Hak-İş Genel Başkanı Arslan:

- "Şu anda kamu kurumlarında, bakanlıklarda ve belediyelerimizdeki toplam kadrolu işçi sayısı 160 bindir. Bu düzenlemeyle kamuya yaklaşık 950 bin yeni işçi alınmış olacak" - "Karşımızda bir terör örgütü var gibi ama aslında karşımızda ABD ve onun müttefikleri var. O yüzden Afrin'de bu vekalet savaşlarının tipik bir örneğini görüyoruz. NATO'nun, ABD'nin envanterindeki silahlarla bizim tanklarımız, bizim çocuklarımız vuruluyor" - "Biz bir siyasi parti gibi davranamayız. Bir sendikayız. Bir siyasetin parçası, yandaşı anlamında değil, tam tersi siyaseti denetleyen, siyaseti emekçilerin çıkarları doğrultusunda yönlendirmeye çalışan bir yerde görüyoruz"

Google Haberlere Abone ol
Hak-İş Genel Başkanı Arslan:

KOCAELİ (AA) - Hak-İş Konfederasyonu ve Hizmet-İş Sendikası Genel Başkanı Mahmut Arslan, taşeron düzenlemesine ilişkin, "Şu anda kamu kurumlarında, bakanlıklarda ve belediyelerimizdeki toplam kadrolu işçi sayısı 160 bindir. Bu düzenlemeyle kamuya yaklaşık 950 bin yeni işçi alınmış olacak. Bu bize uluslararası güçlerin dayatmalarına karşı bir meydan okumadır." dedi.

İzmit ilçesinde bir otelde düzenlenen Hizmet-İş Sendikası Kocaeli Şubesi'nin 2. Olağan Genel Kurulu'nda konuşan Arslan, Afrin'de zor şartlarda görev yapan güvenlik güçlerine Allah'tan kolaylıklar, şehitlere rahmet diledi.

Zeytin Dalı Harekatı'na değinen Arslan, dün harekat kapsamında bölgede olan tankı imha eden füzelerin, ABD'nin envanterinde olduğunu anımsatarak, "Karşımızda bir terör örgütü var gibi ama aslında karşımızda ABD ve onun müttefikleri var. O yüzden Afrin'de bu vekalet savaşlarının tipik bir örneğini görüyoruz. NATO'nun, ABD'nin envanterindeki silahlarla bizim tanklarımız, bizim çocuklarımız vuruluyor. Bunu görüp anlamamız ve buna göre davranmamız gerekiyor." diye konuştu.

- "Siyasetin yandaşı olmadık"

Hak-İş'in 43 yıllık geçmişiyle Türk çalışma hayatında çok önemli bir yer edindiğini, konfederasyonun kuruluşundan bugüne kadar belli bir istikamette ve belli ilkelerden vazgeçmeyerek hedeflerini gerçekleştirme mücadelesi verdiğini ifade eden Arslan, bundan sonra da bu ilkeleri doğrultusunda yürümeye devam edeceklerini kaydetti.

Arslan, sendikalar olarak, işçi hareketi olarak AK Parti'nin eleştirebilecekleri pek çok yönü olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:

"Ama öyle bir süreç yaşıyoruz ki, bu eleştirileri yapmanın haksız olduğu noktasında bir kanaat oluştu. Daha başka ciddi sorunlarla karşı karşıyasınız, onlarla uğraşmak zorundasınız. Türkiye normalleşmeden, bütünüyle içindeki ve dışındaki problemleri, sorunları çözmeden sağlıklı bir sivil toplum-siyaset ilişkisini kuramıyorsunuz. Hak-İş'in, sendika-siyaset ilişkisi çok açık. Biz siyasi partilerin, parlamentonun alternatifi değiliz. Biz bir siyasi parti gibi davranamayız. Bir sendikayız. Bir siyasetin parçası, yandaşı anlamında değil, tam tersi siyaseti denetleyen, siyaseti emekçilerin çıkarları doğrultusunda yönlendirmeye çalışan bir yerde görüyoruz kendimizi. Başarılı olduğumuz noktalarda siyasete teşekkür ediyoruz. Başarısız noktalarda da itiraz ediyoruz, eleştiriyoruz."

- "Taşeron Yasası küresel kapitalizme meydan okumadır"

Taşeron sorununu çözmenin onurunu ve gururunu yaşadıklarını dile getiren Arslan, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve hükümetinin ilk defa IMF'yi 2013 yılında Türkiye'den kovunca yeni bir dönemin başladığını belirterek, şunları kaydetti:

"Bu yeni dönemde artık Türkiye kendi politikalarını, kendi kararlarını alabilecek noktaya geldi. Kıyamet o zaman koptu. Bu süreçte taşeronlaşma konusu her gün yaygınlaştırıldı. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a, bakanlarımıza ve hükümetimize buradan teşekkür ediyorum. Küresel kapitalizmin ülkemize dayattığı 'kamuyu küçülteceksiniz, kamu hizmetlerini özel sektör eliyle yapacaksınız, devleti küçülteceksiniz, yatırımları kamu değil, özel sektör ve kamu iş birliği ile yapacaksınız ve bütün bu süreçlerde de uluslararası tahkim kurallarına uyacaksınız' gibi bize dayatılan bu baskılara, bu yönlendirmelere AK Parti ve Sayın Cumhurbaşkanımız bir meydan okuması yaptı. 'Taşeronlaştırmayı yasaklıyoruz, yerel yönetimlerde ve kamuda kurumlarında taşeron sistemini kaldırıyoruz' dedi. Bunun yerine kamuda taşeronda çalışan işçiler kamu kadrolu işçileri olarak çalışmaya devam edecek ve bundan sonra da kamu ihtiyaçlarını kendi inisiyatifiyle oluşturacak ve doğrudan kadrolu işçiyle bu hizmetleri yürütecek. Bu tarihi bir dönüşümdür."

Şu anda tüm kamu kurumlarında, bakanlıklarda ve belediyelerdeki toplam kadrolu işçi sayısının 160 bin olduğuna dikkati çeken Arslan, "Bu düzenlemeyle kamuya yaklaşık 950 bin yeni işçi alınmış olacak. Bu bize uluslararası güçlerin dayatmalarına karşı bir meydan okumadır Recep Tayyip Erdoğan'ın yaptığı. Bunu alkışlamayacağız da ne yapacağız. Elbette teşekkür edeceğiz. Cumhurbaşkanımızın aslında bütünüyle her yerel yönetimlerin hem KİT'lerin de içinde bulunduğu, bütün işçilerin kadrolu işçi yapılması yönündeki inancını ve o konudaki talimatlarını biliyorum. Umarım bunu da zaman içerisinde gerçekleştireceğiz." şeklinde konuştu.

Konuşmanın ardından Gebze Belediyesi çalışanlarından Ramazan Zor, Afrin'deki Mehmetçikler için bestelediği "Afrin Kartalı" şarkısını seslendirdi.

Hizmet-İş Sendikası Kocaeli Şubesi 2. Olağan Genel Kurulu'na AK Parti Kocaeli milletvekilleri Zeki Aygün ve Mehmet Akif Yılmaz, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu, Hizmet-İş Sendikası Kocaeli Şube Başkanı İdris Ersoy, partilerin ve sivil toplum kuruluşlarının başkan ve temsilcileri ile sendika başkanları ve üyeleri de katıldı.


Yorumlar