İsrail 3 Filistinli ile 1 Fransız aktivisti gözaltına aldı
- İsrail ordusu, Han el-Ahmer'daki yıkım kararlarını protesto eden 3 Filistinli ile 1 Fransız aktivisti gözaltına aldı - FKÖ Merkez Konsey Üyesi Piskopos Abdullah Yulyu: - "Han el-Ahmer bizim önemli dönüm noktalarımızdan biridir. Bu direnişi, özgürlük ve bağımsızlık gibi ulusal hedeflerimizi gerçekleştirene kadar sürdüreceğiz" - "Bizim Batı'ya bir mesajımız var. Batı, Filistin davasına ilişkin üstüne düşeni yapmalıdır ve hızlı bir şekilde sorunun çözümüne odaklanmalıdır. Aksi takdirde sorunun çok acı sonuçları olacaktır"
KUDÜS (AA) – ESAT FIRAT / ESRA ÇETİN - İsrail askerleri, işgal altındaki Doğu Kudüs kırsalında bulunan Han el-Ahmer bölgesindeki yıkım kararlarını protesto için düzenlenen yürüyüşte 3 Filistinli ile 1 Fransız aktivisti gözaltına aldı.
Filistinli bedevilerin yaşadığı Han el-Ahmer yakınındaki yolda düzenlenen protesto yürüyüşüne müdahale eden İsrail askerleri, onlarca göstericiyi darbetti. Askerler, yürüyüşe katılanlardan 3 Filistinli ile 1 Fransız aktivisti de gözaltına aldı.
İsrail askerleri bu sabah ayrıca, Han el-Ahmer yakınındaki yolu
toprak dökerek kapattı.
- "Han el-Ahmer Filistin'in dönüm noktalarındandır"
Öte yandan Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Merkez Konsey Üyesi Piskopos Abdullah Yulyu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Han el-Ahmer'in Filistin mücadele serüveninin önemli dönüm noktalarından biri olduğunu belirtti.
Piskopos Yulyu, "Han el-Ahmer bizim önemli dönüm noktalarımızdan
biridir. Bu direnişi, özgürlük ve bağımsızlık gibi ulusal
hedeflerimizi gerçekleştirene kadar sürdüreceğiz." dedi.
Filistinlilerin ulusal projelerinden asla vazgeçmeyeceklerine
dikkati çeken Yulyu, "Bizim Batı'ya bir mesajımız var. Batı,
Filistin davasına ilişkin üstüne düşeni yapmalıdır ve hızlı bir
şekilde sorunun çözümüne odaklanmalıdır. Aksi takdirde sorunun çok
acı sonuçları olacaktır." ifadelerini kullandı.
Yulyu, Filistin davasının küresel çatışmaların merkezi konumunda
olduğunu vurgulayarak, "Eğer bu soruna bir çözüm bulunmazsa Avrupa
başta olmak üzere, Akdeniz havzasındaki tüm ülkeleri olumsuz
etkileyecek sonuçlar meydana gelir. Çünkü Filistin sorunu küresel
ve bölgesel çatışmaların kalbi konumundadır." diye konuştu.
Arap Müslümanlığı ile Arap Hristiyanlığının bir bütünün
parçaları olduğuna işaret eden Piskopos Yulyu, "Radikalliklerin ve
ayrımcılıkların dinlerle bir alakası yok. Dış mihraklar
farklılıklarımızı soruna dönüştürmeye çalışıyor. Din Allah'ın
dinidir, vatan ise herkesindir." dedi.
- Yıkım kararıyla gündeme gelen Han el-Ahmer
İsrail Yüksek Mahkemesi, mayıs ayında Han el-Ahmer bölgesinde
yaklaşık 190 Filistinlinin yaşadığı derme çatma barakalar ile
bölgedeki başka yerlerden gelen 170 öğrencinin eğitim gördüğü
okulun yıkılmasına karar vermişti.
Mahkemenin kararının ardından temmuz ayı başında İsrail polisi
eşliğinde bölgeye gelen yıkım ekibi Filistin'in farklı
bölgelerinden gelen gönüllülerle bölge halkının direnişiyle
karşılaşmıştı.
Hem uluslararası camiadan gelen tepkiler hem de Filistinlilerin direnişi sebebiyle İsrail güçleri yıkımı gerçekleştirememiş, İsrail mahkemesi de bölge sakinlerinin başvurusu üzerine yıkım kararını askıya almıştı.
İsrail Yüksek Mahkemesi 5 Eylül'de de Han el-Ahmer'deki yıkım
kararına yapılan itirazı reddederek, bölgenin 7 gün içinde
boşaltılmasına ve yıkımların başlatılmasına hükmetmişti.
- İsrail'in E1 projesi
Han el-Ahmer, İsrail tarafından 1953'te Necef Çölü (Negev) bölgesinden zorla göç ettirilen bedevi Filistinlilere ev sahipliği yapıyor.
Bölge, İsrail'in Doğu Kudüs'ten Ölü Deniz'e kadar uzanan
yaklaşık 12 bin dönümlük arazinin "Filistinlilerden çıkarılmasını
öngören" E1 projesi kapsamındaki topraklarda yer alıyor.
Filistinli taraflar, İsrail'in bu yıkımlarla bölgedeki
bedevileri göç ettirerek Doğu Kudüs, El-Ayzariyye ve Lut Gölü'ndeki
(Ölü Deniz) Yahudi yerleşim yerlerini birbirine bağlamaya
çalıştığını ifade ediyor.
Yorumlar