HAK-İŞ'ten AP'nin Türkiye kararına tepki

-HAK-İŞ Genel Başkanı Arslan: "AB Parlamentosu'nun kararını hayretle karşıladık" - "Müzakere bir demokrasi yöntemidir ve kapasite gerektirir. Müzakereye bile tahammülsüzlük, demokrasiyi istememek dolayısıyla da totaliter bir günah içerir" "Bizler Türkiye tarafı STK'ları olarak süreci, müzakerelerin AB'ye tam üyeliğin gerçekleşmesi perspektifinde ilerlemesi yönünde çaba göstermeyi sürdüreceğiz"

Google Haberlere Abone ol
HAK-İŞ'ten AP'nin Türkiye kararına tepki

ANKARA (AA) - HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, Avrupa Parlamentosu'nun (AP) Türkiye'nin AB ile sürdürdüğü müzakerelerin geçici süreliğine dondurulmasını tavsiye eden kararını hayretle karşıladıklarını bildirdi.

Arslan, konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, demokrasiden ve özgürlüklerden yana olan AB ve özellikle de AP'nin konuşmaya ve müzakereye tahammülsüzlük göstermesine anlam veremediklerini belirterek, "Müzakere bir demokrasi yöntemidir ve kapasite gerektirir. Müzakereye bile tahammülsüzlük, demokrasiyi istememek dolayısıyla da totaliter bir günahkarlık içerir." ifadesini kullandı.

Mahmut Arslan, şunları kaydetti:

"AB Parlamentosu'nun demokrasinin en temel kavramı olan 'müzakere'yi hedef alması çok manidardır. AB'de, 'Soğuk Savaş'tan sonra çıkan en temel kavram 'genişleme' kavramı olmuştur. Bu kavram, 'Demir Perde'nin yıkılmasıyla ortaya çıkan boşluğu, 'demokrasi gücü' ile AB'nin doldurma iddiası anlamına geliyordu. Ancak görüyoruz ki AB, 2016 yılı ile birlikte yeni bir kavramı ortaya çıkarmakta, hatta bu kavrama sarılmaktadır. AB'yi yöneten yeni kavram 'daralma'dır. Genişleme, daralmaya dönüşmüştür. AB, Batı sınırında İngiltere'yi dışarı atmış, şimdi de Doğu'da Türkiye'yi sınırların dışına itmeye çalışmaktadır. Bu gidişle AB, kurumsal yapısında 'Genişlemeden Sorumlu Bakan' yerine 'Daralmadan Sorumlu Bakan' atayacak noktaya gelmiştir."

Sivil toplum kuruluşu olarak AB sürecini cesaretle, kararlılıkla ve diyalogla sürdürme inancında olduklarını dile getiren Arslan, "Bizim kendimize güvenimiz var. Biz AB'yi müzakerelerden korkacak kadar kapasitesiz görmüyoruz. Biz sivil toplum kuruluşları olarak süreci daha da ileri götüreceğimize inanıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye-AB ilişkilerini "çağın en büyük ve iddialı projelerinden biri" olarak gördüklerini dile getiren Mahmut Arslan, şu ifadeleri kullandı:

"Türkiye-AB arasında resmi ilişkilerin kesildiğinde bile biz toplumun temsilcileri olarak diyaloğu kesmek bir yana, daha da canlandırmıştık. Bizim kendimize güvenimiz var. Biz AB'yi müzakerelerden korkacak hale getiren AB liderliğini ve siyasi kurumların vizyonsuz tutumlarını ibretle takip ediyoruz. Buna rağmen AB'de halen bu kapasitenin olduğuna inanıyoruz. Bizler Türkiye tarafı STK'ları olarak süreci, müzakerelerin AB'ye tam üyeliğin gerçekleşmesi perspektifinde ilerlemesi yönünde çaba göstermeyi sürdüreceğiz."

Yorumlar