İş adamlarına "tüm spor dallarına destek olun" çağrısı

- Demir İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Demir: - "İş adamları tarafından sırf futbol değil, en alt kademedeki tüm spor okullarına, spor kulüplerine mutlaka destek olunmalı. Olunmalı ki biz çocuklarımızı, gelen neslimizi kurtarmalıyız" - "Bizim iş adamları olarak kesinlikle haftanın belirli günlerini 'spora neler yapabiliriz'e ayırmamız, konuşmamız, toplantılarını yapmamız ve bütçe ayırmamız lazım" - "Türkiye'yi yıkacak 2 şey var; birincisi deprem, ikincisi darbe. Darbeyi Türk milleti olarak çok güzel atlattık. Eğer İstanbul'da bir deprem olmazsa çok güzel şeyler yaparız. Ama İstanbul'da yaklaşan bir deprem olursa işte o zaman neler yaparız onu ben bilmiyorum, onu Allah bilir"

Google Haberlere Abone ol
İş adamlarına "tüm spor dallarına destek olun" çağrısı

İSTANBUL (AA) - HÜSEYİN DEMİR - Demir İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı ve Demir İnşaat Büyükçekmece Basketbol Takımı Onursal Başkanı Hamit Demir, "İş adamları tarafından sırf futbol değil, en alt kademedeki tüm spor okullarına, spor kulüplerine mutlaka destek olunmalı. Olunmalı ki biz çocuklarımızı, gelen neslimizi kurtarmalıyız" dedi.

AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Demir, Demir İnşaat Büyükçekmece Basketbol Takımı'na sponsorluklarının 2. yılında olduklarını hatırlatarak, bu sponsorluktan dolayı büyük mutluluk duyduklarını söyledi.

Sponsorluk sürecinin başlamasında ilk teklifin basketbol takımı tarafından geldiğini belirten Demir, "Biz değerlendirdik ve girelim dedik. Girdiğimizde de hakikaten beklenmeyen bir başarıyı da gösterdik. İlk sıralarda çıktık, Avrupa kupasına katılma hakkına sahip olduk ve bize gelen tüm büyük takımları da tek tek yendik" ifadelerini kullandı.

Demir, yıllardır birinci ligde söz sahibi olan takımların "Demir İnşaat Büyükçekmece nereden çıktı, bu kimdi" derken kendilerinin isimlerini hem basketbol takımı olarak hem de firma olarak belirli bir noktaya getirdiklerini kaydetti. Demir, şöyle konuştu:

"Spora destek olunması gerekiyor. Bu basketbol, futbol, voleybol, hentbol, engelli spor bölümleri fark etmiyor. Çünkü sporla ilgilenen çocuklar başka şeylerle ilgilenmiyor. Özellikle de basketbolla ilgilenen çocuklara baktığımız zaman pırıl pırıl, hepsi gencecik çocuklar. Sigara içmiyorlar, alkol kullanmıyorlar, başka şeyler yapmıyorlar. Ya kendi antrenmanlarına gidiyorlar, kendi antrenmanı olmadığı takdirde de boş zamanında bir sahaya gidip durmadan antrenman yapıyorlar. Basketbolu futbolla kıyasladığımız zaman bir futbolcunun aldığı orada 10-12 tane bastekçiye bedel. Ama gerçekten çok zevkli, çok kariyerli bir iş.

Sponsorluğun bize çok katkısı oldu. Demir İnşaat'ı kamuoyunda duyurdu. Çünkü hem isim hem forma sponsoruyuz. Yani bir nevi Demir İnşaat, Büyükçekmece'nin sahibi gibi oldu. Ben de ilgilendiğim için, tüm maçlara gittiğim için, maç sonunda çocuklarla ve koçuyla konuştuğum için böyle de bir sahiplenme, bir abi kardeş ilişkileri oluştu, o da bizi çok mutlu etti."


-"Çocuklara sahip olmazsanız uyuşturucu çeteleri onları baştan çıkartır"


"Ben Galatasaraylıyım ama basketbol takımına sponsor olduktan sonra futbol maçlarına gitmiyorum" diyen Demir, basketbolun büyük zevk verdiğini dile getirdi. Basketbol maçlarının her saniyesinin ayrı bir zevk olduğunu, futbol gibi olmadığını belirten Demir, şöyle devam etti:

"Hakemle tartışma, kavga falan yok. Hakem bir karar veriyorsa karar karardır, çok da itiraz eden yok. O yüzden zevkli olduğu için maçlara gidiyoruz. Basketbola çok özel bir ilgim oldu. Sponsor olmadan önce bu kadar çok ilgim yoktu. Ben şahsen bu sene biraz daha çocuklar otursun diye Avrupa kupalarına çok katılmak istemezdim. Ama şansa çıktı, çocuklar da katılmak istedi. Tabii ki yılların takımı değil, alttan gelen oyuncular fazla yok bizde. Ama inşallah bir iki sene içerisinde Demir İnşaat Büyükçekmece ligde de söz sahibi olacak bir takım.

Takımla birlikte kesinlikle devam etmeyi düşünüyorum. İnşallah bir sıkıntı olmaz. Tabii ki maddi olarak sıkıntı yaratıyor, hele de ülkenin bu şekilde olduğu bir dönemde. Ama biz de elimizi eteğimizi çekersek, bu çocuklar, bu takım ne olacak? Burada yüzlerce insanın seyrederken haz duyduğu, zevk aldığı, onlarca çocuğun peşinde koşup ekmek parası kazandığı, bu da bir sektör yani baktığınız zaman. Topluma faydalı olan bir sektör. Sadece basketbol değil, orada 15-16 tane çocuk değil, onun altında yardımcı antrenörleri, çaycıları, muhasebecisi, otobüsçüsü, servisçisi derken baktığınız zaman hakikaten başlı başına bir şirket gibi. Bünyesinde çalıştırdığı, faydalandırdığı bir sürü insan var. İnşallah güzel şeyler yaparız diye bunu böyle görüyoruz."

Basketbolun haricinde hentbol, voleybol ve engelliler spor takımlarının da büyük önem taşıdığını bildiren Demir, "Bu sene bizim engelliler basketbol takımı dünyada dereceye girdi. Hiç gündemde olmadı. Onlara da yaşam umudu. Çocuklar sadece elleriyle, sandalye üzerinde basketbol oynuyorlar. Bir basketler atıyorlar müthiş, sağlıklı bir insanın oynaması mümkün değil. O çocuklar müthiş maçlar çıkartıyorlar. Onlara da destek olunması gerekiyor" dedi.

Demir, futbolun bir şekilde yoluna devam ettiğini, seyircisinin, reklam getirilerinin, kaynak bulma imkanının çok fazla olduğunu ancak, basketbolda, voleybolda, hentbolda, engelli sporlarda bunun çok kısıtlı olduğunu vurguladı. Onun için bu spor dallarına da destek olunması gerektiğini dile getiren Demir, şu açıklamalarda bulundu:

"İş adamları tarafından sırf futbol değil, en alt kademedeki tüm spor okullarına, spor kulüplerine mutlaka destek olunmalı. Olunmalı ki biz çocuklarımızı, gelen neslimizi kurtarmalıyız. Biz kesinlikle sokak çocuklarını, kimsesiz çocukları veya imkanları zor olan çocukları toparlayıp, iş adamları olarak hepimiz bir araya gelip böyle kulüpler kursak, arenalar yapsak, yatakhaneleri olan yerler yapsak, o çocukları sporla topluma kazandırsak, inanın bu ülkenin geleceğinde o gençler söz sahibi olur. Tüm iş adamlarının bunu yapması lazım. Aslında iş adamları toplanıp, belirli bir bütçe ayırıp, 'biz bu ülkenin okullarından zor durumda olan aile çocuklarını alıp, belirli imkanlar sağlayıp, yatakhaneleri ve yurtları da yapıp haftanın belirli günleri spora adapte etmeliyiz' diye bir oluşum olsa ben buna çok canı gönülden katkı sağlarım ve bu olmalı da.

Çünkü diyoruz ki hep 'uyuşturucu ilkokula kadar indi'. Siz çocuklara sahip olmazsanız uyuşturucu çeteleri gelir senin çocuklarını baştan çıkartır. Ama siz o çocuklara sahip olursanız, o çocukları okul dışında direkt spor sahalarına götürürseniz, spor sahalarında onları mutlu ederseniz bu toplumun geleceği güzel olur. Yoksa bu toplum gitgide uyuşturucu çetelerinin eline düşer, Allah korusun çocuklarımızın da ne topluma ne kendilerine ne de bize faydaları olur. İş adamlarına çok iş düşüyor. Bizim iş adamları olarak kesinlikle haftanın belirli günlerini 'spora neler yapabiliriz'e ayırmamız, konuşmamız, toplantılarını yapmamız ve bütçe ayırmamız lazım."


-"Niye bir 'Demir Arena' kurmayalım"


Demir, sponsorluk anlaşmasının ilk yılında 3 milyon TL, ikinci yılında ise 4 milyon TL'lik sponsorluk bedelinin söz konusu olduğunu ifade etti. Verdikleri desteğin bu rakamlarla sınırlı kalmadığı bilgisini paylaşan Demir, sağladıkları diğer katkıların takımın başarısına göre yüzde 20-25 düzeyinde bir ilave yük daha getirdiğini söyledi.

Demir İnşaat Büyükçekmece'nin geleceğini çok iyi gördüğünü kaydeden Demir, şu ifadeleri kullandı:

"Çünkü çok iyi bir koçu var. En alt kademeden aldı bu noktaya kadar da getirdi. Bu sene de o koçla 2 senelik bir sözleşme imzaladık daha bağlayıcı olsun diye. İlçe güzel bir ilçe. Buraya gelen basketçiler çok mutlular, yabancılar da çok mutlu. Bu yüzden, biz destek verdiğimiz müddetçe de ben Demir İnşaat Büyükçekmece'nin çok başarılı olacağına, ileriki günlerde bize kupalar getireceğine inanıyorum. Onun için de var olduğumuz müddetçe destek sağlamak istiyoruz.

Takımın maçlarını oynadığı Gazanfer Bilge Spor Salonu, İl Spor Müdürlüğü'ne ait. Eğer başarılar böyle gider, önümüzdeki senelerde de Demir İnşaat Büyükçekmece olarak devam edersek, Allah nasip ederse çocukların kendi sahalarının olduğu, alt kademelerinin de rahat oynayabileceği niye Demir Arena diye bir şekilde stat kurmayalım. İleriki günlerde olabilir."

Türkiye'de 2016 yılında çok büyük sıkıntılar çekildiğini belirten Demir, "Türkiye'yi yıkacak 2 şey var; birincisi deprem, ikincisi darbe. Darbeyi Türk milleti olarak çok güzel atlattık, 16 Temmuz sabahı da gece yaşadığımızı unuttuk, yolumuza devam ettik. Eğer İstanbul'da bir deprem olmazsa çok güzel şeyler yaparız. Ama İstanbul'da yaklaşan bir deprem olursa işte o zaman neler yaparız onu ben bilmiyorum, onu Allah bilir" ifadelerini kullandı.

Yorumlar