Esnaf memnun; Arap turist piyasayı canlı tutuyor

İstanbul’un Fatih ve Nişantaşı gibi alışveriş semtlerinde Arap turist yoğunluğu son yıllarda gözle görülür derecede arttı. Helal yemek, tarihi ve doğal güzellik ile bol alışveriş imkanlarının cazibesine kapılan Arap turistler İstanbul'da hem gıda hem de tekstil sektöründe yaptıkları harcamalarla piyasayı canlı tutuyor.

Turizm gelirleri bakımından dünyada 6.sırada olan Türkiye her yıl milyonlarca turisti ağırlıyor. Türkiye’nin turizm geliri paydasının büyük bir kısmını ise Ortadoğu ülkelerinden gelen Arap turistler oluşturuyor. Suudi Arabistan, Kuveyt, Katar, Lübnan gibi Arap ülkelerinden Türkiye’ye senede bir kaç kez gelen turistler hem esnafı hem semti kalkındırıyor. Esnaf, Arap turistler olmasa semtin hem gıda hem tekstil sektörlerinde topallayacağını, piyasanın Arap müşterilerden gelen gelirle döndüğünü söylüyor. Nişantaşı, Bebek, Beyoğlu, Fatih gibi semtler ile lüks AVM’lerde bolca alışveriş yapan Arap turistler işletme sahiplerinin yüzünü güldürürken bazı yerli müşterilerden de zaman zaman tepki alıyor.

İstanbul’a okulların kapanmasıyla akın eden Arap turist aileleri yaz ayları boyunca hem esnafa hem de İstanbullu işletmecilere can suyu oluyor. İstanbul’u daha çok Temmuz, Ağustos ve Eylül ayında ziyaret eden turistlerin son yıllardaki en gözde uğrak noktaları İstanbul’un başlıca alışveriş çarşıları, Nişantaşı, Beyoğlu, Fatih, Bebek ve lüks avmler. İstanbul’un tarihi ve doğa güzelliği yanında hizmet ve giyim sektöründe yüksek standartlardan faydalanmak isteyen turistler buralarda bol bol alışveriş yaparak piyasayı canlı tutuyor.

En çok Kuveyt, Katar ve Suudiler harcıyor

En çok harcamayı Katar, Kuveyt, Suudi Arabistan ve Lübnanlıların yaptığını söyleyen işletme sahipleri son 5 sezonda gelirin çıtanın üstünde kalmasını sağlayan unsurun açık bir şekilde Arap ülkelerinden gelen turist sayısı olduğu konusunda hemfikir. Arap turistler minimum bin maximum 50 bin TL harcıyor. Bir turistin tek seferlik alışverişi ise ortalama olarak 5-7 bin TL arasında değişiyor.

Türk gösteriş için, Araplar alışveriş için geliyor

“Arap turist olmasa perakende mağazalarının çoğu olmaz” ifadelerini kullanan Nişantaşı’nda mağazacı olan Adnan Baltacıoğlu tekstil cafe restoran, tüketim ürünü satan bütün mağazaların Arap turistler sayesinde ayakta durduğunu söylüyor: “Türkler buraya alışveriş için değil, gösteriş için geliyor. Yerli halk ve Arapların harcama oranı arasında 1’e 30 gibi bir fark var. Caddedeki bazı mağazalar Arap turistlerin gelmediği dönemlerde cirolarının 10’da birini yapabiliyorlar. Yazın Nişantaşı çarşısı çok iş yapamazken Arap turistin gelmesi sayesinde iş yapabiliyor. Yerli halk garipsenecek şekilde rahatsızlık duyuyor ancak alışveriş açısında Arap turistten kazandığımız alışveriş potansiyelini yerli müşteride bulamıyoruz” İsmini vermek istemeyen başka bir işletmeci ise “Günde 5 Türk müşteriye satacağım ürünü tek bir Arap turiste satabiliyorum, Araplar çabuk ve kolay harcıyor, ekonomideki yavaşlamanın bizi sarsmasını engelleyen şey Arap turizmi oldu.” ifadelerini kullanıyor.

Arapların lüks alışverişi rahatsız ediyor

Başka bir İşletmeci Seda Yılgın ise Arapların Nişantaşı’nın alışveriş kitlesinin %90’ını, Nişantaşı’nın kendi halkının ise %10’unu oluşturduğunu söyleyerek: “Buranın yerli halkı daha ürünlere bakmadan ‘Her şey Araplara göre’ diyerek bize kızıyor, tepki gösterip çıkıyorlar. Arapların harcamasından rahatsız oluyorlar. Araplar rahat rahat lüks alışverişi yapabiliyorken onlar yapamıyor bu yüzden kızıyorlar” ifadelerini kullanıyor.

Tavsiye veya turla geliyorlar

Arap turistler İstanbul’un işlek alışveriş caddelerini tavsiyeyle veya tur şirketleri ile öğreniyor. Alışverişe VİP araçlarla toplu olarak gelen Araplar tek seferde büyük bütçeli alışverişler yapıyor. Mağaza sahipleri ise Arap müşterilerin memnuniyeti için ürünleri otele bırakma, veya özel araçla ürün tahsisi gibi özel hizmetler sunuyor.