi 4.0'ı konuştuğumuz bir yerde belkide bu belgeleri, defterleri kenara atıp yepyeni bir sistemi kurmamız lazım. Böylelikle muhasebe büroları belge ve defterlerin tutulduğu, saklandığı yerler olmaktan çıksın, mükellefe danışmanlık hizmeti versin. Mükellefe yardımcı olsun. Önümüzdeki dönemde vergi denetim süreci daha şeffaf, hesap verebilir olacak. Vergi denetim elemanı ve Maliye, yaptığı denetimden daha fazla sorumlu olacak. Bunları yaptığımız zaman aslında topladığımız vergide artacak. Mükellefle devlet barıştıkça mükellefle muhasebeci barıştıkça o zaman çok daha doğru işler yaparız."

"İşsizlik oranı artıyor ama istihdam da yine artış var"

Vergi Usul Kanununun hem ödüllendirmesi hem de etkin yaptırım sistemi olması gerektiğini belirten Ağbal, "Şu günlerde KDV Kanunu ile ilgili çalışmayı önemsiyorum. Bunu birkaç ay içinde çalışacağız. Sosyal taraflar, sivil toplum örgütlerinin görüşlerini alacağız. KDV'yi yerli üretim üzerinde baskı olmaktan bir caydırıcı unsur olmaktan çıkaracağız. KDV uygulamasında aşırı bürokrasiyi ortadan kaldıracağız. KDV Kanununu baştan sona yeniden dizayn edeceğiz." değerlendirmesini yaptı.

Ekonomide güçlü bir performans yakaladıklarını, 2009 global krizinin dünyada hala devam ettiğini, kendilerinin bu dönemde iyi bir büyüme oranı yakaladıklarını belirten Bakan Ağbal, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Yakın dönemde işsizlik oranlarında yukarı doğru bir hareket var. Ama 2009 global krizi olduktan sonra AB'de uzun yıllar 2009 seviyesinin gerisinde kalındı. Türkiye ise bu dönemde istihdam üretmeye devam etti. İstihdamda sürekli artış oldu. 'İşsizlik oranı arttı' diyoruz, işsizlik oranı artıyor ama istihdam da yine artış var. Normalde işsizlik artarken istihdamın düşerek işsizliğin artması lazım, bizim şu anda yapmaya çalıştığımız şey istihdamı yukarı çekmek. Bilin ki 2009 yılından bu tarafa yaklaşık 7 milyon insana ilave istihdam yapmışız."

Yorumlar