İngiliz hükümetinden istihbarat yetkililerinin parlamentoda sorgulanmasına engel
- İngiliz hükümeti, parlamento komisyonunun, 11 Eylül saldırılarını izleyen terörle mücadele sürecinde rol alan istihbarat yetkililerinin ifadesine başvurmasına izin vermedi - Komisyon, yarım kalan araştırmasında elde ettiği sonuçları yayımladığı raporla kamuoyuyla paylaştı
LONDRA (AA) - İngiliz parlamentosunun İstihbarat ve Güvenlik
Komisyonu Başkanı Dominic Grieve, hükümetin, 11 Eylül saldırılarını
izleyen terörle mücadele sürecinde rol alan istihbarat
görevlilerinin ifadesine başvurulmasına izin vermediğini
belirtti.
Parlamentonun alt kanadı Avam Kamarasının İstihbarat ve Güvenlik Komisyonu Başkanı Grieve, yaptığı yazılı açıklamada, komisyonun "2001-2010:Gözaltında Kötü Muamele ve İade" başlıklı araştırmasının, hükümetin 11 Eylül saldırılarını takip eden terörle mücadele sürecinde rol alan İngiliz istihbarat yetkililerinin ifadesine başvurulmasına izin vermemesi nedeniyle sonuca ulaşılamadığını bildirdi.
Komisyonun araştırma kapsamında son 3 yılda 50 saati aşkın sözlü
ifade dinlediğini, 40 bin belgeyi incelediğini ve toplamda 30 bin
saat mesai harcadığını ifade eden Grieve, "2017 itibariyle ele
aldığımız konuyu etraflıca inceledik ancak bazı meseleleri detaylı
ele alma ihtiyacı duyduk. Bunun için de olaylarda dahli olan bazı
yetkilileri dinlemek istedik. Hükümet, bu kişilere erişimimizi
engelledi." ifadelerini kullandı.
Engelleme nedeniyle komisyonun çalışmalarını gönülsüz bir biçimde de olsa sona erdirmek zorunda kaldığını belirten Grieve, "Bununla birlikte, önemli ilerleme kaydettiğimize inanıyoruz. Daha önce hiçbir soruşturmada ele alınmamış yeni malzemeyi ortaya çıkardık. O nedenle, olup bitenlerin saydamlığını artırmak için bulgularımızı kamuoyu önüne çıkarmamız gerektiğine karar verdik." dedi.
- Rapor
Grieve'in başkanlığını yaptığı komisyon, elde ettiği bulguları
bugün yayımladığı "2001-2010:Gözaltında Kötü Muamele ve İade"
raporuyla kamuoyuyla paylaştı.
Rapora göre, ABD'nin 11 Eylül saldırıları sonrasında başlattığı
"Teröre karşı savaş" kampanyası kapsamında İngiliz istihbaratı de
şüphelilerin kaçırılmasında, ABD'ye iadesinde ve işkenceden
geçirilmesinde rol aldı.
İngiliz istihbarat görevlilerinin bizzat işkence uyguladığına
ilişkin bir kanıt bulunmadığı belirtilen raporda, ülkenin iç
istihbarat servisi MI5 ile dış istihbarat servisi MI6 ajanlarının,
işkence kullanılan yüzlerce sorguda ve şüphelilerin kaçırılıp
ABD'ye iade edilmesi sürecinde hazır bulunduğu kaydedildi.
İngiliz istihbarat kuruluşularının, ABD'nin işkence uygulama
olaylarının hemen hemen başlangıcından itibaren farkında olduğuna
işaret edilen raporda, İngiliz görevlilerin fiilen bu eylemlere
katıldığı iki vaka bulunduğu ifade edildi. Rapora göre, bu
vakalardan biri İngiliz polis teşkilatı Scotland Yard tarafından
soruşturulurken, diğeri ile ilgili tam bir soruşturma henüz
yapılmadı.
İngiliz istihbaratının üst düzey yetkililerinin işkence
vakalarının farkında olduğu belirtilen raporda, "ABD'nin ve
diğerlerinin, gözaltında tutulanlara kötü muamelede bulunduğu
konusunda kuşku olmadığı gibi, (İngiliz) istihbaratının da erken
bir dönemden itibaren bunun farkında olduğu konusunda da kuşku
yok." ifadelerine yer verildi.
Rapora göre, 2001-2010 yıllarında İngiliz istihbarat görevlilerinin huzurunda işkence uygulanan 13 vaka yaşanırken, 25 vakada gözaltındakiler kötü muamele konusunda İngiliz istihbarat görevlilerini bilgilendirdi. 128 vakada yabancı istihbarat örgütleri İngiliz muhataplarını kötü muamele konusunda bilgilendirirken, 232 vakada da İngiliz istihbarat örgütlerinin soruları işkenceli sorgularda kullanıldı. Rapora göre, İngiliz istihbaratı 198 vakada da, üçüncü bir tarafın işkenceyle elde ettiği bilgileri kullandı.
Yorumlar