Irak'ta Şii lider Sadr yanlılarının Bağdat'taki hükümet binalarının bulunduğu korunaklı Yeşil Bölge'ye girmesinin ardından ülkedeki siyasi gerginlik arttı.
Irak'ta Şii lider Mukteda es-Sadr yanlılarının, geçen cumartesi
günü korunaklı Yeşil Bölge'ye girip meclisi basması, Şii
koalisyonundaki ayrışmayı derinleştirdi. Son gelişmelerin Irak'ta
yeni bir Şii-Şii çatışmasının fitilini ateşleyebileceği
belirtiliyor.
Irak siyasetindeki bölünmeyi AA muhabirine değerlendiren Irak
Stratejik Araştırmalar Grubu Başkanı Vatik el-Haşimi, "Irak, siyasi
anlamda büyük risklerle karşı karşıya. Halihazırda yaşanan kaostan
dolayı önümüzdeki siyasi dönem daha da riskli olabilir. Ülke birçok
tehlikeye gebe durumda." diye konuştu.
"Şii Ulusal Koalisyonu dağılmış durumda"
Irak'taki son siyasi ayrışma, Şii lider Sadr'ın yolsuzlukla
mücadele edilmesi ve hizipçilikten uzak bir teknokrat hükümet
kurulması talebiyle yaptığı çağrılar ve buna karşı çıkanlar
etrafında şekilleniyor.
Sadr'ın taleplerine meclisteki en büyük grup olan Şii Ulusal
Koalisyonu içinde İran'a yakınlığıyla bilinen eski Başbakan Nuri
el-Maliki'ye bağlı Kanun Devleti başta olmak üzere, Şii Yüksek
İslami Konseyi ve Bedir Hareketi karşı çıkıyor.
Yıllardır devlette elde ettiği ayrıcalıkları kaybetmek istemeyen bu
grupların, ülkedeki hükümet paylaşımının siyasi hizipçilik esasına
dayalı olarak devam etmesinden yana bir tavır sergilediği
belirtiliyor.
Iraklı siyasi uzman Haşimi, Irak'taki siyasi krizle ilgili, "Şii
Ulusal Koalisyonu dağılmış durumda. Sadr ile geri dönülmez bir
çıkmaza girdiler." değerlendirmesinde bulunurken, ülkedeki siyasi
geleceğin belirsiz olduğunu belirtti.
Şii-Şii çatışması mı?
Sadr'ın son hamlelerinden İran'a ve Maliki'ye yakınlığıyla bilinen
Şii milis güçlerin de rahatsız olduğu belirtiliyor. Sadr
yanlılarının Yeşil Bölge'ye girmesinin ardından İran'a yakın Şii
Seraya el-Horasani, Irak Hizbullahı, Bedir Tugayları ve Asaib
Ehlilhak gibi milis güçleri, Sadr yanlılarının Yeşil Bölge'ye
girişinin Bağdat'taki güvenliği riske attığını öne sürerek
başkentin bazı bölgelerine yerleşti.
Horasaniler Tugayı, kendisine bağlı onlarca maskeli milisin
ellerinde silahlarla Bağdat sokaklarında tur attığı görüntüleri
yayımladı. Bu milis güçlerin önümüzdeki süreçte Sadr'a bağlı ve
İran karşıtı Seraya es-Selam (Barış Tugayları) ile karşı karşıya
gelebileceği ve bunun Şii-Şii iç çatışmasının fitilini
ateşleyebileceği yorumları yapılıyor.
Sünniler süreçten dışlanma endişesi taşıyor
Iraklı Sünniler de, Başbakan Haydar el-İbadi'nin reform adımlarını
desteklediklerini ifade ederken, kabine değişikliğinde kendilerine
başvurmadan Sünnileri temsilen bakanların yer almasına itiraz
ediyor ve yıllardır yeteri kadar temsil hakkı verilmediği için
ülkedeki siyasi süreçten bir kez daha dışlanma endişesi
taşıyor.
Nitekim Sünnilerin geçen perşembe günü yeni kabineyle ilgili meclis
oturumunda bakanlarının hiçbir yolsuzluğa bulaşmadığı gerekçesiyle
değiştirilmemesi için direndikleri ifade edildi.
Kürtler de teknokratlar hükümetine karşı
Mecliste Kürdistan Demokrat Partisi (KDP), Kürdistan Yurtseverler
Birliği (KYB), Goran Hareketi, Kürdistan İslami Toplum Partisi ve
Kürdistan İslami Birlik Partisi ile temsil edilen Kürtler, Erbil'de
her ne kadar siyasi ihtilaf yaşasalar da Bağdat'ta ittifak halinde
hareket ediyorlar.
Kürt partiler teknokratlar hükümetine karşı durarak, hükümetteki
siyasi temsil haklarının geri alınmasını istemiyor. Kürtler başta,
geçmişte Dışişleri Bakanlığı da yapan deneyimli siyasetçi Maliye
Bakanı Hoşyar Zebari ve kabinedeki diğer bakanları değiştirmemekten
yana tavır gösteriyor. Meclisteki bu siyasi partiler aralarındaki
ihtilaflara rağmen İbadi'nin kabine revizyonu girişimleri
karşısında tek ses olarak duruyor.
İbadi'nin seçenekleri neler?
Siyaset uzmanı Haşimi'ye göre tüm bu yaşananlar siyasi çözümü
kördüğüm haline getirse de masada hala birkaç seçenek bulunuyor.
"Sadr yanlılarının Yeşil Bölge'ye girişine ABD, Birleşmiş Milletler
ve diğer güçler karşı çıkıyor." diyen Haşimi, Başbakan İbadi ve
Cumhurbaşkanı Fuad Masum'un anlaşarak geçici hükümet kurmasının
senaryolardan biri olduğunu söyledi.
Bu duruma siyasi parti liderlerinin olumlu yaklaşmasının zor
göründüğünü belirten Haşimi, Meclis Başkanı Selim el-Cuburi'nin
meclisi olağanüstü toplayarak Sadr'ın istediği birinci listeyi
geçirme ihtimalini bir diğer seçenek olarak işaret etti. Iraklı
siyasi uzman, bu seçeneğe de ihtiyatlı yaklaşılması gerektiğini,
"Ancak bu olanlardan sonra hangi milletvekili meclise gelmeye
cesaret gösterebilir?" sözleriyle ifade etti.
Haşimi, Irak'ın içinden geçtiği siyasi krize bir çözüm adımı
olarak, siyasi sürece dair hiçbir yorum yapmama ve boykot kararı
alan Necef'teki Şii otorite Ali es-Sistani'nin kapısını çalmakla
mümkün olabileceğini savunurken, "Irak'ta daha önce görülmeyen
derin ve riskli bir siyasi ayrışma yaşanıyor. Dengeler bir kez daha
alt üst oldu." diye konuştu.
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.
Yorumlar