Han el-Ahmer'de Noel ağacı aydınlatıldı

İsrail'in yıkım kararı ile dünya gündemine taşınan işgal altındaki Doğu Kudüs'ün kırsalında yer alan ve Filistinli bedevilerin yaşadığı Han el-Ahmer bölgesinde ilk defa bir Noel ağacı aydınlatıldı.

İşgal altındaki Doğu Kudüs'ün kırsalındaki Han el-Ahmer bölgesinde kurulan Noel ağacının aydınlatılması için düzenlenen kutlama törenine, Filistin Kurtuluş Örgütü'ne (FKÖ) bağlı Ayrım Duvarı ve Yahudi Yerleşim Birimleriyle Mücadele Konseyi Başkanı Velid Assaf, Fetih Hareketi Merkez Konsey Üyesi Azzam el-Ahmed, Rum Ortodoks Kilisesi Sebastia Başpiskoposu Atallah Hanna ve çok sayıda aktivist katıldı.

Hanna, Noel ağacının aydınlatılması töreninde AA muhabirine yaptığı açıklamada, Han el-Ahmer'deki varlıklarının birçok mesaj taşıdığına dikkati çekerek, "Biz bir ağacın aydınlatılması için buraya gelmedik. Bilakis, buraya Hristiyanıyla Müslümanıyla Filistin halkının bir olduğunu ve bu halkın özgürlük ve adalet için haklarını geri almak için mücadele eden bir halk olduğunu belirtmek için geldik." dedi.

Başpiskopos Hanna, yeşil ağacın hayat anlamı taşıdığına işaret ederek, "Yeşil ağaç hayatı ifade eder ve Filistin halkının da hayata ve özgürlüğe sevgisini gösteriyor. Filistin halkı bu yolda çok bedel ödedi ve ulusal umutlarını da gerçekleştirene kadar çok fazla bedel ödemeye de devam ediyor." ifadesini kullandı.

Filistinlilerin bu topraklardaki varlığının tarihi olduğuna dikkati çeken Hanna, "Filistinliler bu toprakların gerçek sahibidir, Filistinlilerin kökleri buradadır. Sonradan ithal olmuş bir halk değildir. Hiçbir güç bizim bu topraklardaki varlığımıza son veremez, köklerimizi buradan sökemez." şeklinde konuştu.

Öte yandan Han el-Ahmer Halk Konseyi Başkanı İyd El-Cehhalin ise AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilk defa bölgelerinde Noel ağacının aydınlatıldığına işaret ederek, kendilerine destek veren Batı toplumlarına teşekkür, Filistinlilerin birliğine vurgu ve İsrail'e de buradan ayrılmayacakları şeklinde üç ayrı mesaj taşıdığını kaydetti.

İsrail'in Han el-Ahmer'deki yıkım kararı

İsrail Yüksek Mahkemesi, mayıs ayında Han el-Ahmer bölgesinde yaklaşık 190 Filistinlinin yaşadığı derme çatma barakalar ile bölgedeki başka yerlerden gelen 170 öğrencinin eğitim gördüğü okulun yıkılmasına karar vermişti.

Hem uluslararası camiadan gelen tepkiler hem de Filistinlilerin direnişi nedeniyle İsrail güçleri yıkımı gerçekleştirememiş, İsrail mahkemesi de bölge sakinlerinin başvurusu üzerine yıkım kararını askıya almıştı.

İsrail Yüksek Mahkemesi 5 Eylül'de de Han el-Ahmer'deki yıkım kararına yapılan itirazı reddederek, bölgenin 7 gün içinde boşaltılmasına ve yıkımın başlatılmasına hükmetmişti.

İsrail makamları, daha sonra Han el-Ahmer bölgesinde yaşayan Filistinli bedevilere 1 Ekim'e kadar evlerini kendi elleriyle yıkma talebini içeren bir tebligat göndermişti.

İşgal altındaki Doğu Kudüs kırsalında yer alan ve Filistinliler için direniş sembolü haline gelen Han el-Ahmer köyünün yıkımının ertelendiği de 20 Ekim'de duyurulmuştu.

İsrail'in E1 projesi

Han el-Ahmer, İsrail tarafından 1953'te Necef Çölü (Negev) bölgesinden zorla göç ettirilen bedevi Filistinlilere ev sahipliği yapıyor.

Bölge, İsrail'in Doğu Kudüs'ten Ölü Deniz'e kadar uzanan yaklaşık 12 bin dönümlük arazinin "Filistinlilerden alınmasını öngören" E1 projesi kapsamındaki topraklarda yer alıyor.

Filistinli taraflar, İsrail'in bu yıkımlarla bölgedeki bedevileri göç ettirerek, Doğu Kudüs, El-Ayzariyye ve Lut Gölü'ndeki (Ölü Deniz) Yahudi yerleşim yerlerini birbirine bağlamaya çalıştığını ifade ediyor.