Hayatlarının aşkıyla huzurevinde tanıştılar
- Huzurevinde tanışıp evlenen ve yeniden aile kurmanın mutluluğunu yaşayan çiftler, ikinci baharlarını AA'ya anlattı - Huzurevi sakini Necla Ersoy: - "Evlendiğimizde 67 yaşındaydım ve ben eşime gerçekten aşık oldum" - "Aşk güzel bir şey. Bir gençlikte geliyor demek, bir de yaşlılıkta. İkinci bahar var, gönül yaşlanmıyor" - Huzurevi sakini Kurtuluş Balkan Kıral: - "Bir ailede sevgi, saygı çok önemli. Her şeyden önce saygı, ardından sevgi, aşk geliyor. İkimiz de birbirimize saygılı olduk. Herkes de bizi seviyor, sayıyor. 'Ne şirin kocan var' diyorlar" - Huzurevi sakini Müzeyyen Demirbilek: - "Osman amcanızla mutluyuz. Sevdim tabii onu, nasıl sevmem"
ANKARA (AA) - BURCU ÇALIK - Huzurevlerinde kalan çiftler, yaşamlarının son deminde verdikleri "evet" cevabıyla yeniden aile kurmanın mutluluğunu yaşıyor.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına bağlı 75. Yıl Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi ile Öğretmen Necla Kızılbağ Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi'nde evlenen çiftler, "bizden geçti" denilen yaşlarda yeni birlikteliklere adım attı.
"Sevmenin yaşı yok" dedirten huzurevi sakinlerinden Necla-Settar Ersoy, Kurtuluş Balkan-Fahrettin Kıral, Müzeyyen-Osman Demirbilek ile Necla Kızılbağ-Bülent Üçyıldız çifti, ikinci baharlarını, Aile Haftası dolayısıyla AA muhabirine anlattı.
Dört yıl önce 75. Yıl Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi'nde evlenen Necla Ersoy (72) ile Settar Ersoy (90), birbirlerini hastalıkta da sağlıkta da bir an olsun yalnız bırakmadı.
İkiz torunlarını büyüttükten sonra huzurevine yerleşmeye karar verdiğini ve burada eşiyle tanıştığını dile getiren Necla Ersoy, "Buraya geldiğimde Settar Bey bana hep bakıyordu. Benim evlenmeye hiç niyetim yoktu o zamanlar ama o bakınca dikkatimi çekti. Evlendiğimizde 67 yaşındaydım ve ben eşime gerçekten aşık oldum. Bir ara aramız bozulur gibi oldu, her ailede olur, o zaman o kadar acı çektim ki... Tekrar barıştık ve şimdi çok huzurluyuz." dedi.
- "Gönül yaşlanmıyor"
Koah hastası olan eşinin zaman zaman solunum güçlüğü çektiğini, kendisinin de sağlık sorunlarının bulunduğunu söyleyen Ersoy, eşinin en çok gazete okumayı, kendisinin de konken oynamayı sevdiğini aktardı.
Ersoy, "Settar Bey benim gönlüme girdi. Ben ilk eşimden öyle bir kibarlık görmedim. Çok kibardır, iyidir, merttir. Bu huylarını çok sevdim ve derken gönlüm aktı. Hakikaten aşık oldum ve evlenmek istedik hep. Bir yuva kuralım da aynı odada olalım, hayatım hep onunla geçsin istedim. Aşk güzel bir şey. Bir gençlikte geliyor demek, bir de yaşlılıkta. İkinci bahar var, gönül yaşlanmıyor." diye konuştu.
"Aile, insanın yaşam dayanağı, bambaşka bir şey. İnsana kuvvet veriyor" diyen Ersoy, huzurevindekilerin de artık ailesi gibi olduğunu vurguladı.
Necla Hanım'ı ilk kez huzurevindeki müzik korosunda görüp beğendiğini anlatan Settar Ersoy da birlikte olmaktan mutluluk duyduklarını söyledi.
- Kıral: "Ailede sevgi, saygı çok önemli"
Eşi Fahrettin Kıral (96) ile huzurevinde okey oynarken tanıştıklarını ve 2004'te evlendiklerini aktaran Kurtuluş Balkan Kıral (80) bu süreci, "Fahrettin Bey, benim odama çiçek göndermeye başladı. Aslında bundan rahatsız oldum. Sonra buradaki bir yaşlı hanımla beni ziyarete gelmeye başladı. Anladık ki bir gönül bağlantısı var. Böyle başladı her şey. Fahrettin Bey, müzisyendir aynı zamanda, ben de oyun havası oynamayı çok severim." sözleriyle anlattı.
İlk eşini kaybettikten 9 yıl sonra huzurevine yerleştiğini belirten Kıral, şöyle devam etti:
"Bir ailede sevgi, saygı çok önemli. Her şeyden önce saygı, ardından sevgi, aşk geliyor diye düşünüyorum. İkimiz de birbirimize saygılı olduk. Herkes de bizi seviyor, sayıyor. 'Ne şirin kocan var' diyorlar. Şirinliğiyle meşhur, ben de biraz asık suratımla. Yataktan kalkarken bakıyorum o gülerek kalkıyor, ben her tarafım ağrıyarak, oflayarak kalkıyorum. Aramızda 16 yaş fark var. Buna rağmen maşallahı var."
Ömrü müzikle geçen, mızıkadan akordiyona, ud ve bendire kadar çok sayıda müzik aletini kullanabilen Fahrettin Kıral, Kurtuluş Hanım'ın üçüncü evliliği olduğunu dile getirdi.
Yaşının asra yaklaştığına dikkati çeken Kıral, gençlere de, "Ailenin temeli sevgi ve saygıdır. Gençler sevmeden evlenmesinler." öğüdünde bulundu.
- Demirbilek: "Sevdim tabi, nasıl sevmem"
Yaklaşık 8 ay önce Öğretmen Necla Kızılbağ Huzurevi ve Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi'nde Osman Demirbilek ile evlenen Müzeyyen Demirbilek (74), tek başına çalışıp didinerek büyüttüğü dört çocuğuna yük olmak istemediği için 2016'da huzurevinde kalmaya başladığını anlattı.
Yürüteçle hareket edebilen Demirbilek, Osman Bey'in kendisine yer vermesi üzerine tanıştıklarını söyledi. Eşinin ilk evlenme teklifini "Bu yaşta olmaz, bizden geçti" diye düşünerek reddettiğini ama sonra kabul ettiğini aktaran Demirbilek, "Osman amcanızla mutluyuz. Çocuklarımın artık bana ihtiyaçları yok. Kendi halimizde burada günlerimizi geçiriyoruz. Sevdim tabii onu, nasıl sevmem." diye konuştu.
Demirbilek, "Gençler evlensinler. Yuvaları, çocukları olsun. Vatana, millete hayırlı evlat olsunlar." çağrısında bulundu.
Osman Demirbilek (67) ise Müzeyyen hanıma ilk yaklaşmaya çalıştığında kendisini "beni sıkıştırıyor" diyerek yönetime bile şikayet ettiğini anlattı. Yine de evlenme isteğinden vazgeçmediğini, eşi için mücadele verdiğini vurgulayan Demirbilek, huzurevinden de çok memnun olduklarını dile getirdi.
"Devletten Allah razı olsun. İhtiyarlarına bakıyor, kimseyi mağdur bırakmıyor" diyen Demirbilek, her yaşta aile olmanın önemli olduğunu kaydetti.
Evlenecek gençlere birbirini iyi tanıma tavsiyesinde bulunan Demirbilek, "İkinci baharımızı yaşıyoruz. Mutluyuz, hiçbir sıkıntımız yok. Bir sıkıntımız olduğunda da bunu yöneticilerimiz hallediyor. Devletimiz bize bakıyor." ifadelerini kullandı.
- Üçyıldız: "Sevgiden uzak olan insan yaşamayı beceremez"
1927 doğumlu, Türkiye'nin dört bir yanında öğretmenlik yapan ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü iki defa yakından görme şansını da yakalayan Necla Kızılbağ Üçyıldız (91) eşi Bülent Üçyıldız'la 2007'de huzurevinde evlendiğini söyledi.
Üçyıldız, "Bülent, temiz kalpli biri, çok iyi niyetli, kimse için kötülük düşünmez. Bülent'i seviyorum ama onu bilmem. Beni sevip sevmediğini Allah bilir." diye konuştu.
Bülent Üçyıldız (73) ise ABD'de yaşayan bir oğlu olduğunu anlatarak, severek evlendiği eşinin en çok insani yönünden etkilendiğini belirtti. Üçyıldız, gençlere, "Sevgiden uzak olan insan hiçbir zaman yaşamayı beceremez. İyi yaşamak bir sanattır, bunun anahtarı da sevgidir." öğüdünde bulundu.
Yorumlar