Kabataş Lisesi'nde 2018-2019 eğitim öğretim yılı açılış töreni

- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: (3) - "28 Şubat döneminde pek çoğunun kapısına kilit vurulan imam hatip okullarımızın sayılarını milletimizin taleplerine uygun şekilde arttırdık" - "Zengin kadar fakir de en kaliteli eğitim-öğretim imkanına kavuşsun istiyoruz. Büyükşehirdeki imkanların en ücra köylerimize kadar ulaşmasını, 81 milyonun her bir ferdinin aynı fırsatlardan yararlanmasını istiyoruz" - "Dedik ki; 'birinci hamur kağıttan biz kitapları hazırlayıp masaların üzerine koyacağız.' Hatta bu sene bazıları provoke etmek istedi. Dediler ki; 'basmıyoruz.' Bu defa Milli Eğitim Bakanlığımız sağ olsun. Seferberlik ilan etti ve yine bu yıl sıralara bu kitapları yetiştirdik"

Google Haberlere Abone ol
Kabataş Lisesi'nde 2018-2019 eğitim öğretim yılı açılış töreni

İSTANBUL (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "28 Şubat döneminde pek çoğunun kapısına kilit vurulan imam hatip okullarımızın sayılarını milletimizin taleplerine uygun şekilde arttırdık." dedi.

Kabataş Lisesi'nde düzenlenen 2018-2019 eğitim öğretim yılı açılış törenine katılan Başkan Erdoğan, Türkiye'nin 81 ilinde 16 yılda 288 bin yeni derslik inşa ettiklerini, toplam derslik sayısını 575 binin üzerine çıkardıklarını anlattı.

2012 yılında uygulamaya geçirilen Fatih Projesi ile yaklaşık 633 bin sınıfın tamamına etkileşimli tahta yerleştirdiklerini belirten Erdoğan, yaklaşık 1,5 milyon tablet bilgisayarın liselerdeki öğretmen ve öğrencilere dağıtımını sağladıklarını, Türkiye'de ilk defa sosyal bilimler ve spor liselerini kurduklarını, bilim ve sanat merkezi sayısını da 18'den 135'e yükselttiklerini ifade etti.

Spor salonu sayısını 2 bin 791'den 9 bin 79'a çıkardıklarını aktaran Erdoğan, "Bizim okullarımızda da beden eğitimi derslerini yaptığımız yerler vardı. Nasıldı biliyor musunuz? Şu andaki sınıflarınız gibiydi. Orada beden eğitimi dersi yapardık. Hala böyle mi yapacağız beden eğitimi veya spor derslerini? Artık spor salonlarımızın olması lazım. Hatta gerekirse belediyelerin spor salonlarına öğrencilerimizi naklederek, buralarda çalışma yapmamız lazım. Rahatlıkla spor aktivitelerinin buralarda yürümesi lazım." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, laboratuvar sayısını 22 binden 32 bine taşıdıklarını, okullara 2 bin 84 elektronik kütüphane kazandırdıklarını, bunların hep AK Parti döneminde yapıldığını, 2002'de sadece 58 tane Fen Lisesi varken bugün bu sayının 310'a yükseldiğini kaydetti.

Üniversiteye girişte katsayı engelini kaldırarak, öğrencilerin ayrımcılığa maruz kalmasının önüne geçtiklerini anlatan Erdoğan, "28 Şubat döneminde pek çoğunun kapısına kilit vurulan imam hatip okullarımızın sayılarını milletimizin taleplerine uygun şekilde arttırdık. Okul öncesi eğitim öğretimi süratle yaygınlaştırıyoruz. Eğitim öğretimde fırsat eşitliği de üzerinde en ciddi ve en hassas şekilde durduğumuz konular arasında yer alıyor. Buna mecburuz. Erkekler okuduğu kadar kızlar da okusun istiyoruz. Onun için de eşimle birlikte Şanlıurfa'da başlattığımız o süreç yayılarak devam ediyor." diye konuştu.

Zengin kadar fakirin de en kaliteli eğitim ve öğretim imkanına kavuşmasını istediklerini ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:

"Büyükşehirdeki imkanların en ücra köylerimize kadar ulaşmasını, 81 milyonun her bir ferdinin aynı fırsatlardan yararlanmasını istiyoruz. Eğitim öğretim desteklerimizle hiçbir evladımızın maddi imkansızlık sebebiyle okuldan mahrum kalmamasını sağlamaya çalışıyoruz. Çok gariptir. İşte bizim öğretim dönemimizde benim sınıfımda 75 öğrenci vardı. Herhalde burada 30'un üzerinde öğrenci var mı? Yok değil mi? Bakın 30 öğrenci var Burası Kabataş Lisesi ve Anadolu'nun birçok yerinde 100'ün üzerinde öğrencinin okuduğu sınıflar vardı. Ben İstanbul'da 75 kişilik sınıflarda okudum. Bu sınıflarda kalite ne kadar olabilir düşünün. Ama öğrenci sayısı ne kadar azalırsa, öğrenci ile öğretmen arasındaki bilgi alışverişi o kadar güçlü olacaktır. Şu anda bu seviyedeyiz. Bunları mümkün olduğunca bütün okullarımızda hakim kılmanın gayreti içindeyiz."

- "Türkiye, eğitim ve öğretimde artık sıçrama yapacak"

"Artık ailelerimiz şu soruyu da soruyor? 'Acaba kitaplarımızı alabilecek miyiz?' Eskiden kara kara düşünüyorlardı aileler." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi:

"Biz kırtasiyeci dükkanlarında sırada beklerdik bir hafta. Kitabımızı alabilmek için. Bunları yaşadığımız için ben yaşadıklarımı anlatıyorum. Aramızdaki öğretmenlerimin de bir kısmı onlar da belki bunları aynen yaşadılar. Çünkü kırtasiyeciye kitap gelmiyordu ki. Defter, kalem aynı şekilde gelmiyordu ki. Bir hafta sonraya sipariş vermiş kırtasiyeci dükkanı sahibi. Ancak bunları temin edebiliyordu. Biz 'bunu aşacağız. Bir devlet olarak sıraların üzerine kitapları koyacağız ve eğitim öğretim başladığında bütün örencilerimiz kitaplarını sıralarının üzerinde bulacak. Ve bunu da en kalitelisinden yapacağız' dedik." ifadelerini kullandı.

Öğrencilere seslenerek, "Siz teksir notunu bilir misiniz?" diyen Erdoğan, şöyle konuştu:

"Demek ki bilen yok. Biz teksir kağıtlarıyla ders çalıştık. Bu saman kağıdı ve bu saman kağıdı da böyle garip bir makinada basılır. Mürekkebi dağılır, vesaire böyle garip bir şey. Ve biz bunu ağabeylerimizden paramızla satın almak isterdik. Onlar da vermezdi bize. Bu şartlarda okuduk. O zaman ne yapacaksın mecburen öğretmenimiz ders anlatacak biz de çalakalem notları aldık. Artık o devirler geride kaldı. Çünkü biz bunu yaşadık. Ama öğrencilerimizin bunları yaşamasını istemiyoruz. Dedik ki; 'birinci hamur kağıttan biz kitapları hazırlayıp masaların üzerine koyacağız.' Hatta bu sene bazıları provoke etmek istedi. Dediler ki; 'basmıyoruz.' Bu defa Milli Eğitim Bakanlığımız sağ olsun. Seferberlik ilan etti ve yine bu yıl sıralara bu kitapları yetiştirdik. Çünkü Türkiye artık bu noktalarda hele hele ilim noktasında bir yokluklar ülkesi olmayacak. Bunları aşacağız ve kaliteyi de teknolojiyi de hepsini yakalayan bir Türkiye olacağız."

Çocukların geçmişte 50-60 kişilik sınıflarda kışın soğuk, yazın sıcaktan durulamayan derme çatma binalarda eğitim ve öğretim almak durumunda kaldığına dikkati çeken Erdoğan, öğretmenlerin de çocuklara en güzel şekilde eğitim ve öğretim vermenin yollarının dışında, başka sorunlarla ve sıkıntılarla adeta cebelleştiğini, ancak 16 yılda alt yapı konusunda atılan adımların meyvelerini vermeye başladığını belirtti.

Erdoğan, bugün itibariyle Türkiye'nin eğitim ve öğretim alanında artık sıçrama yapacak, yeni bir hamle gerçekleştirecek konuma ulaştığını vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Hayat, her gün yenilenen dinamik bir süreçtir. Güneş her sabah dünden ayrı bir güne, dünden daha farklı bir dünyaya doğar. Bu açılan değişim ve yenilik insan hayatının ayrılmaz bir parçasıdır. İnsan oğlunu tekemmül ettiren yine değişim ihtiyacı ve arzusudur. Bilhassa günümüzde değişim dinamiklerinin çok daha hızlı bir şekilde çalıştığını görüyoruz. Bugün okul sıralarında oturan evlatlarımız ne bizim dönemimizle ne de anne babalarının günleriyle karşılaştırılamayacak çok farklı iklimde eğitimlerine başlıyor. Bizler çoğu zaman bir kaynak kitaba ulaşmak için şehrin bir başka ucundaki kütüphaneye gitmek zorunda kalıyorduk. Çocuklarımız ise bugün bilgisayar başına oturup birkaç tuşuna basarak, neredeyse insanlığı tüm birikimine kolayca ulaşabiliyor."

(Sürecek)

Yorumlar