Kış mevsimi kapıda ise hapşırık, tıksırık, akan burunlar da yanında demektir. Öyleyse bütün gün boyunca halsiz, bitkin, bir elinde mendil dolaşmak istemeyenleri güçlü besinlerin olduğu sofraya davet ediyor ve gribe evde yokuz demek istiyoruz. Nasıl mı?
Gribe yol açan en önemli sebeplerden biri de vücudumuza girebilen
ve bize zarar veren dış maddelere karşı koruyuculuğu olan
bağışıklığımızın düşmesidir. Bağışıklığı güçlendirmenin yolu ise
doğru şekilde beslenmekten geçiyor. Yorgunluk, sık tekrarlayan
iltihaplanma, grip, soğuk algınlığı, boğaz ağrısı ve alerjiler
bağışıklık sistemimizin düştüğünün en önemli göstergelerinden
biridir.Böyle bir durumda, ilaç ve aşı yöntemlerine başvurmak
yerine sağlıklı beslenmek önceliğimiz olmalı.
GRİPTEN KORUNMAK İÇİN NE YAPMALI?
Doğru şekilde beslenmek sadece kilo kontrolünü değil aynı zamanda
vücudun bağışıklık kontrolünü de sağlar. Sağlıklı beslendiğiniz,
mineral ve vitamin bakımından zengin öğünler tükettiğiniz sürece
siz hastalıklardan değil hastalıklar sizden
korkmalı.Diyetisyen Emre Uzun’da gribin en sevdiği
mevsim olan kışa girerken korunma için neler yapılması gerektiği
hakkında ipuçları veriyor.
Güne 1-0 önde başlayın
Özellikle hastalıklara yakalanma riskinin arttığı kış aylarında en
önemli öğün olan kahvaltıyı simit ve çay gibi besinler ile
geçiştirmeyin. Asıl marifet sağlıklı seçimler yapabilmektir.
Yumurta, beyaz peynir, zeytin, tereyağı, bal, pekmez, salatalık,
bir iki adet ceviz, badem veya fındık sağlıklı bir kahvaltıda
olması gereken besinler arasındadır. Eğer güçlü bir kahvaltı
yaptığınızı düşünüyorsanız yağlı tohumları ara öğünlerinizde
tüketebilirsiniz.
Bitki çaylarını es geçmeyin
Antioksidan açısından güçlü olan kuşburnu, ahududu, böğürtlen,
ıhlamur, ekinezya gibi çayları bu dönemde rahatlıkla tercih
edebilirsiniz. Hatta üzerine bir kaç damla limon sıkarak
tüketebilirsiniz.
Su tüketimine özen gösterin
Soğuk havalarda su tüketimi azalabiliyor, bu yüzden su tüketimini
arttırmaya dikkat etmelisiniz. Gripten korunmak için günde 2 litre
su tüketmelisiniz. Su tüketmekte zorlanıyorsanız, suyun tadını
hafifletmek ve tüketiminizi kolaylaştırmak için suyunuzun içerisine
limon, zencefil, kabuk tarçın ve karanfil ekleyebilirsiniz.
Mucizevi soğan
Antioksidan içeriği bakımından zengin olan soğangilleri bolca
tüketmelisiniz. Pırasa, kırmızı, beyaz ve mor lahana, brokoli,
karnabahar, soğanın tazesi ve kurusunu sofranızdan eksik
etmeyin.
Yemeklerinizde sarımsak kullanın
Sarımsakta bulunan allicin adlı güçlü antioksidan, vücudu serbest
radikallerden koruyarak bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı
oluyor.
C vitaminini yanlış kullanmayın
Kış aylarında özellikle grip dönemlerinde yapılan hatalardan biri
de bilinçsiz C vitamini kullanımıdır. Grip olduktan sonra iyileşmek
için bardaklar dolusu portakal suyu içmenin size hiçbir faydası
olmaz. Suda eriyen C vitamini vücutta depolanmadığı için
turunçgillere yüklenmek ile bağışıklığınızı arttırmış olmazsınız.
Bunun yerine belirli miktarlarda ve düzenli bir şekilde
tüketmelisiniz. Böylece bağışıklığınız güçlenecektir.
Mevsimine göre sebze ve meyve tüketin Kasım ayı meyveleri; Mandalina: Turunçgiller familyasından olan
mandalina, içerdiği zengin ve doğal C vitamini ile bedeninizin
hastalıklarla direnme gücünü arttırır. Greyfurt: Yoğun miktarda su ve C vitamini
içeren greyfurtu, ara öğün olarak tüketmelisiniz. Ayva: Hazımsızlığı gidermeye, mide ve
bağırsağı kuvvetlendirmeye yardımcı olur.. İnce bağırsak iltihabını
gidererek vücudun gelişmesini sağlar. Trabzon hurması: Kış aylarında balgam
söktürücü, öksürük, grip, nezle, soğuk algınlığına karşı bol lif
içerikli trabzonhurması bu ayın vazgeçilmezleri arasındadır.
Kasım ayı sebzeleri; Yer elması: Hem çiğ hem pişmiş olarak
tüketebileceğiniz yer elması, A ve B vitaminini yüksek miktarda
içermektedir. Bu şifalı bitki diyabet hastaları ve tansiyon
hastaları tarafından da korkmadan tüketilebilir. Kereviz:İçerdiği apiol adlı madde ile idrar
yollarını temizler, sindirimi kolaylaştırır ve bedeninizi
güçlendirir. Balkabağı: Demir, potasyum, kalsiyum ve
fosfor açısından zengin balkabağı, aynı zamanda antioksidan
özelliği sayesinde vücudun dirençli olmasını sağlar.
Kış aylarında tüketilebilecek
yemişler Kestane ile içinizi ısıtın
C vitamini ve kalsiyum açısından zengin olan kestaneyi, ara
öğünlerinizde porsiyon miktarına dikkat ederek tüketebilirsiniz. 3
kestanenin 1 dilim ekmek ile eşdeğer olduğunu unutmadan öğleden
sonraki ara öğününüzde tüketmek daha doğru bir tercih olacaktır.
Çünkü kestanenin tok tutucu özelliği akşam yemeğinde fazla yemek
yemenizi önler.
Narım pazardan allah korusun hastalıktan
İlaç ve doğal antibiyotik olan narı, sofralarınızdan eksik etmeyin.
Ayrıca kendisine alternatif içecek arayanlar nar suyunu da tercih
edebilir.
Güçlü kalmanın formülü çinko
Mineraller de bağışıklık sisteminde en az vitaminler kadar
önemlidir. Özellikle çinko yetersizliğinde vücudunuzun hastalıklara
karşı gösterdiği direnç azalır ve hastalık süreciniz uzar. Bu
yüzden çinko açısından zengin olan kırmızı et, deniz ürünleri,
nohut, fasulye ve kuruyemişlerden vazgeçmemelisiniz.
Probiyotiklerden yardım alın
Probiyotik bakterilerin ürettiği temel besinler, içeriğinde vitamin
ve enzimler bulundurduğundan, bağışıklık sistemini
kuvvetlendirerek, zararlı mikroplardan vücudumuzu korumaya yardımcı
oluyor. Mikroplara saldırarak onların büyümesini engellerken, grip,
nezle, sinüzit, orta kulak iltihabı gibi üst solunum yolu
enfeksiyonlarının tedavisinde olumlu sonuç almayı sağlıyor.
Bağışıklık sisteminin zayıf olduğunu düşünenler, bu bakterileri
içeren süzme peynir, yoğurt, kefir ve ayran tüketimini arttırarak,
kışı daha sağlıklı karşılayabilir.
Grip düşmanı probiyotiksmoothie tarifi
Diyetisyen Emre Uzun’un gribe karşı etkili probiyotiksmoothie
tarifi ile gücünüze güç katabilirsiniz.
1 çay bardağı kefir, 1 yemek kaşığı keten tohumu,1 adet muz.
Hepsini blendırdan geçirdikten sonra servise hazırdır.
1 su bardağı: 150 kcal
Gribe Karşı Yeni Lezzetler Kinoalı Balkabağı Çorbası Malzemeler
1 çay bardağı kinoa
120 gram balkabağı
1 adet soğan
1 diş sarımsak
1 adet portakalın suyu
Yarım limon
1 yemek kaşığı zeytinyağı
Tuz
Karabiber
1 çay kaşığı zerdeçal
1 tutam dereotu
Maydanoz
Hazırlanışı
1 çay bardağı kinoayı haşlayınız. Daha sonra balkabağını soyup
küçük parçalar halinde doğrayınız. Doğranmış soğan ve dövülmüş
sarımsağı hazırlayınız. 1 yemek kaşığı zeytinyağı, 1 çay kaşığı
zerdeçal ve karabiber ekleyerek doğranmış soğan ve dövülmüş
sarımsak ile balkabağını tencerede 3- 4 bardak su ile orta ateşte
15-20 dakika kadar pişiriniz. Yumuşayan balkabaklarını blendırdan
geçirdikten sonra üzerine haşlanmış kinoayı ekleyiniz. 1 adet
portakalın suyu, yarım limon, tuz ve ekleyerek 2-3 dakika kadar
pişirme işlemine devam ediniz. İnce ince doğranmış maydanoz ve
dereotunu çorba üzerine koyarak servis edebilirsiniz.
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.
Yorumlar