"(FETÖ'cü askerler nedeniyle ordudan ayrılanlar) GATA'da maalesef bir yapı oluşturmuşlar. Eften püften gerekçelerle gönderilenlere geri dönüş hakkı getirecek bir düzenleme hazırladık. Askeri öğrencilikten atılanların, tazminatlar nedeniyle ciddi sıkıntılar yaşadığını biliyoruz, bunula ilgili de bir çalışma yaptık. Sayın Başbakanımıza arz edeceğiz, onun onayından sonra açıklayacağız inşallah"
Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ)
mensubu askerlerin baskıları nedeniyle ordudan ayrılanlarla ilgili
bir çalışma yaptıklarını bildirerek, "GATA'da maalesef bir yapı
oluşturmuşlar. Eften püften gerekçelerle gönderilenlere geri dönüş
hakkı getirecek bir düzenleme hazırladık. Askeri öğrencilikten
atılanların, tazminatlar nedeniyle ciddi sıkıntılar yaşadığını
biliyoruz, bunula ilgili de bir çalışma yaptık. Sayın Başbakanımıza
arz edeceğiz, onun onayından sonra açıklayacağız inşallah."
dedi.
Bakan Işık, NTV canlı yayınında, gündemdeki konulara dair
açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.
Askeri Yüksek İdare Mahkemesi ile Askeri Yargıtay'ın
birleştirilmesinin söz konusu olduğunu belirten Işık, buna karşın
askerlik hizmetiyle ilgili mahkemelerin varlığının devam edeceğini
ama bunların da yapısının değişeceğini kaydetti.
FETÖ'nün darbe girişiminin ardından Türk Silahlı Kuvvetleri
envanterinde kayıp ya da kullanılamaz halde uçak ve helikopter
bulunmadığını bildiren Işık, kendisinin eski özel kalemi ile Deniz
Kuvvetleri Komutanlığında firari askerlerin olduğunu açıkladı.
FETÖ'nün oldukça karmaşık bir yapı olduğuna, bir astsubaya "paşa"
lakabının takıldığına ve üst düzey bazı askerlerin bu kişinden emir
aldığına dikkati çeken Işık, şöyle konuştu:
"Bu, Türk Silahlı Kuvvetleri açısından ölümcül tehlikede bir durum.
Bu yapının bir an önce kökünün kazınması, temizlenmesi Türk Silahlı
Kuvvetlerinin beka meselesidir. Darbecilerin yayınladığı liste bize
ciddi ipuçları verdi. Akıncı'da yöneten isimler var. Bir tane
tümgeneral ile üç tuğgeneral ve tuğamiralin yönettiğini biliyoruz.
Tuhaf olan şu, Tuğamiral Ömer Faruk Harmancık'a, 'Akıncı Üssü'nde
ne işin var?' diye sorduklarında, 'Ben bu Akıncı Üssü'nü çok merak
ediyordum, görmeye geldim' diyor. Bunlar asker elbisesi giymişler.
Türk askerinin üniformalarını giymişler. Bunların ihanet derecesi
en üst noktada. İnşallah en kısa sürede bunların hepsini
temizleyip, orduyu bu hastalıktan kurtaracağız."
"Sivil pilotlardan orduya dönmek isteyenler
var"
Hava Kuvvetleri Komutanlığında pilot açığı olup olmadığının ve
varsa nasıl kapatılacağının sorulması üzerine Işık, şu yanıtı
verdi:
"Bunu özellikle Hava Kuvvetleri Komutanımız ile de konuştuk. Evet
ihraç edilen pilotlar var ama bir zaafın oluşmayacağını
öngörüyoruz. Bize gelen mesajlardan, daha önce bunların zulmü
sebebiyle ordudan ayrılan ama orduya dönmek isteyen pilotlarımız da
var. Bunlar da önemli. Dolayısıyla Hava Kuvvetlerimiz zaaf
yaşamayacak. Bununla ilgili Hava Kuvvetleri Komutanlığımız gerekli
çalışmaları yürütüyor, gerekli tedbirler alınıyor ve alınacak.
Bununla birlikte istifa edip sivilde çalışan pilotlarımızdan dönmek
isteyenler var. Sivilde daha yüksek maaş alıyor olmalarına rağmen,
'Hiçbir şey istemiyoruz, bize ihtiyaç varsa hemen dönelim' diyen
pilotlarımız var. Kimse merak etmesin, bu konuda bir zaaf
oluşmadı."
"Kendilerinden olmayan pilotları sağlık muayenesiyle
elemişler"
Bakan Işık, FETÖ'cü askerlerin baskıları sonucu ordudan ayrılmak
zorunda kalanların durumunun ne olacağı ve bu kişilerin ödediği
tazminatlarla ilgili bir düzenlemenin söz konusu olup olmadığı
sorusu üzerine, şunları kaydetti:
"Bu konuda bir çalışmayı tamamladık. Bugün Sayın Başbakanımıza
sunacağız. Bununla ilgili birkaç alternatifli çalışmamız var. O
arkadaşlarımızın sorunlarını çözecek bir düzenleme hazırladık. Geri
dönmeleriyle ilgili şöyle bir çalışmamız var, mesela bunlar
pilotluğa çok önem vermişler ve kendi yapılarından olmayan
pilotları daha çok sağlık muayenesiyle elemişler. GATA'da maalesef
bir yapı oluşturmuşlar. Eften püften gerekçelerle gönderilenlere
geri dönüş hakkı getirecek bir düzenleme hazırladık. Askeri
öğrencilikten atılanların, tazminatlar nedeniyle ciddi sıkıntılar
yaşadığını biliyoruz, bununla ilgili de bir çalışma yaptık. Sayın
Başbakanımıza arz edeceğiz, onun onayından sonra açıklayacağız
inşallah."
"Cumhurbaşkanımız yaver kullanmak istemiyor"
Cumhurbaşkanı Muhafız Alayının yerine getirilecek yapının kimlerden
oluşacağıyla ilgili çalışmanın devam ettiğini bildiren Işık,
"Yaverlik uygulaması kaldırılacak mı?" sorusuna, "Sayın
Cumhurbaşkanımız yaver kullanmak istemiyor. Onu biliyoruz. Bazen
askeri törenlerde yavere ihtiyaç oluyordu. Yoksa sivilde bizim
yaverle ne işimiz var? Bana göre asker kendi işine odaklansın. Bu
noktayı bir daha değerlendireceğiz. Yaver olsun mu olmasın mı
noktasına gelemedik, çünkü daha öncelikli konulara çalışıyoruz."
cevabını verdi.
Işık, yeni yapılanma sürecinde Milli Savunma Bakanlığının yeni bir
binaya ihtiyaç duyduğunu ifade ederek, görevden alınan
personellerle ilgili de hassas davranmaya çalıştıklarını
bildirdi.
"Bu işin çözümünde kilit isimlerden biri Akın
Öztürk"
Akın Öztürk ile ilgili kendisinin ulaştığı bilgiler ile gözaltı
görüntüleri arasında bir çelişki gördüğünü dile getiren Işık, "Ben
görüntülere de Akın Öztürk'ün ifadelerine de onunla ilgili
ifadelere de hep şüpheyle yaklaştım. Zaten bu işin çözümünde kilit
isimlerden birinin Akın Öztürk olduğunu düşünüyorum. Yargının bu
konuyu bütün yönleriyle açığa çıkartacağına inanıyorum." dedi.
Türk Silahlı Kuvvetlerinde bir tasfiyenin yapılacak olması ve
yüksek yargı mensuplarının görevden alınacak olmasının darbe
girişimini erkene aldığına dikkati çeken Işık, şu bilgileri
verdi:
"Sayın Cumhurbaşkanımızın ilk günden itibaren ciddi bir kararlılığı
var. Bu Şura'da bu tasfiyenin yapılacağını bunlar öğrendiler.
Biliyorsunuz Genelkurmayın kılcal damarlarına kadar girmişler.
Sivil unsurları var, yargı unsuru var. Bence bunların bu darbeye
girişmelerindeki en önemli iki etkenden biri, bu YAŞ'ta ciddi bir
tasfiyenin yapılacağı bilgisine ulaşmaları. Sayın
Cumhurbaşkanımızın kaldığı otelde bir gün önce biz bu konuda ciddi
bir çalışma yapmıştık. Onlar biliyor ki bir tasfiye olacak.
İkincisi de, Yargıtay ve Danıştay'da bu yapının temizlenmesiyle
ilgili bir kanun çıktı, o kanun yürülüğe girdiğinde de yargı
ayağının kopacağını gördüler. Bir taraftan Türk Silahlı
Kuvvetlerinden tasfiye edileceklerini bir taraftan da yüksek
yargıdan tasfiye edileceklerini görünce bu darbeyi öne çekmek
zorunda kaldılar. Ben bu iki faktörün önemli olduğunu düşünüyorum."
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.
Yorumlar