Ege Üniversitesindeki Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) yapılanmasına
yönelik soruşturma kapsamında, Karşıyaka ve Bornova ilçelerinde
örgütle bağlantılı gençlik derneklerine düzenlenen operasyonda,
örgütün, iş adamları ve esnaftan sağladığı geliri, finans
kaynaklarının gizli kalması amacıyla maddi durumu iyi olmayan
üniversite öğrencileri adına kesilmiş makbuzlarla kaydettiği,
sağlanan gelirleri de öğrencilere burs yerine FETÖ'ye eleman
kazandırma faaliyetlerinde kullandığı belirlendi.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma
Bürosundan sorumlu Başsavcıvekili Okan Bato tarafından sürdürülen
soruşturma çerçevesinde yakalanan bazı kişilerin "etkin pişmanlık
hükümleri"nden yararlanarak verdikleri ifadeler, FETÖ'nün
Bornova'daki "Etkiniz Genç Akademi Derneği" ile Karşıyaka'daki
"Genç İzmir Eğitim, Kültür, Sanat ve Gençlik Derneği" ile
bağlantılarına yönelik önemli bilgi ve bulgular ortaya koydu.
İl Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, OHAL
kapsamında çıkartılan Kanun Hükmünde Kararname ile (KHK) kapatılan
2 dernekte, savcılığın talimatıyla detaylı ve titiz inceleme
başlattı. Ekipler, dernekte örgüt adına faaliyet gösteren yönetici
konumundaki "ablaların" delil niteliğindeki verileri ortadan
kaldırdığı, derneğin içinin boşaltıldığı, belge ve bilgilerde
oynama yaparak izlerini kaybettirmeye çalıştıklarını tespit etti.
Ayrıca derneklerin çalışma metotları, örgüt adına faaliyet ve
propagandaları, kayıt dışı finansal destek yöntemleri konusunda da
önemli bilgilere ulaşıldı.
Çalışmalarda, Ege, Dokuz Eylül ve Katip Çelebi üniversiteleri ile
kapatılan Gediz ve İzmir üniversitelerinde eğitim gören kız
öğrencilerin örgüte kazandırılması için seminer, panel ve sohbet
toplantıları gerçekleştirildiği, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in
"dini lider", örgütün ise "dini hassasiyetleri olan yapı" olarak
gösterildiği, seminerlere katılan öğrencilerin bilgileri toplanarak
örgüte kazandırılması için gizli toplantılar yapıldığı, ikna
edilmeleri için "nabza göre şerbet vermek" deyiminden hareketle
çeşitli yöntemler kullanıldığı, "demokratik" ve "modern" görünüm
vermek amacıyla düzenlenen sanatsal ve kültürel faaliyetlerde de bu
uygulamaların sürdürüldüğü belirlendi.
Derneklerin idari yapılanmasına yönelik incelemede ise öğrencilerin
yasal olmayan yollarla "kurucu üye" ya da "yönetici" olarak
gösterildikleri, muhasebe hesaplarını tutan, para akışını sağlayan
ve dernek adına her türlü kararı veren "ablaların" ise resmi
evraklarda kayıtlarının bulunmadığı, herhangi bir belgede
imzalarının yer almadığı ve öğrencileri yanlış yönlendirdikleri
verilerine ulaşıldı.
Himmet, gariban öğrenciler adına kaydedilmiş
Zanlıların verdiği ifadeler doğrultusunda, FETÖ'nün iş adamları ve
esnaftan himmet ya da farklı şekilde topladığı bağışları, ekonomik
durumu uygun olmayan üniversite öğrencileri tarafından yapılmış
gibi göstererek kayıtlara geçtiği, böylelikle örgütün finansal
kaynaklarının resmi kayıtlarda gizlenmeye çalışıldığı tespit
edildi.
Ayrıca "öğrencilere burs, ekonomik destek" adı altında elde edilen
ve dernek defterlerinde bu şekilde kasadan çıkışı yapılan paraların
da bundan farklı olarak örgüte eleman kazandırılmasına yönelik
etkinliklere kaydırıldığı ortaya çıktı.
"Öğrencilere destek" adı altında toplanan paraların, gezi, konser,
parti ve tiyatro gibi etkinlikler ile bağlama, keman, bale,
fitness, aerobik, pilates, zumba ya da salsa gibi dans kursları
organizasyonları için kullanıldığı belirlendi.
Hükümet aleyhine zorla mesaj attırmışlar
Öte yandan, örgüt yöneticilerinin, Gülen ve FETÖ propagandasının
yapıldığı tiyatro, sinema ve Türkçe olimpiyatlarına "baskı"yla
götürdükleri öğrencilerin, yine "ablaların" baskısıyla sahte sosyal
medya hesapları açtıkları belirtildi. Öğrencilere, bu hesaplardan
hükümet aleyhine mesajlar attırıldığı, 7 Haziran 2015 genel
seçimlerinde bağımsız bazı milletvekili adaylarının etkinliklerine
istekleri dışında götürüldükleri ve seçim propagandası yaptırıldığı
kaydedildi.
Ege Üniversitesindeki FETÖ yapılanmasına yönelik soruşturma
kapsamında, "ByLock" kullananların ifadeleri doğrultusunda İzmir
merkezli 9 ilde eş zamanlı operasyon düzenlenmişti. İzmir Emniyet
Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, 2 dernekte
faaliyet gösterenlerin de aralarında bulunduğu, örgütte "abla"
olarak nitelendirilen 29 kadını gözaltına almıştı. Zanlıların,
üniversiteye gelen öğrencileri kalacak yer bulma, burs ayarlama
vaatleriyle kandırarak örgüte kazandırdıkları iddia edilmişti.
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.
Yorumlar