Hukuk Sempozyumunda eğitimin geleceği tartışması

HSK Üyesi Prof. Dr. Cumhur Şahin: "Hukuk dili artık Türkiye ve dünya için yabancı dil olmaktan çıktı, yani olmazsa olmaz diye sayacağımız bir dil. Onun üstüne artık Almanca, Fransızca, İtalyanca veya başka bir dil olur, İngilizce artı yabancı bir dili daha öğretecek şekilde eğitim vermemiz lazım"

Google Haberlere Abone ol
Hukuk Sempozyumunda eğitimin geleceği tartışması

Adalet Bakanlığınca düzenlenen Hukuk Eğitimi Sempozyumu'nun kapanışında üniversitelerden uzman akademisyenler, hukuk fakültelerinde yabancı dil eğitimine ağırlık verilmesi, devam zorunluluğunun getirilmesi gibi önerilerini paylaştı.

Bakanlıkça Ankara'da bir otelde düzenlenen Hukuk Eğitimi Sempozyumu'nun son oturumunda "Hukuk Eğitiminde Güncel Sorunlar ve Çözüm Önerileri" konusu uzman hukukçular tarafından ele alındı.

Başkanlığını Cumhurbaşkanlığı Eğitim ve Öğretim Politikaları Kurulu Başkanvekili Prof. D. Yavuz Atar'ın üstlendiği oturuma, Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) Üyesi Prof. Dr. Cumhur Şahin, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muharrem Özen, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ömer Ekmekçi, Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Refik Korkusuz, Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ümit Süleyman Üstün ve Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden Prof. Dr. Muhammed Fatih Uşan katıldı.

HSK Üyesi Prof. Dr. Şahin, eğitim sisteminde kalitenin artırılması için öğrenci sayısının azaltılması ve üniversite sınavı haricinde hukuk fakülteleri için ayrı bir sınav uygulamasının düşünülmesi önerisinde bulundu.

"Hukuk dili Türkiye ve dünya için yabancı dil olmaktan çıktı"

Devlet, vakıf ve özel üniversiteler olmak üzere belirli bir kalite standardının yakalanması için tüm hukuk fakültelerinde zorunlu ortak derslerin belirlenerek müfredatın oluşturulması gerektiğini belirten Şahin, ayrıca her fakültenin kendine özgü derslerinin de olması gerektiğini söyledi.

Hukuk fakültelerinde hazırlık sınıfı oluşturularak yabancı dil eğitiminin de verilmesinin büyük önem arz ettiğini anlatan Şahin, "Hukuk dili artık Türkiye ve dünya için yabancı dil olmaktan çıktı. Yani olmazsa olmaz diye sayacağımız bir dil. Onun üstüne artık Almanca, Fransızca, İtalyanca veya başka bir dil olur, İngilizce artı yabancı bir dili daha öğretecek şekilde eğitim vermemiz lazım." dedi.

Prof. Dr. Şahin, eğitim sistemi içinde akademisyenlerin rolünün büyük olduğunu ve akademisyen eğitimine de önem verilmesi gerektiğini kaydetti.

- "Hukuk fakültesi eğitimi için 4 yıllık süre yeterli"

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Özen de nitelikli öğrenci ve öğretim üyelerinin eğitim sistemindeki kaliteyi arttıracağına inandığını belirterek, fiziki şartları yetersiz ve öğretim üyesi eksik olan üniversitelerde eğitimin kaliteli olmayacağını vurguladı.

Hukuk fakültesi eğitimi için 4 yıllık eğitim süresinin yeterli olduğunu düşündüğünü anlatan Özen, eğitim süresinin artırılmasının farklı problemleri beraberinde getireceğini dile getirdi.

 "Hukuk kliniklerimiz başarılı bir şekilde sürüyor"

Prof. Dr. Özen, salgın sürecinde eğitimin dijitalleşmesinin öneminin herkes tarafından anlaşıldığına işaret ederek, öğrenci odaklı aktif bir eğitimin şartlarının oluşturulması gerektiğini söyledi.

Ankara Üniversitesi'nde devam eden hukuk klinikleri çalışmalarının öğrencilerin eğitimlerine büyük katkı sağladığını aktaran Özen, "Hukuk kliniklerimiz başarılı bir şekilde sürüyor. Özellikle dezavantajlı gruplara ulaşabilmek için öğrencilerimizi ceza infaz kurumlarına gönderiyoruz. Yine bazen taciz veya cinsel suçların mağdurlarına ilişkin destek yardımları yapıyoruz." ifadesini kullandı.

Prof. Dr. Özen, Adalet Bakanlığınca verilen eğitimlerin de çok önemli olduğunu vurguladı.

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ömer Ekmekçi ise hukuk eğitimi veren kadronun yabancı dil bilmesi zorunluluğu olduğunu belirterek, devlet üniversitelerinde bu imkanın sunulduğunu dile getirdi.

Ekmekçi, Hukuk fakültesi sayısının çok olmasının standartları düşürdüğünü ve bunun sadece Adalet Bakanlığı değil birçok kurumun sorunu olduğunun altını çizdi.

- "Hukuk alanındaki uluslararası gelişmeler yakından izlenmeli"

Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Korkusuz, hukuk alanındaki uluslararası gelişmelerin yakından izlenmesi gerektiğini belirtti.

Korkusuz, "Özel hukukta çalışacaklar için belki uluslararası sözleşmeler hukukuna biraz daha yönlendirmek gerekebilir. Avrupa Birliğindeki gelişmeler Amerikan hukukundaki gelişmeler takip edilebilir. Biz Anglosakson ülkesi değiliz. Ama dünyadaki ticari ilişkilerin yüzde 80'i Anglosaksonların belirlediği ilkeler üzerinden gidiyor." değerlendirmesinde bulundu.

- "Devam zorunluluğu getirilmeli"

Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Üstün, sempozyum çıktılarının hukuk eğitiminin kalitesinin arttırılması için ilgili kurumlarca değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.

Fakültelerde devam zorunluluğu ve öğrenci sayısının makul sayıda olmasının eğitim kalitesini etkileyeceğine dikkati çeken Üstün, "Eğitimin kalitesini arttırmak istiyorsak, devam zorunluluğunu getirip, ikinci öğretimleri kapatıp, öğrenci sayısını da azaltmamız gerekiyor. Adalet eğitiminden sonra hukuk eğitimi vermek çok daha mantıklı olabilecek." şeklinde konuştu.

- "Hukuk yeniliğe açık olmalı"

Kamu Görevlileri Etik Kurulu Üyeliği görevini de yürüten Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden Prof. Dr. Uşan ise hukuktaki teknolojik yeniliklerle yeni bir döneme girildiğini anlattı.

Hukukun klasik anlayışı sürdürmesinin yanı sıra yeniliğe de açık olması gerektiğini aktaran Uşan, "Hukuk eğitimi uzunca zamandır konuşuluyor ama artık buna ilişkin olarak YÖK'ün, baroların, Bakanlıkla beraber oturup yeni bir şey yapmaktan ziyade mevcudu iyileştirme konusunda bir şeyler yapması gerektiği kanaatindeyim." dedi.

- "Hukuk Fakülteleri Dekanları Konseyi kurulmalı"

Cumhurbaşkanlığı Eğitim ve Öğretim Politikaları Kurulu Başkanvekili Prof. Dr. Yavuz Atar da konuşmasında Adalet Bakanlığı öncülüğünde gerçekleştirilen sempozyumun kitaplaştırılmasının hukuk eğitimine yapacağı katkılar hakkında görüşlerini paylaştı.

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'e hukuk eğitimi ile ilgili kalitenin artırılması ve hukuk fakültelerinin sorunlarının çözümüne yönelik çalışmalarından dolayı teşekkürlerini ileten Atar, Hukuk Fakülteleri Dekanları Konseyi kurulması için de çalışmalar yapılması gerektiğini dile getirdi.

Atar, "Sempozyumdan sonra bütün bu birikimler nasıl hayata geçilir denilirse hukuk fakülteleri için konsey kurulur. YÖK'de örnekleri var. Konseyin içinden İcra Kurulu Komitesinin oluşturulması ilk atılacak adım olabilir." diye konuştu.

Prof. Dr. Atar, ayrıca Türkiye'de hukuk fakültesi sayısının üstünde olduğunu, hukuk fakültesi eğitimlerinin büyükşehirler üzerinden yürütülmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.

 

Yorumlar