'İsrail'in, Lübnan'a savaş açma ihtimalini uzak görüyorum'
- Müstakbel Hareketi Genel Sekreteri Hariri: "İsrail'in, Lübnan'a savaş açma ihtimalini ya da Hizbullah'ın Tel Aviv'e cevap vermesini uzak bir ihtimal olarak düşünüyorum" "Hizbullah'ın İsrail'le yeni bir cephe açmaya istekli olduğunu düşünmüyorum. Hizbullah; Suriye, Yemen, Irak ve diğer Arap ülkelerindeki savaşlarla meşgul. İsrail ise, bazı Arap ülkelerinde devam eden krizlerden faydalanıyor" "Hizbullah haricindeki tüm büyük partilerle ittifaka açığız. Bu seçimlerle ilgili çok açık bir karar aldık. Hizbullah'la bir ittifak olmayacak" "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2002'den bu yana uygulamış olduğu politikalar ve güçlü ekonomisi sayesinde, dünyanın en önemli aktörlerinden biri olan Türkiye, bizim için çok faydalı tecrübelere sahip" "Türkiye'nin ulusal güvenliğini koruması bağlamında Türkiye'nin Afrin'deki askeri operasyonunu destekliyoruz"
BEYRUT (AA) - FURKAN GÜLDEMİR / MUHAMMED ALİ AKMAN - Lübnan'da Başbakan Saad Hariri'nin lideri olduğu Müstakbel Hareketi Genel Sekreteri Ahmed Hariri, 6 Mayıs'ta düzenlenecek genel seçimler öncesinde hareketin Lübnan iç siyasetine ve bölgesel konular hakkındaki duruşuna yönelik açıklamalarda bulundu.
Müstakbel Hareketi Genel Sekreteri Ahmed Hariri, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Lübnan'da yaklaşan genel seçimler, İsrail tehdidi, Hizbullah'ın faaliyetleri, Türkiye'nin yükselen bölgesel ve küresel etkisi ile Afrin harekatı hakkında konuştu.
Hariri, son dönemde Doğu Akdeniz'deki petrol ve gaz yatakları ve İsrail'in Lübnan sınırına ördüğü duvar nedeniyle, Tel Aviv - Beyrut ilişkilerinin gerildiğini hatırlatarak, "İsrail'in, Lübnan'a savaş açma ihtimalini ya da Hizbullah'ın Tel Aviv'e cevap vermesini uzak bir ihtimal olarak düşünüyorum. Bu durum, halihazırdaki bölgesel gelişmeler nedeniyle mümkün görünmüyor." diye konuştu.
İsrail'in Lübnan'a yönelik herhangi bir müdahalesi durumunda, yaşanacakların farklı olacağını vurgulayan Hariri, "Lübnan devleti ve ordusu, topraklarına karadan veya havadan yapılacak saldırılara izin vermeyecektir. Tüm Lübnanlıların duruşu böyledir. Bizim tek düşmanımız var. O da İsrail, bunu unutmamalıyız." ifadelerini kullandı.
"Hizbullah'ın İsrail saldırılarına karşı cevap vermeye hazırlandığı" iddiasına dair ise Hariri şunları söyledi:
"İsrail'le gerilim o aşamaya gelmedi. Bu, medyada çıkan birtakım haberlerden ibaret. Ayrıca Hizbullah'ın İsrail'le yeni bir cephe açmaya istekli olduğunu düşünmüyorum. Hizbullah; Suriye, Yemen, Irak ve diğer Arap ülkelerindeki savaşlarla meşgul. İsrail ise, bazı Arap ülkelerinde devam eden krizlerden faydalanıyor."
- "Hizbullah'la bir ittifak olmayacak"
Lübnan'daki krizler ve siyasi anlaşmazlıklar nedeniyle yaklaşık
9 yıllık gecikmeden sonra 6 Mayıs'ta düzenlenecek genel seçimlerle
ilgili Hariri, "Müstakbel Hareketi, prensipleri bağlamında
seçimlere girecek. Seçim ittifaklarıyla ilgili çalışmalarımız devam
ediyor. Bu çerçevede Hizbullah haricindeki tüm büyük partilerle
ittifaka açığız. Bu seçimlerle ilgili çok açık bir karar aldık.
Hizbullah'la bir ittifak olmayacak. Aramızda ortak bir zemin yok."
değerlendirmesinde bulundu.
Hariri, seçim ittifaklarıyla ilgili ise siyasi arenada fotoğrafın henüz belirginleşmediğini kaydederek, şöyle dedi:
"Yeni seçim yasası partiler arasındaki ittifakların sınırlarını
açıkça belirlemiyor. Farklı hesaplar var. Ayrıca seçim için
yarışacak adayların isimleri de çok önemli. Bu ay içerisinde birçok
şey açıklığa kavuşacak ve Başbakan Saad Hariri tarafından ilan
edilecek."
- Ayrışma politikası
Hükümetin içeride izlediği en önemli politikanın, Lübnan'ın
diğer Arap ülkelerinin iç işlerine karışmasını engelleyecek
'ayrışma politikası' olduğunu vurgulayan Hariri, Hizbullah'ın
bölgedeki diğer Arap ülkeleriyle giriştiği mücadelenin Lübnan'a
yeni sorunlar taşıdığı değerlendirmesinde bulundu.
Hariri, "Hizbullah ve İran, ajandalarını gerçekleştirmek için fırsat doğduğunu düşünüyorlar. Ancak planlarına karşı çıkanlar var. Bu nedenle hayal kırıklığına uğrayacaklar." diye konuştu.
- Türkiye - Lübnan ilişkileri
Türkiye ile Lübnan arasındaki ilişkilerin çok eskilere
dayandığını ve iki ülke arasında sıkı bağların olduğunu aktaran
Hariri, Başbakan Saad Hariri'nin geçen ay gerçekleştirdiği Türkiye
ziyaretinde, iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesi
konusunun ele alındığını belirtti.
Müstakbel Hareketi ile AK Parti arasında dostane ilişkilerin
olduğunu ifade eden Hariri, Saad Hariri'nin Türkiye ziyareti
hakında şunları söyledi:
"Ziyarette bölgesel gelişmeler, özellikle Suriye savaşının
durumu ele alındı. 2011 yılından bu yana Türkiye, Suriye krizinin
çözümü konusunda önemli bir role sahip. Görüşmede ayrıca, iki ülke
arasında tecrübe alışverişinde bulunmanın önemi dile getirildi.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2002'den bu yana
uygulamış olduğu politikalar ve güçlü ekonomisi sayesinde, dünyanın
en önemli aktörlerinden biri olan Türkiye, bizim için çok faydalı
tecrübelere sahip."
- "Türkiye'nin Afrin'deki askeri operasyonunu
destekliyoruz"
Türkiye'nin, sınırında terörist bir devlet kurulması konusunda
ciddi endişeler taşıdığını ve bu nedenle de Afrin'de Zeytin Dalı
Harekatı'nı düzenlediğini söyleyen Hariri, şunları
kaydetti:
"Türkiye, Suriye'de yaşanan savaşın kendi topraklarına sıçramasını istemiyor. Lübnan da Suriye konusunda aynı politikayı uyguluyor. Bu kapsamda geçen sene yaz aylarında Suriye sınırımızda büyük bir askeri operasyon gerçekleştirdik. Tıpkı şimdi Türkiye'nin Afrin'de yaptığı gibi. Bu nedenle, Türkiye'nin ulusal güvenliğini koruması bağlamında Türkiye'nin Afrin'deki askeri operasyonunu destekliyoruz. "
- Hariri suikastının 13. yılı
Refik Hariri suikastının 13. yılı nedeniyle 14 Şubat'ta
yapılacak anma programına da değinen Hariri, "Başbakan Saad Hariri,
çarşamba günü yapacağı konuşmasında, yaklaşan seçimler için genel
siyasi çerçeveye odaklanacak. Anma programında ayrıca Kudüs ve
Filistin özel bir yere sahip olacak. Çünkü bunlar, Araplar ve
Müslümanların en temel gündeminde yer alıyor. Bölgedeki istikrarı
sağlamak istiyorsak, Filistin meselesine bir çözüm bulmalıyız."
dedi.
Refik Hariri'nin başlattığı yürüyüşün, yeni bir iç savaş ile
değil, sivil barışın sağlanmasıyla devam ettirileceğini vurgulayan
Hariri, "Hariri'nin kanı, onu öldürenlerin peşini bırakmayacaktır.
Suikastı düzenleyenlerin, ilerleyen yıllarda kendilerinin de
suikastla öldürüldüklerine şahit olduk." ifadelerini
kullandı.
BM Güvenlik Konseyi tarafından kurulan BM Özel Lübnan Mahkemesi,
Hizbullah örgütünü, Hariri suikastını düzenlemekle suçlamıştı.
Yorumlar